"POTANIN PERİLERİ" TARİH YAZDI

Basketbolun yüzümüzü en çok güldürdüğü zaman, Polonya'da düzenlenen 2011 Avrupa Kadınlar Basketbol Şampiyonası'ydı. Finalde Rusya'ya 59-42 mağlup olan Kadın Basketbol Takımı, gümüş madalya alarak tarihinde ilk kez madalya kürsüsüne çıktı.

NTV Spor 29.12.2011 - 17:46
"POTANIN PERİLERİ" TARİH YAZDI

İSMAİL ŞENOL - Basketbolun yüzümüzü en çok güldürdüğü zaman, Polonya'da düzenlenen 2011 Avrupa Kadınlar Basketbol Şampiyonası'ydı.
 
Turnuvaya inişli-çıkışlı bir başlangıç yapan Potanın Perileri, Avrupa Kadınlar Basketbol Şampiyonası'nda ikinci turda elenme tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştı. Son maçında Belarus ile "Tamam ya da devam" mücadelesine çıkan A Milli Takım'ımız, 65-56'lık galibiyetle son sekiz vizesi aldı.
 
Türkiye 2009'daki Avrupa Şampiyonası'nda da çeyrek finale kalmak için Belarus'la oynamış ve mağlup olmuştu.
 
Ay-yıldızlılar kader maçına hücumdaki iyi performansıyla başladı. Birsel Vardarlı'nın asistleri, Şaziye İvegin'in üçlükleriyle hava atışından itibaren oyuna hakim olan Milliler, farkı 10 sayıya kadar çıkardı. İlk periyotta Şaziye 4'te 4 üçlük atarken, Birsel de 4 asistle takımı taşıdı.
 
Tecrübeli oyunculardan kurulu Belarus, ikinci periyotta oyuna ortak olmayı başardı. Oyun kurucu Natalia Marchanka'nın bireysel skor katkısıyla farkı indiren Belarus, Milli Takım'ımızın yüksek tempolu basketboluna çözüm üretemedi.
 
Ay-yıldızlıların ikinci yarıdaki ilk hücum tercihi Birsel Vardarlı ve Nevriye Yılmaz ile ikili oyunlardı. Son çeyrekte fark 17 sayıya çıktıktan sonra, Belarus'un 8-0'lık serisine engel olamayan Potanın Perileri, krizden yine Birsel-Nevriye-Şaziye üçlüsüyle çıktı. Maçı 65-56 kazanan Türkiye, böylelikle tarihinde ikinci kez Avrupa Şampiyonası'nda çeyrek finale yükseldi.
 
Milli Takım'ımızda Birsel Vardarlı 13 sayı-6 ribaund-7 asist, Nevriye Yılmaz 13 sayı-11 ribaund-2 asist-2 top çalma ve Şaziye İvegin de 17 sayı-6 ribaundla mücadele etti.
 
2007'de bronz madalya kazanan Belarus'un en skorer ismi 12 sayı kaydeden Natalya Marçanka oldu. Potanın Perileri, çeyrek finalde ise Karadağ'ı 56-44 yenerek tarihinde ilk kez yarı finale kalmayı başardı.
 
Turnuvanın tek namağlup takımı Karadağ karşısında maçın başında özellikle ribaundlarda çok geriye düşen ay-yıldızlılar, üç sayılık atışlarla ayakta kalmayı başardı. Avrupa Şampiyonası'nın en skorer takımı olan Karadağ'a karşı harika savunma yapan milliler, rakibini ilk yarıda yalnızca 27 sayıda tuttu. Pota altındaki düşük yüzdemiz, ilk yarıda öne geçmemize engel oldu.
 
İkinci yarıdan itibaren pota altında Nevriye Yılmaz'ı devreye sokan Periler, hücumda dengeyi sağlayınca skorda üstünlüğü ele geçirdi. Üçüncü çeyrekte Karadağ'ın yalnızca 6 sayı atmasına izin veren Potanın Perileri, farkı 15 sayıya kadar çıkarmasını bildi. Son çeyrekte farkı koruyan ay-yıldızlılar, maçı da 56-44 kazandı.
 
Milli Takımımızda Şaziye İvegin 14 sayıyla maçın en skoreri olurken, Birsel Vardarlı 13 sayı-4 ribaund ve 5 asistle mücadele etti. Karadağ'ın en skoreri 11 sayı atan Anna De Forge oldu.
 
Türkiye yarı finalde de olağanüstü bir başarının altına imza attı. Rüya gibi geçen maçın ardından Fransa'yı yenen Potanın Perileri, finale yükseldi. Finalde Rusya'ya 59-42 mağlup olan Kadın Basketbol Takımı'mız gümüş madalya alarak tarihinde ilk kez madalya kürsüsüne çıktı.
 
Takımımızın kaptanı Nevriye Yılmaz, turnuvanın en iyi beşine seçilirken, Elena Danilochkina MVP ödülünün sahibi oldu. Türkiye, bu ikincilikle Olimpiyat Elemeleri'ne katılma hakkı kazandı. Eleme turnuvası için FIBA yönetim kurulu tarafından yapılan oylamada, Çek Cumhuriyeti ile Türkiye yarışıyordu. Oyların büyük çoğunluğunu alan Türkiye, ev sahibi olma hakkını kazandı.
 
25 Haziran - 1 Temmuz tarihleri arasında Ankara'da düzenlenecek Kadınlar Olimpiyat Eleme Turnuvası'na 12 ülke katılacak. İlk beşe giren takımlar, Londra bileti alacak.
 
Potanın Perileri'yle birlikte Arjantin, Kanada, Hırvatistan, Porto Riko, Mozambik, Çek Cumhuriyeti, Fransa, Japonya, Kore, Mali ve Yeni Zelanda turnuvada ilk beşe girmeye çalışacak.

DERON WILLIAMS, BEŞİKTAŞ MİLANGAZ FORMASI GİYDİ
Lokavt süresince NBA'den Avrupa'ya önemli transferler gerçekleştirildi. Bu transfer akımının öncüsü, Deron Williams ve Beşiktaş Milangaz oldu.

Beşiktaş Milangaz, NBA'ın en büyük yıldızlarından biri olan Deron Williams ile lokavt bitene kadar resmi sözleşme imzaladı. Siyah-beyazlı formayla 15 maç oynayan Williams'ın sekiz numaralı forması, lokavtın bitiminin ardından emekliye ayrıldı. Beşiktaş'ın Bir başka transferi Lamar Odom, lokavtın beklenenden erken bitmesiyle siyah-beyazlı formayı giyemedi.
 
Beşiktaş Milangaz'ın süper yıldızı Deron Williams, Türkiye'de kaldığı dönemde bir de rekor kırdı. Takımının FIBA Eurochallenge Kupası'nda Göttingen'e karşı oynadığı maçta 50 sayı atarak tarihe geçti. 23 şutunda 17 isabet bulan Williams, karşılaşmayı da 50 sayı-3 ribaundla tamamladı.
 
Avrupa kupaları tarihinde Real Madrid'den Joe Arlauckas 63 sayı, ve yine aynı takımdan Drazen Petrovic de 62 sayıyla 50 sayı barajını geçen isimler olmuşlardı. Beşiktaş Milangaz, Williams'ın 50 sayı attığı maçı 105-94 kazandı.
 
Lokavt süresince Rudy Fernandez ve Serge Ibaka Real Madrid, Zaza Pachulia Galatasaray Medical Park, Thabo Sefolosha Fenerbahçe Ülker, Mehmet Okur Türk Telekom, Ersan İlyasova Anadolu Efes ve Tony Parker da Asvel'de forma giydi.

FENERBAHÇE ÜLKER, SARUNAS JASIKEVICIUS'LA ANLAŞTI
Türkiye'de 2011 yılıysa, efsane bir basketbolcunun Türkiye'ye transferiyle başladı. Fenerbahçe Ülker, 34 yaşındaki Litvanyalı basketbolcu Sarunas Jasikevicius ile anlaşma sağladı.
 
Son olarak Lietuvos Rytas takımında forma giyen 34 yaşındaki Litvanyalı basketbolcu Sarunas Jasikevicius, daha önce Maccabi Tel Aviv'de iki, Barcelona ve Panathinaikos takımlarında ise birer kez Euroleague şampiyonluğu yaşamıştı. 2005-2007 yılları arasında Indiana Pacers ve Golden State Warriors ile NBA deneyimi de yaşayan Saras, kupa koleksiyonuna Fenerbahçe Ülker ile yaşadığı Beko Basketbol Ligi şampiyonluğunu da ekledi.
 
DIANA TAURASI'NİN DOPİNG TESTİ POZİTİF ÇIKTI
Ocak ayının ilk günlerinde uzun süre spor gündemini işgal edecek bir doping krizi yaşandı. Fenerbahçe'nin dünyaca ünlü kadın basketbolcusu Diana Taurasi'nin doping testindeki iki numunesi de pozitif çıktı.
 
FENERBAHÇE ÜST ÜSTE 6. KEZ ŞAMPİYON
Sarı-lacivertli kulüp bu gelişme üzerine doping yaptığı resmen açıklanan oyuncunun sözleşmesini feshetti ve yerine bir başka WNBA yıldızı Angel McCoughtry ile anlaştı. Ancak Fenerbahçe'nin zararı sadece Taurasi'yle sınırlı kalmadı. Beşiktaş maçı sonrası doping kontrolüne çağrılan Penny Taylor, numuneyi alan kişilere güvenmediğini söyleyrek teste girmeyi reddetti. Bunun üzerine TBF numunenin Köln'de inceleneceği garantisini vererek krizi engelledi. Yine de Penny Taylor kısa süre sonrasında ülkeden ayrıldı. Fenerbahçe, yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi'nin şampiyonluğunu kazandı. Final serisinde üst üste altıncı, son on yılda da sekizinci şampiyonluğunu elde etti.
 
TAURASI AKLANDI, YILDIZ OYUNCU GALATASARAY MEDICAL PARK'A TRANSFER OLDU
Kısa bir süre sonra Hacettepe Üniversitesi Türkiye Doping Kontrol Merkezi, test sonuçlarında hata yaptığını açıklayınca, Diana Taurası aklandı. Bu olayın ardından Hacettepe Üniversitesi Türkiye Doping Kontrol Merkezi, Dünya Dopingle Mücadele Ajansı (WADA)'nın yetkili laboratuvarları listesinden çıkarıldı. Birkaç ay sonra Diana Taurası, transfer döneminde Fenerbahçe ile yeniden anlaşamayınca ezeli rakibi Galatasaray Medical Park'a transfer oldu. Takımdan ayrılan Penny Taylor ise Fenerbahçe'ye geri döndü.
 
Galatasaray Medical Park'ın transferleri Taurasi'yle sınırlı kalmadı. Sylvia Fowles'u kadrosunda tutan sarı-kırmızılılar, WNBA'den Ephiphany Prince ve Tina Charles gibi iki önemli yıldızı daha transfer etti. Kurulan güçlü kadro FIBA'nın da dikkatini çekti ve Galatasaray; kadınlar Euroleague'de 2012 sekizli finaline ev sahipliği yapma hakkı kazandı.
 
Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi'nde 2011 yılının şampiyonu Fenerbahçe oldu. Sarı-lacivertli takım, final serisinde ezeli rakibi Galatasaray'ı 3-0 yenerek üst üste altıncı şampiyonluğunu elde etti.
 
ERKEKLERDE FİNAL SERİSİ NEFES KESTİ
Tıpkı kadınlarda olduğu gibi, erkeklerde de final serisinde ezeli rekabet vardı. Yarı finalde Efes'i 3-0 ile geçen Fenerbahçe Ülker, diğer yarı final serisinde Banvit'i dört maç sonunda eleyen Galatasaray Cafe Crown ile oynadı. Abdi İpekçi ve Sinan Erdem Spor Salonu'ndaki tüm karşılaşmalar kapalı gişe oynanırken, final serisinde basketbol tarihinin seyirci rekoru kırıldı. 0-0 başlayan final serisini altı maç sonunda kazanan Fenerbahçe Ülker, 4-2 ile üst üste ikinci; son beş yıldaki dördüncü şampiyonluğunu elde etti.
 
EFES PİLSEN'İN YENİ ADI ANADOLU EFES OLDU
2011 yaz dönemi Türk basketbolunda önemli bir değişime sahne oldu. 1976 yılında kurulan Efes Pilsen Spor Kulübü, Tütün Ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu'nun (TAPDK) alkollü içecek markalarının spor kulüplerine isim vermemesine ilişkin kararı sonrasında adını Anadolu Efes olarak değiştirdi. Efes, yaptığı transferlerle tüm Avrupa'nın dikkatini çekti. Sasha Vujacic, Dusko Savanovic, Stanko Barac, Vlado Ilievski, Esteban Batista, Tarence Kinsey, Ersan İlyasova, Ermal Kuqo gibi önemli yıldızları kadrosuna katan Efes, tam 10 yeni transfer yaptı.

Sayfa Yükleniyor...