Anderlecht maç başlar başlamaz genç olduğu ölçüde 2 yıldan beri sürekli beraber oynadıkları için bireysel ve kolektif oyunlarını sürekli geliştiren oyuncuları Praet ve Tielemans'la oyun inisiyatifini eline aldı. Tielemans oyunun temposunu dikte ederken Praet de orkestra şefliğine soyundu. 10 numara mevkisinde Praet ilk 5 dakikada 5 kez topla buluşup tüm paslarını isabetli ve oyunu açacak, alanı genişletecek şekilde kullandı. Sneijder desteklenmediği için ise Galatasaray ilk yarının büyük bir kısmında orta alanda Tielemans-Praet ikilisinin proaktif oyunlarına cevap veremedi.
Maçlardan sonra iyi konuşan ama artık kramponlarını Schalke-Bayern yıllarının 10'da 1'i kadar bile ustalıkla konuşturamayan Hamit Altıntop ilk 25 dakikada sadece 2 isabetli pas yapabilirken ikisi de geriye doğruydu. Selçuk ise maçın başında savunmanın arkasına doğru Burak'a Trabzon ve Galatasaray'da beraber oynadıkları ilk sezonu hatırlatan anahtar bir pas attı, Burak değerlendiremedi. Ancak Selçuk daha sonra ilk yarının sonuna kadar rakip yarı alanda isabetli bir pas atabildi.
En acayibi de Galatasaray golü yedikten sonra ilk yarının son atağında rakip defans eksik yakalanmışken Selçuk ve Hamit'in ileri doğru kat etmek yerine kendi aralarında yanlamasına yaptıkları düşük tempolu pasları izlemek zorunda kaldık. İsteyen o pasları isabetli pas istatistiğine yazsın ancak ilk 30 dakika sonunda Anderlecht, Galatasaray'a karşı % 65'e % 35'lik topa sahip olma farkı attıysa bunda Selçuk'un aşırı formsuzluğu ve Hamit'in sakatlıktan sonra bir türlü toparlanamamasının büyük payı var. Zaten modern futbolda en önemli istatistik gol ve golü hazırlayan şutlar. Anderlecht ilk 45'te sahip olduğu topla 7 şut attı 1'i gol oldu. Galatasaray'ın ise ilk yarı sonunda tek bir isabetli şutu yoktu. İsabetsiz tek şutu da Sneijder'ın uzak mesafeden attığı frikik sonucu geldi.
Ancak buna rağmen Prandelli, 2. yarıya oyuncu değişikliği yapmadan başlamayı tercih etti. 75'teki ilk oyuncu değişikliğinde Bruma'nın çıkması ise anlaşılması güç. Bruma “ham yetenek”, tamam eyvallah. Ancak “ham” da olsa Bruma'nın özel dripling yeteneği Galatasaray'a ilk yarıda birkaç kez nefes aldırdı çünkü sadece Bruma ilk 45'te topu Anderlecht yarı sahasına taşıyabilmişti.
2. yarının başında da Bruma etkili oldu, Burak'a yaptığı uzak orta ateşleyiciydi. Yavaş Anderlecht savunması karşısındaki fuleli driplingleri de Galatasaray'ın en önemli ofansif silahıydı. Anderlecht aslında formsuz, Belçika liginde oynadığı son 6 maçın sadece 2'sini kazanırken savunmasının yavaşlığı nedeniyle çok canı yandı.
Galatasaray 2. yarının ilk 15 dakikasında Bruma etkisiyle 6 şut attı. Ancak Prandelli Galatasaray'ın en fazla ikili mücadele kazanan oyuncusu Bruma'yı çıkardı. Anderlecht hocası hasi'ye imkan versen, takımını rahatlatmak için Bruma'yı çıkarırdı. Selçuk ise en kötü oynamadığı maçta Prandelli'den de büyük hata yapıp haybeye oyundan atıldı.
