İşte Dursun Özbek'in açıklamaları:
Galatasaray'ın bildiğiniz gibi yıllanmış çok eskilerden gelen ve güncel de olan bazı sorun ve problemleri mevcut. Bunların başında bana göre Galatasaray'ın GSGM ile olan sorunları vardı. Başkan olduktan sonra sayın bakan ve GSGM çalışanlarıyla görüşmeler yapıldı. Bunun için yine Ankara'daydım. Yönetim Kurulu üyeleri ile görüşmeler yaptık ve bunu da GSGM ile paylaştık. Görüşmelerin başında Galatasaray'ın Aslantepe'de yapmayı düşündüğü 15 bin kişilik çok amaçlı spor salonu var. Galatasaray bu salonu inşa etmek için yetki belgesini bakanlıktan aldık. Bu salonun inşaatının yapılmasını sağlayacağız.
Diğer bir sorun Galatasaray Spor Kulübü'nün, 2011'de devraldığı TT Arena'da bir çatı problemi söz konusuydu. Galatasaray geçmişte bir taahhüt vermiş ancak çatı kapanmamış. Buna bağlı bir mahkeme söz konusuydu. Bakanlıkta yapılan görüşmelerde davanın geri çekilmesi konusunda anlaşmaya varıldı.
Galatasaray'ın en önemli sorunlarından birisini hallettik ve yeni bir tesis yapmak için görüşmeleri başarıyla sonuçlandırdık.
Galatasaray, 1 sezon Avrupa Kupalarına katılmama cezası aldı. Buradaki cezaya esas teşkil eden konu 2011-14 yıllarında Galatasaray Sportif Aş'nin yaptığı zararla ilgiliydi. Galatasaray'ın 2 sezon turnuvalardan ihraç edilmesi istendi. Niha-i karar önümde ve diyor ki, Galatasaray Spor Külubü'nü inceledik. Galatasaray'ın mevcut yönetiminin 2 sene değil 1 sene turnuvalardan men edilmesi ancak turnuvaya katılmayı hakettikten sonra bu cezanın çekilmesi. 2. söylenen önemli konu, Galatasaray Sportif AŞ'nin mali tablosunu inceledik diyorlar. Galatasaray Spor Kulübü yıllık oyuncu harcamalarını maaş prim olarak 65 milyon Euro'yu geçmemeli. Geçmişteki yüksek rakamlara bakarak buraya getiriyor. UEFA, 65 milyon Euro kriterini 2 sene için getirdi. Hem 2015-16, hem de 2016-17 için. Bunun dışında Galatasaray'a her hangi bir yaptırım yok. Sanki böyle bir şey varmış gibi sahneye çıkmak, Galatasaray'ı hem UEFA hem de kendi camiasında rencide edici ifadeleri doğru bulmuyorum. UEFA, tüm gazeteleri merkezinde toplayıp inceliyor. Buradaki yanlış söylem oraya da gidiyor.
UEFA'nın Galatasaray'a gönderdiği metinde şu ifade var, "Burada alınan kararlar nihaiidir ve bütün kurulların aldığı kararların üzerindedir". Bu kadar şeffaf ve açık bir yönetim sergilerken, Galatasaraylıların endişe ettiği bir konu varsa, birinci derecede bilgi alacakları kulüp başkanı olarak bana hiçbir müracaat yok. Bir konu hakkında bir şey merak ediliyorsa bana müracaat edilebilir. Gerçeği öğrenmek bir tarafta dururken, sadece ne olduğu belli olmayan, kaynağı belli olmayan bilgilerle kamuoyunu bilgilendirmeye çalışmak Galatasaray'a ne faydası olur.
UEFA bu mektubu bize gerekçeleriyle gönderdi. Artak rahat bir şekilde koltuğumuzda oturalım mı? Hayır. Çünkü biz rahat değiliz. UEFA'da ilk defa böyle bir karar alındı. UEFA diyor ki, Finansal Fair Play kuralları çerçevesinde ilk cezayı Galatasaray'a verdik. İlk olması hasebiyle bazı yanlış şeyler olma ihtimali var deniliyor. Bu kararında bütün kurulların üzerinde olduğu da söyleniyor. Buna rağmen biz ne yapıyoruz? Biz, finansal fair play yokmuş gibi kararları uygulamaya çalışıyoruz. 3 sene içinde 30 milyon Euro zarar edersen başın dertte diyor. Bizim 3 senemiz bu sene başladı. Hatta 2015-16 sezonunda ne olur ne olmazı düşünerek hareket ediyoruz. Galatasaray'ın yanlış bir uygulamaya gitmemesi için gerekli adımları atıyoruz.
Galatasaray'ın geçen sezonki zararı 17 milyon Euro. Bu paraya 55 milyon Euro zarardan geldik. Bu seneki hedefimiz kar etmek. Galatasaray başkanı olarak hedefim yarıştığım sezonda Sportif AŞ'nin zarar etmemesidir. UEFA'nın uygulamalarını herkes biliyor. Herkes farkında. Önümüzde 2 sezonluk bir şey daha var. Bu sene ve önümüzdeki 2 sezon toplamda 13 milyon Euro'yu daha geçmemem lazım. Kitapta yazılanın uygulamasında tersine düşmemek için çalışıyoruz.
UEFA gerçek hayatta nasıl davranıyor. Rakibimiz olan bir kulüp geçen sene UEFA'ya gitti. Çıkan karar şu, rakamlarda ufak tefek tahribatlar olabilir ama yapılan anlaşmanın kısaca özeti şu. Rakip takım savunucusu diyor ki 30 milyon Euro zarar ederiz. 2. sene 20. 3. sene 15 milyon diyor. UEFA tamam doğru diyor. Bu rakamlara bağlı kal. Kademeli iyileşmeyi kabul ediyor. Evet, kitapta 30 milyon yazıyor. 30 milyon yazdığına göre 2012-13 senesinde 70 milyon Euro zarar ettiğimize göre, UEFA'nın bizi turnuvalardan men etmesi lazım. UEFA'nın maksadı kulüpleri cezalandırmak değil. Yönetimler de yapılan anlaşmalarda bu iyileşmeyi gösterip 3 veya 5 sene de iyi performans sergilemeyi amaçlıyor.
Galatasaray'ın UEFA ile ilişkileri hakkında bilgi almak isteyen herkese kapım açık. Gelsinler onlara belgeleriyle bilgi vereyim. Ama lütfen bu bilgiyi benden istesinler. Bunu sadece UEFA nezdinde söylemiyorum. Galatasaray'ın her konuyla ilgili kim ne merak ediyorsa, bilgi belge dahil açın bana direk olarak anında konuyla ilgili sorularınızı cevaplayacak nitelikte bir şey söylemiyorsam veya kaçıyorsam o zaman haklısınız. Ama bunu istemeden ve yapmadan kulaktan dolma bilgiyle Galatasaray'ı eleştirmeyin. Galatasaray'a zarar veriyorsunuz. Son derece şeffaf ve tartışmaya açığız. Aksi takdirde gerçeklere dayanmayan eleştiriler sadece Galatasaray'a zarar verir.
22 Ekim tarihindeki genel kurulumuz bizim için önemli bir diğer konu. Galatasaray'ın karşılaştığı zorluklarla ilgili defalarca toplantı yaptık. Divan Toplantılarının hepsinde oradaydım ve yeterli açıklamalar yaptım. Şu andaki muhatap olduğumuz gerçek şu. Galatasaray yaklaşık 1.5 milyar TL'ye varan borç yükünün altındadır. Bunun 230 milyon Dolar'ı bankalara ve finansman kurumlarına olan borçlardır. Borç yüküne bağlı olarak Galatasaray bugün itibariyle bu borç yükünü nasıl çözeceğini düşündüğü için başkan olduğum dönemdeki söylemlerime bağlı olarak, Galatasaray'ın gelirlerininin tümü tedbirli olması nedeniyle yeni kaynaklar bulmak zorundadır. Galatasaray spor alanında en büyük başarılaı elde etmiş bir kulüp. Galatasaray Spor Kulübü, Ali Sami Yen'in dediği gibi yabancıları yenmek için kurulmuş bir kulüptür. Değil ben, hiç bir başkan Galatasaray'ı bu hedefinden geri koyamaz. Galatasaray'ın esasına baktığınız zaman, mali sıkıntısı olmaması lazım. İyi yönetilmesi lazım. İyi yapılması lazım. Yeni kaynak yaratmalıyız. Nasıl yaratabiliriz? Galatasaray'ın bir sürü imkanı var. Yeni mecralarda gelir artışı sağlamak zorunda ve elindeki gayri menkulleri kullanmak zorunda. En canlı örneği Mecidiyeköy'deki otel inşaatı.
"30 MİLYON DOLAR'LIK BİR DEĞERİ 85-100 MİLYON DOLAR'LIK BİR DEĞERE ÇEVİRDİK"
Galatasaray'ın gayri menkullerin güncel değerlendirmelerini de yayınlıyoruz. Mecidiyeköy'deki aramizi 2016 yılı başında değerlendirmişiz. Arsanın değeri 66 milyon TL. Biz ne yaptık? Biz buraya kapalı saha miktarı 17 bin metrekare olan bir bina diktik. Bu bina bitmek üzere. Camları takılıyor ve içinin dekarosyonu yapılıyor. 17 bin metrekare kapalı saha var. Oradaki cari fiyatların metrekaresi 7 bin 8 bin TL. Bizimki o fiyatta olmasın. Kaç para olsun. 5 bin Dolar olsun. 17 bin'i 5 binden çarpın 85 milyon Dolar oluyor. Bu arsanın üzerine 10 milyon Dolar para harcadım. 20 milyon Arsa bedeli. 30 Milyon Dolar'lık bir değeri 85 milyon - 100 milyon Dolar'lık bir değere çevirdik. Buradaki operasyon arsanın geliştirilmesi operasyonu. Arsa olarak 20 milyon Dolar'a satabileceğiniz bir yeri, geliştirdiniz ve bunu 85-100 milyon Dolar'a yükselttiniz. Siz bir yeri arsa olarak mı yoksa üzerine bir şey yaparak mı satmak istersiniz?
Bu canlı bir örnektir. Mecidiyeköy'de yaptığımız geliştirmeyi diğer gayri menkullerde de yapmak istiyoruz. Riva projesi. Selahattin Beyazıt 40 sene burayı almış. Adnan Polat uğraşmış, imar çıkarmış. Neden bunu yaptılar? Adnan Polat'ın bu işte ne kadar deneyimli tecrübeli olduğunu bilmeyen var mı? Buradaki inşaatlari yapmak zorundaydılar. O gün verilen karar doğruydu. Adnan Polat döneminden sonra gelen yönetimlerin bunu realize yapma görevi var. İhaleler yapıldı, firmalar arandı. Fakat hiçbir şey olmadı. Bu araziyle ilgili geçmişte imar durumu çıkarılmakla kalınmamış ruhsat alınmış. Ruhsat alınması inşaat yapılmaya niyet edilmiş demektir. Daha sonraki yönetimler bu inşaata başlama veyahut burayı değerlendirme gibi niyet etmiş fakat sonuç alınamamış. Burada çalışmalar yapılırken Galatasaray menfaatlerinin en üst seviyeye getirilmesi hedeflenmektedir. Galatasaray, menfaatleri için bazı projeleri kendisi geliştirecek. Çok büyük projelerde partner bulma zorunluluğu var. En doğru partneri bulmak çok önemli. Seçtiğiniz partnerin buraya vereceği sadece inşaatı ortaya çıkarmak değil, daha yüksek miktarda fon vermesini de düşünmek lazım. Bunları düşünerek Emlak GYO'yu seçtik.
"ÇOĞU TAKIMIN ANTRENMAN SAHASI BİZDEN ÇOK"
Florya arazisi 84 dönüm. Bunun 23 dönümü Galatasaray'ın tapulu malı. 20 dönümü GSGM'den irtifa hakkı alınmak suretiyle kiralanmış. 44 dönümü de milli emlaktan kiralanmış. Onun da süresi 2016 Temmuz'un da bitmiş. Galatasaray, buradaki mülkiyet durumu böyle. Bu arsanın tamamı yeşil alan, çocuk parkı ve spor alanı olarak kayıtlarda. Bu alan üzerinde bir şey yapmaya kalktığınızda, bugünkü konumu dışında herhangi bir operasyon yapamazsınız. Burası bize yetiyor mu? bu sahayı gezmeniz mümkün. 2 tane nizami sahamız var. UEFA'nın TFF'nin bize önerdiği şekilde 2 sahamız var. Bunlardan bir tanesinde Galatasaray A takımı sürekli antrenman yapıyor. Diğer sahada alt liglerdeki takımlarımız çalışmalar yapıyor. Türkiye Spor Ligi'nde mücadele eden takımların çoğundan tesisimiz daha zayıftır. Çoğu takımın 3-4 tane antrenman sahası var. Bu doğal çim olduğu için her gün burada antrenman yapmak bakımını zorlaştırdığı gibi futbolcu sağlığı açısından da olumsuz etkiliyor. Galatasaray'ın uluslararası boyuttaki pozisyona uygun olarak, mevcut tesislerin büyümesi gerekiyor. Bunu sadece ben söylemiyorum. Galatasaray Spor Kulübü olarak futbol en önemli hasetinizse bunu da geliştirmeliyiz.
Suphi Batur burayı 1967'de almış. Biz 30 sene evvel ne yapılmışsa orada duralım mı? İleri gitmeyelim mi? 80'ler itibariyle bir saha yapılmış. Biz 30 sene evvel ne yapılmışsa orada kalalım mı diyelim. Bence Galatasaray futbolda Türkiye'nin medari iftiharı. Daha büyük bir tesisi olması lazım. Sahayı gezdiğinizde göreceksiniz ki Galatasaray Spor Kulübü'nün hakettiğinin altında bir tesis. Galatasaray daha üst seviye bir yere taşınması lazım. Alt yapısından daha fazla yararlanmak istiyorsa onların 3-4 sahası olması lazım. A takımın da 3-4 sahada çalışması lazım. Cavanda bu sahada oynanan hazırlık maçında sakatlandı.
"RİVA VE FLORYA'DAN ORTA VADEDE YAKLAŞIK 500 MİLYON DOLAR GELİR ELDE EDECEĞİZ"
Florya'dan maç günü stada ulaşmak 1,5 saat sürüyor. Otobüs içerisinde 1,5 saat yolculuk futbolcuları yoruyor. Ben Florya'yı taşıyacak daha iyi yer bulamazsam bunu yapmam demek istedim. Bunu düzelteyim yanlış anlama ortadan kalksın. Biz buradan taşındık ve stada daha yakın bir tesis bulursak burayı 1. sevideye değerlendireceğiz. Buranın geliştirilmesi için geçmişte sayın Adnan Polat'ın yaptığı gibi imar durumunun çıkarılması ve ruhsata bağlanması gerekiyor. Benzer şekilde taleplerimiz var. Bunları böyle yaptığımız şekilde Riva'da tapusu bize ait olan araziyi değerlendirmek zorundayız. Defalarca ifade ettim, ekspertiz kurumlarının yaptığı değerlendirmede burayı yeşil alan olarak değerlendiriyorlar. Buraları geliştirip Galatasaray'a maksimum düzeyde fayda kazandıracak şekilde çalışmalar yapmalıyız.
Arsaları satıp parayı cebe koymak basit. Fakat geliştirip daha fazla para kazanmak zor. Biz zor olanı seçiyoruz. Bu projelerden elde edilecek gelirlerin %80'i Galatasaray'ın, %20'si Emlak Konut'un olacak. Riva ve Florya projelerinden orta vadede yaklaşık 500 milyon Dolar gelir elde edeceğiz.
