Burak Yılmaz, Trabzonspor Dergisi'nin Aralık ayı sayısında yer alan röportajında, Trabzonspor için büyük bir anlam ifade eden ''efsane oyuncuların'' izinde gösterilmesinin kendisi için gurur verici olduğunu söyledi.
Burak, ''O efsanenin en iyi temsilcilerinden Şenol Güneş ile birlikte çalışmak ayrı bir heyecan ve motivasyon kaynağı. Efsane olmak sadece sportif başarı değildir. Duruşla, hayat tarzıyla, verilen mesajlarla, ülke için yapılan hizmetle, takımın başarısı için çabalamak ve sonunda bir yere ulaşmakla olur'' ifadelerini kullandı.
"MİLLİ TAKIMA KATKI SAĞLAMAK İSTİYORUM"
Takımın efsane futbolcularının elde ettikleri 6 şampiyonluğun yanında, Türk futbolunun da yeniden dizayn olmasını sağladığını vurgulayan Burak, ''Dünya devlerini daha o tarihlerde Türkiye'ye, Trabzon'a getirdiler. Milli takıma önemli katkılar sağladılar. Bunlar sıradan işler değil. Onların yolunda yürümek, şampiyonluklar yaşamak, milli takıma katkı sağlamak, Avrupa'da goller atmak istiyorum. Efsane olmak kolay değil ama bunun için çaba göstereceğim'' diye konuştu.
"TRABZONSPORLU BURAK OLARAK ÜSTÜME DÜŞENİ YAPACAĞIM"
Bordo-mavili takımın kendisi için çok farklı olduğunu dile getiren Burak, ''Trabzonspor, herkesin eleştirdiği ve tabiri caizse 'gönderdiği' Burak Yılmaz'ı almış ve bu noktalara getirmiş bir kulüp. Bu nedenle ne başkanımızın, ne yönetim kurulumuzun, ne hocamın, ne camiamızın, ne de taraftarlarımızın hakkını asla ödeyemem. Her zaman benim arkamda oldular. Ben de onları mahcup etmemek için elimden geleni yapıyorum. Niyetimden kimsenin şüphesi olmasın. Trabzonspor benim için kutsaldır. Her zaman önünde eğileceğim camiadır. Hayatım boyunca anlamını koruyacak. Sahada ve saha dışında Trabzonsporlu Burak olarak üstüme düşeni yapacağım. İlk transfer olduğum gün 'Trabzonsporlu Burak olmak istiyorum' demiştim. O sözümü gerçekleştirdiğimi ve artık Trabzonsporlu Burak olduğumu düşünüyorum. Milli takımda olsun, yurt dışında olsun benimle ilgili bir konu açıldığında 'Trabzonsporlu Burak' diye lanse ediliyorum. Eğer bir gün Avrupa'ya gidersem, Trabzonsporlu Burak olarak gideceğim. Kısaca Burak'tan önce her zaman Trabzonspor olacak'' şeklinde konuştu.
''VASIFLI OYUNCULARIN OLUŞTURDUĞU BİR TAKIMIMIZ VAR''
Golcü futbolcu, takım içerisinde çok kaliteli, deneyimli, hem yetenekli, hem de genç oyuncular bulunduğunu ifade ederek, ''Kısaca vasıflı oyuncuların oluşturduğu bir takımımız var. Ben de bu takımın önemli bir yerinde olduğumu düşünüyorum. Geçen sezon elde ettiğimiz başarıların içinde olan bir oyuncuyum. Gol atan, takım arkadaşlarımı ateşleyebilecek, liderlik vasıfları olan bir oyuncuyum. Takım içinde arkadaşlarım bana saygı duyuyor ama ben de tamamına büyük saygı duyuyorum. Çok güzel bir ortamımız var. Takım içinde hem sevgi, hem saygı, hem de arkadaşlık üst düzeyde. Hem mutluluğu, hem üzüntüyü, hem de başarıyı birlikte yaşayabiliyoruz. İnşallah böyle devam eder'' şeklinde konuştu.
Burak Yılmaz, sürekli geçen seneki başarıdan bahsedildiğini, ama o kadronun üç, dört yılın oluşumu olduğunu anlatarak, ''Bu sezon ise ilk kez bizimle olanların sayısı fazla. Bu nedenle takım ruhunu daha iyi ortaya koyabilmek için biraz daha zamana ihtiyacımız var'' diye konuştu.
''NEREDEYSE UYUYORUZ, UYANIYORUZ VE MAÇ OYNUYORUZ''
Bu sezon ligde şu an ulaştığı sayı kadar gol atmayı beklemediğini dile getiren Burak, ''Ortada şöyle bir durum var, takımımız iyi gidiyor, taraftarlarımız beni çok seviyor. Bana inanan bir camiamız var ama benim gol atamadığım, formsuz olduğum dönemler de olacak. Kötü bir lig fikstürüyle mücadele ediyoruz. Üç günde bir maç oynuyoruz. Neredeyse uyuyoruz, uyanıyoruz ve maç oynuyoruz. Türk futbolunu Avrupa ile kıyaslıyorlar ama orada böyle bir düzen yok. Bir haftada 3 maç oynadıkları dönemler oluyor, ancak bu durumla sık sık karşılaşmıyorlar. Sürekli yüksek tempoda oynamak kolay değil. Bu yoğun maç trafiğinde benim gol atamadığım, takımımın da beklenen sonuçlar alamadığı dönemlerde camiamızın desteğini arkamızda hissetmek istiyorum. Şu an öz güvenim iyi, kendime ve takım arkadaşlarıma güveniyorum. Ben onları tanıyorum, onlar da beni tanıyorlar. Gittikçe daha da iyi olmayı bekliyorum. Geçen sezon 19 gol attım, bu sezon bu sayının üstüne çıkmak istiyorum'' dedi.
''ŞAMPİYONLAR LİGİ ÇOK FARKLI BİR ARENA''
Genç oyuncu, UEFA Avrupa Şampiyonlar Ligi'ni de değerlendirerek, ''Şampiyonlar Ligi çok farklı bir arena. Futbolun tepe noktası. Bir futbolcunun oynamak isteyebileceği en iyi yer. 'Düşler sahnesi' diyorlar ya, gerçekten de öyle. Geride bıraktığımız maçlardan hatırı sayılır puanlar topladık. Bu da iyi sayılır. Şampiyonlar Ligi çok farklı bir dünya. Orada elde edeceğiniz başarı daha büyük etkiler doğuruyor. O yüzden Şampiyonlar Ligi'ne daha konsantre olunuyor olabilir ama ben hem kendime, hem de arkadaşlarıma, (eğer ligde şampiyon olamazsak bir daha o arenada olamayız) diye sürekli telkinde bulunuyorum. Bu nedenle Şampiyonlar Ligi kadar ligi de önemsemeliyiz'' ifadelerini kullandı.
''Tek forvet oynama konusu'' sorulan Burak, ''Forvetler için çift oynamak her zaman daha avantajlı. Ama hocam nasıl oynamamı isterse ona saygı duyarım ve elimden geleni yaparım. Takımımızda sistem iyi işliyor. Ben de sisteme uyum sağlıyorum'' diye konuştu.
''HİÇBİR ZAMAN İSTANBUL'A GERİ DÖNME HAYALİM OLMADI''
Trabzon'a gelirken, ''Bir gün İstanbul'a döneceğim ve o zaman herkes beni görecek'' diye düşünüp düşünmediği sorulan Burak Yılmaz, ''Ben her zaman açık ve gerçekçi konuşmak taraftarıyım. Trabzonspor'a gelirken herkes gibi ben de son şansım olduğunu biliyordum. Beşiktaş ve Fenerbahçe maceralarının ardından Trabzonspor'a transfer olmak Allah'ın bana bir lütufuydu. Artık bu şansı değerlendirmek zorundaydım. Aksi taktirde çok alt kademelerde futbol oynayacaktım. Ben çalışmayı bırakmadım, Allah da Şenol hoca ile karşılaştırdı ve sonuçta buralara geldim. Buraya gelirken de hiçbir zaman İstanbul'a geri dönme hayalim olmadı. Ben sadece bana verilen değerin karşılığını ödemeye çalışıyorum. Bunun dışında içimde hiçbir plan ve düşünce yok'' şeklinde konuştu.
Burak, başta Şenol Güneş olmak üzere, Ünal, Şeref, Turgut, Mehmet ve Alper hocaların kendisine büyük katkıları olduğunu vurgulayarak, ''Ünal hoca küçük yaştan beri bizimle. Milli takımın alt gruplarında kendisiyle beraber çalıştık. Hep onun himayesi altındaydık. Bu nedenle onun yeri farklıdır'' dedi.
''TRABZON'DA FUTBOL BİR YAŞAM TARZI''
Bordo-mavili taraftarları değerlendiren Burak, ''Trabzon'da, Trabzonspor'un maçı kötü biterse, manavı da, kasabı da, bakkalı da mutsuz. Ama sonuç iyiyse, iş yapmasalar bile hepsi mutlu. Trabzon'da futbol bir yaşam tarzı. Bu nedenle inşallah sürekli iyi sonuçlar alıp, taraftarımızı mutlu ederiz'' diye konuştu.
Restoranlarda yemek yediğinde kimsenin kendisinden hesap almak istemediğini vurgulayan Burak, ''Ödemeyi yapmak için uğraşmam gerekiyor. Takımı ve oyuncuları çok sevdikleri için katkı yapmak istiyorlar. Ben de bu sevgiye layık olmak istiyorum'' ifadelerini kullandı.
Trabzon'a alıştığını belirten Burak, ''İki senedir buradayım ve rahatım gayet yerinde. Seviliyorum, seviyorum, paramı kazanıyorum. Tamamen Trabzon'a ve Trabzonspor'a teslim olmuş durumdayım'' şeklinde konuştu.
Sosyal medyada da hesabı ve internet sitesi olduğunu anlatan genç futbolcu, ''Çok ilginç mesajlar alıyorum. Özellikle rakip takım taraftarları işi abartıyorlar. 'İnşallah ayağın kırılır' diye ve benzeri mesajlar atıyorlar. Eleştirilere saygılıyım ama bu tarz yazanlara değilim'' dedi.
''EN DEĞERLİSİ GEÇEN SEZON BEŞİKTAŞ'A ATTIĞIM GOLDÜ''
Trabzonspor'da attığı goller hakkında ise Burak, ''Beğendiğim çok gol var ama en değerlisi geçen sezon Beşiktaş'a attığım goldü. Ayrıca Galatasaray ve Sivasspor'a son dakikalarda attığım golleri de söyleyebilirim'' değerlendirmesinde bulundu.
Burak, geçen sezon birçok maçta ağır sakatlıklar yaşadığını, ancak oyunu asla bırakmadığını belirterek, ''Allah'a şükür bugüne kadar takımımı yalnız bırakmadım. Allah'a şükrediyorum, çünkü sakatlık yaşasam da oynayabildim. Kötünün kötüsü de var. Yaşadığım bir sorun sonrası küçük de olsa oynama ihtimalim varsa sahada yer alırım ama eğer oynamazsam taraftarlarımız bilsin ki, Burak Yılmaz'ın durumu ciddi'' ifadelerini kullandı.
Babasının teknik direktör olduğu, annesinin de teknik adam kadar bilgili duruma geldiği için kendisini arayıp eleştiri yapabildiğini dile getiren Burak, ''Annenin verdiği taktikler işe yarıyor mu?'' sorusunu ise ''Hareketli olmamı, yerimde sabit durmamamı söylüyor. Açıkçası söyledikleri de işe yarıyor. Kız kardeşim ise Akdeniz Üniversitesi'nde okuyor ve voleybol oynuyor. Maç öncesi beni arayarak başarı dileklerini iletir'' şeklinde yanıtladı.
Medyadaki transfer haberlerinin kendisini etkilemediğini belirten golcü oyuncu, ''Oyuncudan oyuncuya değişir. Bazı oyuncuların gururunu okşar, bazısına kötü gelebilir ama ben kesinlikle ilgilenmiyorum. Net bir şey olduğu zaman menajerime ulaşıyorlar. Şu anda teklifler aldığım doğru ama ben sadece Trabzonspor'un başarısını düşünüyorum. Açık ve net'' diye konuştu.
GÜNEŞ'İN SÖZLERİ
Genç futbolcu, teknik direktör Şenol Güneş'in, ''Olmak isteyen futbolcu, Burak'a baksın'' sözünü değerlendirerek, ''Ben de, 'olmak isteyen futbolcu, Şenol hocaya teslim olsun' diyorum. O gerçekten bir futbolcudan ne alabileceğini çok iyi biliyor. Şenol Güneş'in Türk futbolu adına gerçekten önemli bir şans olduğunu söyleyebilirim. Futbol kariyerimde çok kötü olaylar yaşadım. Gönderilme, takasa verilme, kiralanma gibi. Buradan genç arkadaşlarıma, 'hiçbir şey için geç kalınmış sayılmaz' demek istiyorum. İnanmadan ve çalışmadan olmuyor'' dedi.
Burak Yılmaz sözlerini, ''Taraftarlarımız bize inanılmaz bir destek sağlıyor. Desteklerini bundan sonra da sürdürmelerini rica ediyoruz. Trabzonspor'un oyuncuları olarak bizim niyetimizden kesinlikle şüphe etmesinler. Bizler onlar için varız, onlar da bizler için var'' diyerek tamamladı.
