"Beni vurmakla tehdit etti"

Hakan Çalhanoğlu, Milli Takım kampında yaşananlarla ilgili olarak ilk kez konuştu... Gökhan Töre'nin kendisine silah çektiği iddialarına yanıt veren Çalhanoğlu, olayın perde arkasını dile getirdi.

NTV Spor 19.10.2014 - 11:13
"Beni vurmakla tehdit etti"

Hakan Çalhanoğlu, Gökhan Töre ile arasında geçtiği iddia edilen silah çekme olayıyla ilgili "Bizimle ilgili değil. Yanlış zamanda yanlış yerdeydik" dedi.

Bayer Leverkusen ve Türk Milli Takımı'nın yıldız futbolcusu Hakan Çalhanoğlu ZDF televizyonunda Almanya'nın en prestijli spor programlarından  "Das Aktuelle Sportstudio" programında canlı yayın konuğu oldu. Özellikle Gökhan Töre olayı konusunda çok flaş açıklamalar yapan Çalhanoğlu, sorulan sorular karşısında zaman, zaman zor anlar yaşadı.

DERBİ YORUMU
Katrin Müller-Hohenstein tarafından sunulan programda stüdyoya çok sevdiği hiphop müziği eşliğinde gelen Hakan'a sunucu Hohenstein, Galatasaray'ın Fenerbahçe'yi akşam saatlerinde yendiğini söyleyerek Hakan'a Türkiye Ligi'nin takip edip etmediğini sordu. Hakan, bunun zor olduğunu belirtti ve “Tamamen Bundesliga'ya ve kendi işine konsantreyim ama tabii internetten her şey öğreniliyor. Sanırım bu akşam da Galatasaray hak ederek kazanmış” dedi.

"GALATASARAY TARAFTARIYIM"
Sunucunun 'Galatasaray sizin kalbinizdeki takım mı?' sorusuna genç oyuncu “Evet küçüklüğümden beri Galatasaray taraftarıyım. Babam da Galatasaraylı ben de onunla birlikte oldum” cevabını verdi. 

MİLLİ TAKIM SEÇİMİ
Hakan'a Milli Takım konusunda da sorular soran sunucu, ilk olarak neden Türk Milli Takımı'nı seçtiği sorusunu yöneltti. Bu konuyu ailesi ile konuştuğunu ve üzerine uzun, uzun düşündüğünü ifade eden Hakan Çalhanoğlu, "Alt yaş kategorilerinden beri Türk Milli Takımı'nda oynuyorum. Bir dönem U16 için Alman Milli Takımı'na aday kadroya çağrıldım ama sınavlarım olduğu için gitmedim. Daha sonra da karar verme zamanım geldiğinde ise Türk Milli Takımı'nı seçtim” dedi.

SİLAH SKANDALI
Programın son bölümünde ise Katrin-Müller Hohenstein tüm Türkiye'nin gündemini meşgul eden Gökhan Töre tarafından tehdit edilme olayını Hakan Çalhanoğlu'na sordu. Olayı olduğu gibi anlatan genç oyuncu ile ZDF sunucusu arasında geçen konuşma kelimesi kelimesine şu şekilde gelişti.

Hohenstein: Gökhan Töre'nin sizi ve Ömer Toprak'ı takım otelindeki odanızda silahla tehdit ettiği doğru mu?
Hakan: Medyada bu konu çok yazıldı ama yazılanların hepsi doğru değil.

"OLAYIN GERÇEK NEDENİ..."
Hohenstein:
Mesela doğru olmayan ne? Sizin ağzınıza silah sokulmadığı mı?
Hakan: En baştan başlarsak. Olay benimle değil. Olay, Ömer'in arkadaşı ile Gökhan Töre'nin eski kız arkadaşı arasında bir mesele. Bizim olayla hiç alakamız yoktu. Biz sadece yanlış zamanda yanlış yerdeydik. O gece oteldeydik. Gece kulübünde değil. Maç kaybedince zaten gece kulübünde işimiz olmaz. Biz bir şeyler içtik. Daha sonra Gökhan Töre Ömer'in arkadaşının bizimle olduğunu öğrenmiş. Ne olduğunu bilmiyorum ama galiba Ömer'in arkadaşı Gökhan'ın eski kız arkadaşına asılmış. Gökhan otele geldi. Biz o gece otelde birlikte Ömer'in odasındaydık ve zaman geçiriyorduk. Çünkü ertesi sabah uçağa gidecektik. Ömer'in arkadaşı da bizimle birlikte Ömer'in odasında idi. Gökhan da bunu öğrenmiş. Yanında bir adamla bizim odaya geldi ve kapıyı çaldı. Ömer'in arkadaşı hemen durumu anladı. Gökhan Töre o anda alkol almış mıydı bilmiyorum. Ama çok kızgındı. Kapıyı çaldılar ama biz kapıyı açmadık. Sonra tekrar gittiler. Aşağıdan odanın anahtar kartını almış. Çalışanlar takım oteli olduğu için problem olmadığını düşünüp kartı vermişler. Tekrar kapıya geldi ve yine çaldı. Bu defa haus-keeping diyerek bizi kandırmak istedi. Ben kapıya gittim ama paniğe kapıldım. Çünkü oyuncular arasında sorunlar hemen hallolur ama yanımızda diğer kişi vardı ve hikaye başkaydı. Sonunda kapıyı açtım. Benim yanımdan hemen içeri daldı ve diğer çocuğun yanına gitti. Sonra arkamdan birisi daha geldi. Onu önce görmemiştim. Esas hikaye orada başladı.

"KIPIRDAMA YOK SENİ VURURUM"
Hohenstein:
Nasıl yani? Tabanca var mıydı yok muydu?
Hakan: O adam içeri girdi ve ceketinin cebinden tabancayı çıkardı. Ömer'in üzerine yürüdü ve yat oraya yoksa seni vururum dedi. Burada aslında bizi sindirip Gökhan'ın meseleyi halletmesini amaçlıyordu. Onlar yumruklaştılar ama silahlı adam bir şey yapmadı. Aksi halde ateş etmesi gerekirdi. Ben diğer köşede idim bana sakın yerinden kıpırdama yoksa vururum seni dedi. Sonra neyse fark etmez bir süre geçti.

"KANLAR İÇİNDE KALDI"
Hohenstein:
Hayır. Fark etmez olmaz. İnanılmaz.
Hakan: Benim için çok zordu. Çok korkmuştum. Hareket edemedim. Bir köşede kıvrılmış kalmıştım. Şimdi gülüyorlar ama o anda gülecek bir şey yoktu. Sonunda olay bitti. Ömer'in arkadaşı kanlar içinde kaldı.

"SESSİZ KALDIM ÇÜNKÜ..."
Hohenstein:
Böyle bir olay sonrası Gökhan Töre ile birlikte aynı takımda futbol oynayabilir misiniz?
Hakan: Bu olduktan sonra onun kariyerine zarar vermek istemedim ve sessiz kaldım. Söylemek istemedim. Bu olaydan ders çıkarmayı istedim. O genç insana zarar vermek istemedim. Buna gerek yok. Bir süre sonra onlara anlatmak zorunda kaldım. Onlar içinde bunu öğrenmek çok zor oldu. Bu bir şekilde ortaya çıktığında onların gözünde güç duruma düşebilirdim. Siz de annesiniz oğlunuz var. Annem bunu anlatmamdan sonra inanmakta güçlük çekti ve günlerce ağladı. Sonuçta bu olay oldu. Şimdi babamın röportajı yayınlandı. Babamla bunu konuşmamıştık. Bir baba olarak tepkisini ortaya koydu.

SAKATLIK DURUMU
Hohenstein:
Bu röportaj Türkiye'de büyük ses getirdi. Sizin Milli Takım'a sakatlıktan değil de bu nedenle gitmediğiniz iddia edildi.
Hakan: Evet çok ses getirdi. Ben Paderborn maçında 70. dakikada sakatlanarak oyundan çıktım. Ayak baldırımdan sakatlandım. Maçtan hemen sonra Herr Völler teknik direktörümüzü aradı ve Hakan sakatlandı oynayamaz dedi. Gerçekten sakattım ve Töre ile bir alakası yoktu bunun. Bundan dolayı teknik direktörümüzle bir araya gelerek bu durumu ona anlatmayı diliyorum.

Hohenstein: Kasım ayında Kazakistan ile oynayacaksınız. Takımda olacak mısınız?
Hakan: Teknik direktörle konuşmamızın sonucunda ne olacağını göreceğiz. Şimdilik beklemem lazım.

 

Sayfa Yükleniyor...