"Bu, çığır açacak"

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, NTV Spor ve NTV ortak yayınında spor müdürlerinin sorularını yanıtladı. Kılıç, doping için sıkı bir kontrol olduğunu söylerken, "Federasyonlara denetimler çok daha fazla artacak." dedi. Türkiye'nin olimpiyat düzenleme süreciyle ilgili de konuşan Kılıç, "Türkiye, rahatlıkla olimpiyatları yapabilir." ifadelerini kullandı. Bakan Kılıç, Milli Eğitim'le yapılan protokolün ise Türk sporu için çığır açacağını savundu.

NTV Spor 26.01.2017 - 20:14
Son Güncelleme: 27.01.2017 - 00:17
"Bu, çığır açacak"

"Türk futbolunun ve spor camiasının duayenlerinden, ağabeylerinden İlhan Cavcav Ağabeyimizin vefatıyla üzüldük. Allah kendisine rahmet, spor camiasına başsağlığı diliyorum" diyerek sözlerine başlayan , "Wada (Dünya Dopingle Mücadele Ajansı) yönetim kuruluna üyeliğimizi tek başına yapmadık. Spor camiasının, sporcularının emekleriyle bunu yaptık. 2009'dan sonra ülke olarak ciddi bir şekilde kötü anıldık. Usain Bolt, atletizmde marka olmuş bir isim. Rio Olimpiyatlarına giden arkadaşlarımız var. Orada, piste çıktığında 60-70 bin kişinin nasıl tezahürat yaptığını gördüler. 2008'deki Olimpiyatları'nda bir arkadaşının yasaklı madde kullanımının tespitiyle, takımdaki herkesin madalyası geri alındı. Artık 10 yıl sonra bile doping tespit edilebiliyor. Ülke bazında branş bazında yasaklananlar oldu. IOC artık "Ne yaparsanız yapın, biz eninde sonunda bunu bulur ve ortaya çıkarırız" diyor. Artık tıp gelişti. Bizim de bazı sporcularımızda yasaklı maddeler kullandı. Sporcular işin görünen yüzü. Sadece ve sadece Türkiye'de bu olmuyor. Bizim sporcularımızda bu olmasın istiyoruz ve toleransımız olmadığını gösterdik. Dünyanın geneli içinde olabilecek bir olumsuzluk. Sonuna kadar bunun üstüne gitmekte kazarlıyız. Kendi sporcularımızla ilgili o kadar yoğun konuşuyoruz ki; dünyanın başka yerlerinde olmuyormuş gibi. İşin kökünde sadece sporcu yok. Öncesinde ne var. Kim sağlıyor bunu. Onu ortaya çıkarmalıyız." dedi.  

"2012'den 2016'ya Türk sporunda neler değişti? Eğitimciler için ne önlemler aldınız?" sorusuna Bakan Kılıç şu yanıtı verdi, "
"2013 yılında 1579 kontrol, 176 kural ihlali var. 1573 kontrol 33 ihlal, 2016'da 2503 kontrol, 13 ihlal var. Rakamsal anlamda taramalar artıyor, ihlal düşüyor. Sorumlular olarak bizler, "Biz böyle bir durumu affetmeyeceğiz" mesajını verdik. Daha da iyi olmalıyız. Eğitim çok önemli. Çok erken yaşta, bu eğitimin sadece sporcuya değil, eğiticilere de vermeliyiz. Antröner sayımızı ciddi manada artırmalıyız, bunun için de ciddi anlamda emek sarfediyoruz." 

"TÜRKİYE RAHATLIKLA OLİMPİYATLARI YAPABİLİR"
"Rio Olimpiyatlarından sonra çok eleştirilen noktalar oldu. Tesisler, aksaklıklar. Bizim Olimpiyat başvurumuz için yeni bir gelişme var mı?"  sorusu üzerine Kılıç, "Rio Olimpiyatları'nda misafir olarak gittiğimiz yere eleştiri yapmak doğru olmazdı. Ama şu bir gerçek. Tüm paydaşların hepsi, Rio Olimpiyatları'nın organizasyonel anlamda iyi geçmediğini konusunda hemfikir. Bazı takımların kaybolması, şoförlerin yolu karıştırması gibi. 2024 artık bizim için kapanmış durumda. 2028 ile ilgili olarak da bu en üst noktadaki siyasi karara bağlı. Ama ondan daha önce yapmamız gereken bazı şeyler var. Türkiye'nin uluslararası düzeyde temsili olması lazım. Türkiye'nin olimpiyatı yapma konusunda birikimi ve kabiliyeti var. Olimpiyatların başvurusunu yapmak belli merhalelerin atlatmasından sonra olacak. İyi bir noktadayız. Türkiye, gerçekten alt yapısı, potansiyeli, konumu, tarihi itibariyle çok rahatlıkla olimpiyatları yapabilecektir." yanıtını verdi. 



"FEDERASYONLARA DENETİM ÇOK DAHA FAZLA ARTACAK"
Bazı Federasyonlarda başarısız isimlerin olduğu yönündeki eleştiri üzerine Kılıç şu ifadeleri kullandı, "Federasyonların yönetim ve başkanlarını olimpik ve olimpik olmayan branşlar olarak ayırmalıyız. Sporcu, federasyonda yetişmez. Kulüpte yetişir. Federasyon destek olacak, yönetilmesi ve teşvik edilmesinde yönlendirici olacak. Uzun senelerdir görevde olan başkanlar vardı, onlar değişti. Yönetim kurullarının içerisinde yer alan kişiden 700'den fazla isimden 400'e yakını değişti. Federasyonlar kendilerine bütçe desteği isteyecekler. Bakanlığa sunumu yaparken, şunu istiyoruz, bunu istiyoruz demeyecekler. Şunu istiyoruz, şunu yapacağız. Proje bazlı bütçe isteyecekler. Bizim para kaynağında bir sıkıntı yok. Bunun verimli kullanılmasında sıkıntı var. Denetimler çok daha fazla artacak.

Bazı eleştiriler geliyor. Şurada falanca kişi, şurada falanca kişi yönetimde olmuş. Önemli olan eksiğinizi düzeltmek. Kanunların bana verdiği yetkiyi, sonuna kadar kullanmak konusunda kararlıyım. Hiçbir çekincem yok. Benimkisi spora müdahele değildir. Ben Gençlik ve Spor bakanıyım. Milletimizin verdiği oylarla bir sorumluluğum var. Bana emanet edilen bir kaynak var. Doğru kullanım konusunda takipçi olmak benim sorumluluğum. Ağız yanması değil. Bir başarısızlık olduğunda kime soruluyor. İlk sorulan siyasi sorumlusu. Ağzımızın yandığı yerler olmadı mı? Bir federasyon başkanı, kendi yönetimi altındaki sporcuların oraya gitmesi konusunda eşit imkan sunmadı. Bunu tespit ettik ve müdahele ettik. Doğru kişinin ve kabiliyetli kişinin hakedenin oraya gitmesiydi. Bizim sporculara karşı sorumluğumuz var. Benim alanımda şunu getiriyorum, benim yaptığım müdahele, bazen birilerinin koltuğunu kaybetmesine neden olabilir. Ama müfettiş raporunun sonucunda bu olacaksa hiç çekinmeyiz. Spor yöneticilerimiz, federasyon başkanlarımız, antrenörlerimiz bir zihniyet değişimi içerisinde. Bir federasyon başkanımız 16 yıldır görevdeydi. Bir oyuncuyu olimpiyatlara götüremedi. Artık görevde değil. Yenilerin de arkadan gelenlerin de önünü açmak gerekir.

"UEFA, TÜRKİYE'DEKİ KULÜPLERİN FAİR-PLAY UYGULAMALARINDAN MEMNUN"
Türkiye'de uzun yıllardır Spor Yasası'nın çıkmadığı eleştirisi üzerine Akif Çağatay Kılıç, "Bu yasa neden çıkmıyor? Kim karşı  çıkıyor? Türkiye'de uzun yıllardır gündemde olan düzeltmemiz lazım denilen spor yönetimi ve kulüplerin tabi olduğu yasayla ilgili bir istek söz konusu. Her şeyin içinde olduğu gibi bu biraz uzun sürdü, bunu kabul ediyoruz. Yapılacak olan değişiklik aslında çok basit bir değişiklik. Anlaşmanın sağlanması gereken bazı maddeler var. Şöyle bir şey var. Kararı aldığınız ve yürüdüğünüz zaman, yapılacak değişikliklerden herkes etkilenecek. 

En temel amacımız, sorumluluk. Kulüp yöneticileri seçilip geliyorlar. Seçilen yöneticinin de kullanması gereken yetkiler var. Bütün kulüpler ve bizi dünyada temsil edecek kulüpler de sorunlar yaşanıyor. UEFA, Türkiye'deki kulüplerin finansal fair play konusundaki çalışmalarından memnun. Kulüpler yapmazsa, zaten uluslararası alanda sorun yaşayacak. Kulüpler beklemesin. UEFA, bunları uyguluyorum dediği için kulüpler daha düzenli gidiyor. Ancak tüm kulüpler böyle değil. Bazen bir kaldıraç gerekiyor. O kaldıraç şu anda iyi çalışıyor. En üst sevideki konsensüsü sağlamak için biraz daha sabır gerek. Yaptığımız toplantılarda Süper Lig'den olsun, TFF 1. Lig'den olsun yaptığımız çalışma ve sohbetlerde şunu görüyoruz. Yöneticiler eskisine nazaran daha sorumlu. Ben Samsun milletvekiliyim. Geçen sene Samsunspor'un da puanı silindi. Çünkü uluslararası kurallara uygun davranmadı. Bu sezon da puanlar silindi. Bu işleri ciddi yapmamız gerekir konusunda bir irade oluştu. Ama kırmayalım, dökmeyelim. Bir şeyi yaparken diğerini bozmayalım. Yüzde 90'ını geçtik. Bu iş biraz uzun sürdü. Sayın Cumhurbaşkanımız sporun içinden gelin bir kişi. Başbakanımız sporla ilgilenen bir isim. AK Parti iktidarı sporun içinde olduğu ve desteklediği bir iktidar. İnşallah 2017'de sorun çözülecek" diye konuştu. 

6222 sayılı sporda şiddet yasasının uygulanması konusunda çok büyük sorunlar olduğu eleştiri üzerine de Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, "En çok konuşmamız gereken konulardan bir tanesi, 6222 sayılı yasanın uygulanması. Bu yasayı uygulamaktan sorumlu 3 bakanlık bir araya geldi ve nerelerde sorun yaşandığını konuştuk. Bunların hepsini masaya yatırdık. Masaya yatırdıktan sonra ne yapmalıyız diye çalışma yaptık. Her bakanlık kendi üzerine düşen talimatları kendi arkadaşlarımıza ilettik. Kimi yerlerde kolluk alıp adalete teslim ediyor. Savcıların daha dirayetli davranması gerektiğini söyledim. Bir yerde sahaya yabancı madde atmış. Bu getirilmiş. Bu olmaz. Yabancı ülkelerden örnek verelim. Bir tane Alman takımının başkanı geldi, konuştuk. 'Bu şiddet olaylarıyla ilgili sıkıntı yaşıyor musunuz?' dedi. 'Bir tanesi sahanın kenarına maytap attı çok büyük sıkıntı yaşadık' diyor. Avrupa Şampiyonası sırasında yaşanan olaylar için UEFA yönetimi bunlar terörist deyip, önlem aldı. Kolluk kuvvetleri ve savcılar yetkilerini kullanmalılar. 

Holigan dediğimiz, vandal dediğimiz taraftar olmayan bu kişilerin gürültüsü çok çıkıyor. Bundan dolayı bunlar çoğunluktaymış gibi algılanıyor. Taraftarlar için stadyuma, salona gidenlerin sayısı fazla. Basketbol, voleybol ve farklı branşlarda olay çıkaranların önüne geçtik. Bu işlerin elebaşlardı var. Holiganları alıp neden işlem yapmıyorsunuz diyebilirsiniz? Yapıyoruz. Kupa maçında ben dışarıda açıklama yaparken, içeride maytap patlatıyorlardı. Hepsi bulundu. Hepsi adaletin önüne çıkarıldı ve cazalarını aldılar." dedi. 

Fenerbahçe'nin Trabzon'da takım otobüsüne yapılan silahlı saldırının sorulması üzerine Kılıç, "Kabul edemediğimiz bir terör eylemi. Bununla ilgili kolluk kuvvetlerinin yaptığı çalışmanın sonucunu bekliyoruz. Çalışmalar sonucunda farklı noktalar bulundu. Önce birileri dendi, ondan sonra o kişilerin olmadığı belli oldu ve çalışmalar devam ediyor" ifadelerini kullandı. 

"CAMİALARI TEMSİL ETMELERİ İÇİN YETKİ VERİLİYOR, BİRBİRLERİYLE KAVGA İÇİN DEĞİL"
Süper Lig'den ne kadar keyif alıyorsunuz? sorusu da sorulan Bakan Kılıç, yöneticilere çağrıda bulunarak, "Bakanlık görevini taşıyorum. Bu görevi yaparken bağlı olduğum kanun, kural ve yönetmelikler var. Bunların dışına çıkamam. Açık ve net. Çıkan olursa, bunların da görüşüleceği ve yapılacak işlemler konusunda kurallar ortadadır. Bu işin bir tarafı. Futbolla ilgili baktığımız zaman yönetmelikler ve kurallar var. Bazı şeylerin de yasa ve kural gerektirmeyen gerçeklikler var. Başkan olsun, yönetici olsun. Üzerinde bir sorumluluk var. Camiaları temsil etmesi ve daha iyiye taşısın için yetki veriyorlar. Birbirinizle kavga edin, itişin, bu değil. Süper Lig, TFF 1. Lig başkanlarıyla bunları hep konuşuyoruz. Zaten kahır ekseriyet, haklısınız diyor. Ama şu kamera var ya kamera. Galiba, bazen ilginç bir etki yapıyor. Yönetici olarak üzerinizde sorumluluk var. Ama aynı zamanda, o sorumluluk size yüklediği bir takım görevler var. Her şeyi söyleyemezsiniz. Premier Lig'de kaç kişi konuşabilir. Konuşacak kişi sayısı bellidir. Hangi branşta olursa olsun, bunu kabul etmelisiniz. 

Açıklama yaptığınızda, konuştuğunuzda kim olursa olsun, herkes için söylüyorum. Açıklama yaparken herkes dikkatli olacak. Burada spor basınımızın da dikkatli olmas lazım. Onlara da görev düşüyor. 3-4 saat süren televizyon programları, spor değil futbol programları. O dedi, bu dedi, az sonra şu bu... Bunlar doğru şeyler değil. Bazıları buna üzülecek ama doğru değil." diye konuştu.  

"ONLARLA İLGİLİ YAPABİLECEĞİMİZ TEK ŞEY ARAMIZDAN ÇIKARMAK"
2008'den itibarin futbolda bir FETÖ operasyonun yolda olduğu yönündeki haberin hatırlatılması ve bazı isimlerin liglerin yarıda kalacağına yönelik açıklamalarının sorulması üzerine Bakan Kılıç, "Adalet bakanlığına bağlı olan savcıların soruşturmasıyla ilgili bilgim yok. Sayın Cumhurbaşkanımızın FETÖ ile ilgili dile getirdiği konular belli. FETÖ terör örgütü olarak hiçbirimizin kararsızlığı yok. Liglerin durdurulması veya maçların sekteye uğramasıyla ilgili elimde herhangi bir şey yok. Sayın Cumhurbaşkanımız ve başkanımızın ortaya koyduğu bir duruştur. Milletimizin de bir beklentisi var. 15 Temmuz'la ilgili beklentinin gereğini yaparız. Devletimiz ve milletimize hainlik yapan, silah çeken, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni kullananlar var. Onlarla ilgili yapacağımız tek şey var. Aramızdan çıkarmak.

17-25 Aralık da bir terör saldırısıydı. O zamanda bize verilen ilk görev oydu. O zamanda başladık ve ciddi anlamda bir temizlik oldu. Teşkilatın genelinden 2000 kişiyi uzaklaştırdık. Merkezden 300 kişiyi gönderdik. Geçenlerde 1 kişi göreve iade edildi. Bunlar da adalet çerçevesinde yapılan işlemler." ifadelerini kullandı. 

"HATA İLE ART NİYETİ AYIRMALIYIZ"
"Spor Toto Süper Lig'de yapılan hakem hataları herkesin dilinde. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım size göreve çağırdı. Türkiye'de hakem terörü var dedi. Siz ne düşünüyorsunuz?" sorusuna Bakan Kılıç şu  yanıtı verdi, "Türkiye Futbol Federasyonu başkanımız sayın Yıldırım Demirören, Mart ayı itibariyle video hakemle ilgili denemelerin yapılacağını söyledi. Bu o anlamda futbol federasyonunun sorumluluk alanındaki bir konu. Görüşmeler noktasında bakanlık olarak telkinlerimiz ve önerilerimiz olur. Bu noktada şunu söylemeliyim. Hakem hatası, bir hata. Kasıtlı yapılıyorsa o hata değildir. Hata ile art niyeti ayırmalıyız. Bazı açıklamalar bizi üzüyor. Hakem hatalarının en aza inmesi gerekiyor ki polemik çıkmasın. Futbolu seyrederken daha fazla zevk aldığım zamanlar oldu. Futbolu sevmiyor değilim. Sporcularımızın teknik adamlarımızın da daha iyi olmaları gerek. Sahadaki gerginliklerle ilgili geçen sezondan daha iyiyiz." 

Süper Lig'de seyirci sayısının azalması konusunda da çarpıcı konuşan Kılıç, "İstanbul'daki büyük takımların maçlarındaki rakamlara bakarsak, bir derbide stat dolmadı. Belki 5 bin kişilik bir yer boş kaldı ama spor camiası olarak bunu artırmamız lazım. Taraftarı stada getirmek kulüplerin işidir. O taraftarı oraya getirecek. Yeni açtığımız statyumlarla alakalı olarak, buralar 15 günde açılan bir yer olmamalı. Her gün yaşayan bir spor kompleksi olmalı. Yurtdışında başka organizasyonlar yapılabiliyor. Okul sporlarıyla alakalı yapılacak çok şey var. Taraftarı stada getirmek için kulüplerin kafa yorması lazım." diye konuştu.

 

 ANKARA VE İZMİR'E STAT MÜJDESİ
Türkiye genelinde statlar yapılmasına karşın, Ankara ve İzmir'e stat yapılmadığı eleştirisi üzerine de bu iki şehre müjdeyi veren Kılıç, "Bütün herkesi yöneteceksek, o zaman işimiz çok yoğun. Türkiye'de yapılacak stadyum hamlesi, sayın Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde başlayan bir süreçtir. Şu anda sadece Amerika bizim önümüzde. Bir çok spor tesisi yapıyoruz. 

İzmir'le alakalı belli bir sürece girmiş. Alsancak projesinde her şey tamamlandı. İhale aşamasına gelindi. Yakın zamanda temel atmasına gelindi. Karşıyaka, Göztepe statlarının neden geciktiğinin nedenini herkes biliyor. Yerel yönetim yaptırmayız diyorsa olmaz. İzmir Büyükşehir Belediyesi yaptırmayız dedi ama bu aşıldı.

 Ankara, benim için çok önemli bir konu. Yeri için karar verilirse proje hazır. 2 opsiyonlu bir alternatif var. Bununla beraber Ankara'da yaptığımız ciddi tesisler var. Ankara'ya 50 tane mahalle tipi saha yapacağız. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nden yer göstermesini bekliyoruz.

Maliye Bakanı Naci Ağbal'a teşekkür ediyorum. Sporcu kulüplerde yetişir. Bunun için kaynak gerekir. Maliye bakanımızla bu konuyu görüştük. Amatör branşlardan kesilen vergilerin alınmaması konusunda bir fikir birliğine varıldı. Maliye bürokrasisi son sözü söyledi. Maliye bakanımızla son görüşmeyi yaptık. Bunu bekleyen çok kulüp var. Önümüzdeki olimpiyatlara hazırlığımızı yaparken, kulüplere branş branş sorumluluk vereceğiz. Onlar da buna hazırız dediler. Rekabet anlamında sporcu yetiştirmek için desteği alarak yolumuza yürüyeceğiz." dedi. 

Kayserispor-Fenerbahçe maçında konuk ekip taraftarı için bilet fiyatlarının 150 TL olmasının eleştirilmesi üzerine Akif Çağatay Kılıç, "Kayseri örneğinde farklı bir şey var. Kulüplerin misafir seyirci konusunda bilet fiyatı belirleme yetkisi var. Onu federasyon nezdinde çözebileceklerini düşünüyorum. Kulüplerin de bu noktada sorumluluğu var. Bu anlamda şunu düşünmemiz lazım. Sosyal aktiviteler o statlarda yapılabilmeli. Futbolla alakalı iddialı takımın katılımı da artıyor. Bu da işin gerçek yüzü. Rekabet ne kadar yüksek olursa katılım o kadar fazla olur."  diye konuştu.

"BU, ÇIĞIR AÇACAK"
"Üniversiteler neden spor bursu vermiyor?" sorusu üzerine de Kılıç, "Milli eğitim bakanlığıyla çalışma yaptık ve yönetmenlikle bu belirlendi. Her spor için değila ama üniversite hayatına devam edecek sporcularn, ülkemizi uluslararası alanda temsil edecek sporcuların desteklenmesi kararlaştırıldı. Okullarda öğrenci olarak bulunan sporcularımızın kendilerini hazırlarken, yaşadıkları bazı sorunlar var. Milli Eğitim Bakanlığı'yla yaptığımız protokoller var. Almanya'da 2020'ye hazırlanan bir yüzücü gündüz antrenman yapıyor, akşam okula gidiyor. Biz de böyle çalışmalar yapacağız. Milli Eğitim'le mütabakata vardık. Biz, 'Şu sporcularla Olimpiyat'a hazırlanıyoruz' dedik. Onlar da bunu kabul etti. Sporcu okulla, spor arasına sıkışmayacak. Bu çığır açacak. Ciddi tesisleri olan okullarla anlaşmamız var. Okullardaki sporcular bizim de antrenörlerimizden yararlanabilecek." açıklamalarını yaptı. 

Başka bir bakanlığa geçmesi veya siyasetten çekilmesi durumunda WADA üyeliğinden Türkiye'nin menfaatleri neyi gerektiriyorsa ona göre davranacağını söyleyen Kılıç, "Böyle bir şeyi hiç düşünmedim. Ancak bu görevi Türkiye için yaptığım için, kural neyse onu yaparız. Ülkemiz için o hakkı aldık. "  demekle yetindi. 

"ACIMASIZCA VE MÜSAMAHA GÖSTERMEKSİZİN...."
Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim'in önderliğinde TFF'de özellikle alt yapılarda çocuklara uygulanan tacizler ile ilgili çalışma yapıldığının hatırlatılması üzerine de Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, "Bir kere bununla ilgili her türlü önlemi en katı ve en acımasızca alıyoruz. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın desteğini alıyoruz. Kendi arkadaşlarımız denetleme yapıyorlar. Bazen denetlemeden haberleri olmuyor. Çok şükür yaptığımız çalışmalarda büyük olumsuzluklarla şu ana kadar karşılaşmadık. Bazı şeyler bizim de kulağımıza geliyor. Konuşulması bile üzücü. Acımasızca ve müsamaha göstermeksiniz aldığımız küçüçük bir duyumun bile üstümüze gidiyoruz. Denetlemelerimizi de yapıyoruz." ifadelerini kullandı. 

Spor yapmaya çok az şansı olduğunu; ancak ata binmeyi sevdiğini kaydeden Kılıç, "Ben yapamıyorum ama kızlarım o açığı benim için kapatıyor." dedi. 

"SİHİRLİ BİR ŞEY YAPMAMIZA GEREK YOK"
Türkiye'nin son 2 Olimpiyatlarda başarılı olamadığı yorumu üzerine de Kılıç, "Olimpiyat hazırlık merkezlerimizle yaptığımız çalışmalarla ve Milli Eğitim Bakanlığı'yla yaptığımız bu protokolle sporcular, okul ve spor arasında sıkıştırılmayacak. İstediğimiz başarıları alamadık ama Rio'da bazı sinyaller aldık. İstediğimiz noktada olmadı belki ama bazı dallarda bir katılım oldu. Mete ve Yasemin, okçulukta çok farklı potansiyelleri olduğunu ortaya koydu. Tokyo'da çok farklı noktalara gelecekler. Sihirli bir şey yapmamıza gerek yok. Çocukların önünü açalım. Madalya sonuçtur. İyi bir şey yaparsanaz sonuç gelecektir. En büyük sıkıntı eğitim ve spor hayatının yan yana gidememesi. Milli Eğitim'le yaptığımız o çalışmayla bunun üstesinden geleceğiz. 2020 cok farklı bir takım sonuçları ortaya koyacak. 2024'e daha farklı gideceğiz. Paralimpikte ilk defa golbol'de altın madalya aldık. Paralimpik komitelerin yapmak istediği kamplar vardır. Biz destek vereceğiz. Paralimpik sporcular çok büyük emek ortaya koyuyor. Fiziksel engeli olan sporcularımızın daha fazla performans ortaya koyması lazım." diye konuştu. 

Dünyada dopingle yakalanmış kişilere ciddi bir dışlama olduğu buna karşın Türkiye'de 2. bir şans buldukları eleştirisi üzerine de Kılıç, "2. bir şansı her zaman insanlara tanımak konusunda tanıyabilirsiniz. Ancak şu anda cezalar 2. bir şansı bırakmıyor. Dört yıl ceza alacak olan kişi daha sonra dönemiyor. Ankara veya başka illerdeki doping ilaçlarını satan merkezler artık rahat değiller. Yasaklı maddeler listesindeki ilaçlarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Satanlar ve alanlar rahat değiller. Gidip de bir yerlerde gizlice yaptıklarını düşünüyorlarsa yanılıyorlar. Bazı branşlarda bazı şeyler istemediğimiz şekilde cereyan ediyor. 2016 Rio Olimpiyatları'na gidemediler. Bu kadarıyla kalsın." sözleriyle dopinge karşı sıfır tölerans olduğunu vurguladı. 

Sözlerinin sonunda illegal bahis konusunda yorumlar yapan Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, "Türkiye'deki bahis konusuyla alakalı yetkili kurum bellidir. Bunun dışında burada İçişleri Bakanlığımıza ve bakanımıza ayrıca teşekkür etmek istiyorum biz yakın zamanda özel bir çalışma başlattık. Bu merdiven altı diye tabir ettiğimiz yasadışı bahis diye bildiğimiz konularla ilgili özel bir çalışmanın içindeyiz. Uluslararası boyutuyla ilgili de çok ciddi bir işbirliği var. Çünkü terörü finanse eden bir tarafı var bu işin. Oradan da artık ciddi anlamda destek almaya başladık. Yakın zamanda göreceğiz ki bunlar çil yavrusu gibi dağılacaklar." diyerek sözlerini tamamladı. 

Sayfa Yükleniyor...