Şampiyon belli, gözler Dortmund’da

Bundesliga’nın şampiyonunun adı daha ilk 17 hafta sonunda ortaya çıktı diyebiliriz. Ancak Şampiyonun belli olduğu ligde gözler özellikle Dortmund’un “kurtuluş savaşında” olacak.

NTV Spor 30 Oca 2015
Şampiyon belli, gözler Dortmund’da
Bundesliga'nın ilk yarısı tamamlandığında puan tablosunun 17. sırasında hiç de görmeye alışık olmadığımız bir takım yer alıyordu. Borussia Dortmund. Toplamda 10 yenilgi ile ligin en çok kaybeden takımı olan Jürgen Klopp'un öğrencileri böylelikle son birkaç sezonda aldıkları yenilgi sayısına daha 17 maçta ulaşmış oluyorlardı. Devre arasında Salzburg'tan Slovak yıldız Kampl'ı 12 Milyon Euro'ya kadrosuna katan Dortmund 3.5 hafta çok yoğun bir hazırlık dönemi geçirdi. Jürgen Klopp'un futbolcularına söylediği en önemli şey ise “kafanızın resetleyin ve ilk yarıyı tamamen unutun” oldu. Alman Hoca, Avrupa'yı kesinlikle düşünmediğini hatta 1 sezon dışarıda kalmalarının da hafta aralarını maçsız geçirerek çok daha fazla çalışmalarını sağlayacağını da ifade ederek tek düşüncelerinin ligde kalmak olduğunu açıkladı. Şampiyonlar Ligi 2. turu ve Almanya Kupası ile ilgili olarak ise hedef koymadı.
 
Bundesliga'nın şampiyonunun adı daha ilk 17 hafta sonunda ortaya çıktı diyebiliriz. Eğer büyük bir futbol mucizesi olmazsa en yakın rakibi Wolfsburg'u 11 puan farkla geçen ve ilk maçında bu rakibi ile oynayacak olan Bayern Münih, karşılaşmayı kazandığı takdirde resmi olmasa da şampiyonluğunu ilan edecek. Devre arasını, Suudi Arabistan'daki hazırlık maçı ve Guardiola'nın kalıp kalmayacağı tartışmaları ile geçiren Bavyera ekibinde artık esas hedef Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu ve Almanya Kupası'nı kazanarak yeni bir üçlemeye imza atmak. Ligde Bayern'in en yakın talipçisi konumundaki Wolfsburg bu sezonki performansı ile parmak ısırtırken iki yarı hazırlıklarına başlamadan önce büyük bir trajedi ile sarsıldı. Takımın genç yıldızı Belçikalı Junior Malanda geçirdiği trafik kazası sonucunda yaşamını yitirdi. Bu olay takımda moralleri altüst ederken, bunun özellikle Bayern Münih maçına yansımasının nasıl olacağını tahmin etmek kolay değil. Ancak VW fabrikasının sahip olduğu kulüp ligin başlamasına 1 gün kala gerçek anlamda bir transfer bombası patlatarak Almanya'nın Dünya Kupası şampiyonluğu yaşamış oyuncularından Chelsea'li Andre Schürrle'yi 30 Milyon Euro'ya transfer ederek hem ekonomik gücünü ortaya koydu hem de taraftarlarına moral verdi. Bu transfer sonrası Hırvat oyuncu Ivica Olic de eski takımı Hamburg'a geri döndü.
 
Bundeliga'da Türk futbolseverlerin özellikle takip ettiği takımlardan biri Tayfun Korkut'un teknik direktörlüğünü yaptığı Hannover. 31 Aralık'ta Hannover'de 1 yılını dolduran Türk Hoca, geçen sezon takımın ligde kalmasını sağlamasından sonra bu sezon da iyi bir gidişat yakalayarak Avrupa anlamına gelen ilk 6'yı gözüne kestirdi. Hannover yönetiminin çok memnun olduğu ve sözleşmesini uzatmayı planladığı Tayfun Korkut, ilk teknik direktörlük deneyiminde Bundesliga gibi zorlu bir ligde oldukça iyi iş çıkartıyor. Savunmada gayet dengeli olan takımın tek sorunu Tayfun Hoca'nın da ifade ettiği gibi girilen çok sayıda gol pozisyonunun değerlendirilememesi. Ya Konan'ın geri dönüşü bu sorununun çözümüne katkı sağlayacak gibi gözüküyor.
 
Yine Türk futbolseverlerin Ömer Toprak ve özellikle de Hakan Çalhanoğlu nedeniyle yakın takibinde olan Leverkusen, ilk yarıda beklenmedik puan kayıpları yaparak ikinci sıradaki Wolfsburg'un 6 puan gerisine düştü. Milli Takım tartışmalarının odağındaki Hakan ise yine usta serbest vuruş golleri ile adından sıkça söz ettirdi. Leverkusen, ikinci yarıda ilk üç sıradaki yerini koruyarak gelecek sezon da Şampiyonlar Ligi'ne gitmeyi hedefliyor.
 
Bundesliga'da alt sıralara baktığımızda Dortmund'un yanında ligde şampiyonluklar yaşamış Hamburg, Bremen, Stuttgart gibi takımları da düşmeme mücadelesinin içinde görüyoruz. Üst sıralarda ise Augsburg gibi sürpriz bir takım dikkat çekerken, 8. haftada göreve gelen Di Matteo'nun yönetimindeki Schalke ise ikinci yarıya da çok sayıda önemli sakat oyuncusu ile giriyor. Lucien Favre ile son yıllarda istikrarlı bir gidişat yakalayan Mönchengladbach, ilk yarıdaki başarılı performansı ile Şampiyonlar Ligi anlamına gelen ilk dört sırayı gözüne kestirmiş durumda. Werder Bremen dışında ilk kez bir takım çalıştıran Thomas Schaaf yönetimindeki Frankfurt özellikle Alex Meier'in golleri ile lige tutunurken, Avrupa ihtimalini de göz ardı etmiyor. Ligin dikkat çeken takımlarından biri olan Hoffenheim'da ise Firmino attığı goller ve gösterdiği performansla Brezilya Milli Takımı kadrosuna girmeyi başardı. Tarihinde ilk kez Bundesliga'ya çıkan ve sezon iyi giren Paderborn ise daha sonra kadro yetersizliği ile düşüşe geçti ve 10'uncu sırada yer aldı. Paderborn ile birlikte onuncu sıranın altında yer alan tüm takımlar kalan 17 haftada ligde kalmak için mücadele ederken ilk 9 sırada mücadele Avrupa'ya gitmek adına yapılacak. Ancak Şampiyonun belli olduğu ligde gözler özellikle Dortmund'un “kurtuluş savaşında” olacak.