Geç yerleşip güç yerleşmek

İşin aslı Galatasaray’ın sahaya ne kadar yanlış yerleştiğini en kötü şekilde özetleyen sahne 28. dakikada yaşandı...

NTV Spor 02 Eki 2014
Geç yerleşip güç yerleşmek
Arsenal'e karşı deplasmanda oynarken yapmanız gereken 3 olmazsa olmaz şeyden ilki doğru yerleşmek... 
  
2.'si ise pozisyonlarda geç kalmamak...
 
Galatasaray ilk yediği golde iki olmazsa olmazın tam tersini yaptı. Prandelli'nin 3-5-2 düzenine daha doğrusu düzensizliğine karşın Arsenal kanattan 2 basit pasla pozisyon geliştirdi. Galatasaray'da sağ kanat beki olarak başlayan Veysel, olması gereken yerde olmadığı gibi koşması gereken yere koşmakta da çok geç kaldı. Veysel'in bıraktığı boşluğu kapatmak için sağ stoperi geldi ama arada oluşan boşluktan Arsenal çok basit gözüken bir pasla daha zor olanı başardı ve 3 pasla attığı golle öne geçti.
 
İşin aslı Galatasaray'ın sahaya ne kadar yanlış yerleştiğini en kötü şekilde özetleyen sahne 28. dakikada yaşandı: 3.5 yıl önce serbest 10 numara oynayarak Inter'e Devler Ligi'ni kazandıran Sneijder'ın Galatasaray altıpasından libero Erhan Önal edasıyla engellediği gol tehlikesi, Galatasaray'daki “yerleşememe hatası”nın turnusol kâğıdı niteliğindeydi.
 
Arsenal'in 2-0 öne geçtiği pozisyonda ise Emirates deplasmanında ayakta kalmak için en yapılmaması gereken şeylerden birisi daha yapıldı. Galatasaray degajından sonra Arsenal topu karşılar karşılamaz hücuma başlarken, Chedjou'nun büyük bir bireysel hatası sonrası Galatasaray çok basit bir gol daha yedi.
 
İlk yarının son 15 dakikası ise adeta maçın ilk 30 dakikasının banttan tekrarı gibiydi. Arsenal, Veysel'in arkasındaki “havza”dan bir sürü pozisyon geliştirmeye devam etti. 2 yıl önce Veysel, Eskişehir'deyken “Ben merkez orta saha oynamak istiyorum” diyordu. Dün gece 5'li orta sahanın sağ tarafında tek kanat olarak başladı. İşin aslı Veysel dün gece, Galatasaray'da en verimli oynadığı bölgede oynamayan oyunculardan sadece birisiydi. Yazının başında futbolcular için Emirates deplasmanında ayakta kalmak için 3 olmazsa olmaz saymıştım. Bu deplasmanda bir de rakip teknik adamlar için olmazsa olmaz var: Oyuncularını mümkün olduğu kadar en verimli oldukları orjinal mevkilerinde oynatmak. Ancak Prandelli'nin en büyük hatası, Galatasaray'daki tüm oyuncuların, kendisinin daha önce başarılı olduğu İtalya Milli Takımı'ndaki oyuncuların taktik esnekliğine sahip olduğunu zannetmesi.
 
Lakin 2. yarıda Prandelli, Galatasaray'ı fabrika ayarlarına geri döndürünce oyun biraz olsun dengelendi. Hatta Arsenal 10 kişi kaldıktan sonra Galatasaray, rakip kaleyi ilk 45'tekiden farklı olarak defalarca yokladı. Ancak çok geç kalındı. Şimdi kafalarda 2 soru olacak: 1.si Prandelli maça 2. yarıdaki gibi Galatasaray fabrika ayarlarıyla başlasa, sonuç farklı olur muydu? 2.si Selçuk olsaydı neler farklı olurdu? İlk sorunun cevabı 2.cisinden daha önemli.