Üst 90 da olmasa!

Öncelikle belirtmek lazım, televizyon ekranında izleseniz bile seyircinin olduğu maçın keyfi bir başka oluyor.

NTV Spor 19 Eki 2014
Üst 90 da olmasa!

Öncelikle belirtmek lazım, televizyon ekranında izleseniz bile seyircinin olduğu maçın keyfi bir başka oluyor. Sahanın gerisindeki tribünü dolu görmek, güçlü tezahürat eşliğinde oyunu izlemek, epeydir özlemini çektiğimiz bir duyguydu. Ankaralılar sağolsun, tribünleri doldurmuşlar.

Beşiktaş oyuna 10 numara pozisyonundan yoksun başladı. Bilic, Oğuzhan ve Sosa'nın yokluğunda bu mevkiye Kerim'i düşünmüş ama, buranın oyuncusu değil. Yaratıcı tarafı zayıf. Adam eksiltme işini pek beceremiyor. Dolayısıyla o pozisyonun hakkını veremiyor; kendi de heder oluyor. Oysa farklı bir formül düşünülebilirdi. Kendi sahanızda (tamam maç Ankara'daydı ama Olimpiyat Stadı'ndan daha fazla Beşiktaş'ın “kendi sahası”ydı) Sivasspor'la oynuyorsunuz; Savunmanın önünde sadece Veli'yle oynayıp Atiba forvetin arkasına sürülebilirdi. Kerim'e göre daha teknik, maçı daha iyi okuyan bir futbolcu. Neyse ki ikinci yarı Oğuzhan oyuna girdi, taşlar yerine oturdu.

Bir başka zaaftan bahsetmek gerekirse, Beşiktaş duran top organizasyonlarında herhangi bir mesafe katedebilmiş değil. Dünya kadar korner, serbest vuruş kullanıyor, netice alamıyor. İnsan ister istemez Fernandes'in vuruşlarını arıyor. Öte yandan Sivasspor'a bakıyoruz; iki korner iki gol!

En büyük sorun ise, öne geçtiğinde geri yaslanması… Çok saçma. Çünkü kendi yarı sahasına çekildiği hiç bir maçta skoru tutamadı. Bunun sadece oyuncuların psikolojisiyle açıklanabileceğini sanmıyorum. Öyle ise bile üstesinden gelinebilecek bir mental sorundur bu. Ama daha kötüsü galiba Bilic'le ilgili bir tarafı var bu meselenin… Önümüzdeki maçlarda daha iyi anlayacağız, sorunun sebebini…

Beşiktaş için Sivasspor maçının olumlu yanlarından biri, Serdar ve Motta'nın performanslarıydı. Takımın zayıf halkası olarak görülen sağ ve sol beklerin iyi bir mücadele çıkarmaları önemli.
Tabii söylemeye bile gerek yok, maçın asıl artısı, son 9 resmi maçta 1'den fazla gol atamayan Beşiktaş'ın nihayet 3 gol bulmasıydı. Galiba Demba Ba farkı ortaya çıkmaya başlıyor. Üstelik Sivasspor kalecisi Ertuğrul Taşkıran'a rağmen… Bu genç kaleci, top üst 90'a gitmediği sürece gol yemiyor! Hakikaten çok iyi bir oyun çıkardı. Hepsi aynı yere giden (sağ üst 90) gollerde yapacağı bir şey yoktu.

Gelelim Mete Kalkavan'a… Kötü bir yönetim gösterdi. Hatta, bence kötü bir hakem. Seyircinin pek itibar ettiği bir ifadeyle “eyyamcı” bir karakteri var. İlk dakikalarda Beşiktaş'ın net bir penaltısını vermedi. Sarı kartlarda fazlasıyla ketum davrandı. Sivasspor normal bir hakem yönetimiyle maçı 11 kişi bitiremezdi. Üstelik sahayı terkeden Sivasspor'un (Ertuğrul'la birlikte) en iyisi Cicinho olurdu.