Doğuştan kalp yetmezliği bulunan ve 2009 yılında kalp pili takılan milli atlet Emrah Çoban, doktorlarının tüm uyarılarına rağmen koşmaya devam ederek, her yarışta adeta ölüme meydan okuyor.
Aileden gelen kalp yetmezliği problemine rağmen, yıldızlar kategorisinde 800 metrede Türkiye rekorları kıran, Avrupa ve dünya ikinciliklerine ulaşan Emrah Çoban, kalp pili takıldıktan sadece 3 ay sonra, aynı mesafede Türkiye şampiyonu olmayı başardı. Emrah Çoban son olarak da kulübü İzmir Büyükşehir Belediyesi adına, Ankara'daki Süper Lig finallerinde koştu ve 800 metrede ikinciliği elde etti.
''BARAKADA KALIYORDUM''
İlkokuldayken katıldığı bir yarışta elde ettiği ikincilikle dikkatleri çeken ve atletizme başlayan, 22 yaşındaki, Hakkari doğumlu Emrah Çoban'ın hayat hikayesi de bir hayli ilginç...
Ankara'da yapılan Süper Lig finallerinde AA muhabirinin görüştüğü Emrah Çoban, babasının 3 eşinden 30 kardeşinin olduğunu ve çocukluğunun ekonomik sıkıntılar içinde geçtiğini belirterek, ilkokuldan sonra daha iyi şartlarda spor yapabilme düşüncesiyle Antalya'ya gittiğini söyledi.
Antalya'da da çok zorluklar yaşadığını dile getiren Emrah Çoban, şöyle devam etti:
''Sanırım o zorlukları, bugünkü güzel günler için çektim. Hiç bir gelirim yoktu. Konyaaltı'nda Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'ne ait bir barakada kalıyordum. Para kazanmak için gece yarısından sonra bira şişeleri topluyorduk. Ailemin durumu müsait değildi ve onlardan bir beklentim yoktu.''
''PİLDEN ÖNCE KALBİM SÜREKLİ DURUYORDU''
Antalya'daki Okullararası Türkiye Şampiyonası'nda şimdiki antrenörü Ali Çelik'in kendisini beğendiğini ve yanında Ankara'ya getirdiğini kaydeden Çoban, ''Ali hocanın bende emeği çok fazla. Burada beni bir pansiyona yerleştirdi, okuttu, antrenörüm, ağabeyim, babam oldu'' dedi.
Annesinde kalp yetmezliği olduğunu, dedesi ve babaannesinin de aynı hastalıktan vefat ettiğini dile getiren Çoban, şöyle devam etti:
''Spora başladıktan sonra bende de kalp yetmezliği olduğu ortaya çıktı. Doktorlar koşmamam gerektiğini defalarca söyledi. Kalbime pil takıldıktan sonra, biraz daha ılımlı yaklaşmaya başlasalar da koşmama çok şaşırıyorlar. Fakat ben koşmayı çok seviyorum. Korkunun ecele faydası yok, her an kırılacak bir dal gibi yaşamak istemiyorum. Bu doğuştan gelen bir hastalık. İlerleyince pil takmaktan başka çare kalmadı. Pilden önce kalbim sürekli duruyordu. Kalbinde pil olanlar genellikle riske girmek istemezler ama ne kadar kaçabilirim ki?''
Hastalığı ilerlemeden önce çok daha iyi dereceler çıkardığını kaydeden Çoban, Türkiye rekorlarının yanı sıra yıldızlarda dünya ve Avrupa ikincilikleri bulunduğunu vurgulayarak, ''2009 yılının Mart ayında kalbime pil takıldı. Aynı yıl Haziran ayında 800 metrede Türkiye şampiyonu oldum. Aslında eskisi kadar iyi değilim ama kendimi yeterli buluyorum, elimden geleni yapıyorum. Bu pil benim sağlık sigortam ama onun hayatımı kontrol etmesine izin veremem. Kimin ne zaman, nasıl öleceğini bilemeyiz. Ölüm hepimiz için var'' ifadelerini kullandı.
''AVRUPA ŞAMPİYONASI BARAJINI GEÇMEYİ HEDEFLİYORUM''
Kulübü İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin çok büyük desteği olduğunu dile getiren Emrah Çoban, finallerde kulübü için koştuğunu ve aldığı dereceden memnun olduğunu belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
''Burada dereceden ziyade, kulüp için alınan puanlar önemliydi. Bu sezon iyi bir hazırlık dönemi geçirdim. Bu benim ilk yarışımdı. Önümde 2 yarış daha var ve bu iki yarışta da Avrupa Şampiyonası barajını geçmeyi deneyeceğim. Çalışmadan, emek vermeden bir şey olmuyor. Çok çalıştım, çırpındım, savaştım ama sonunda kazandım. Spor hayatımda da ilerleyebildiğim kadar ilerlemek istiyorum.''
ÇELİK: EMRAH İSTEDİĞİ SÜRECE YANINDA OLACAĞIM
Antrenör Ali Çelik de, Emrah'ın çok azimli bir sporcu olduğunu dile getirdi. Pil takılmadan önce doktorların Emrah'a yalnız yatmayı yasakladığını anlatan Çelik, ''Emrah'a ölçüm için bir alet takıyorlardı. Sabah alete bakıldığında, kalbinin defalarca durduğu ortaya çıkıyordu. Bir keresinde tam 9 saniye durmuş. Şu an nabzı 45'in altına indiğinde pil devreye giriyor ama Emrah bunu hiç bahane etmiyor ve çok çalışıyor. Ben de, o spor yapmak istediği sürece yanında olacağım'' diye konuştu.
