"Ben 'Dursun Özbek ibra edilmesin' demedim"

Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz, birçok konuda önemli açıklamalar yaptı.

NTV Spor 30.03.2018 - 21:38
"Ben 'Dursun Özbek ibra edilmesin' demedim"

A Spor'a konuk olan Mustafa Cengiz, kulübün 2018 yılı olağan mali genel kurulu öncesinde çarpıcı ifadeler kullandı. Cengiz "Basında 'İbrasızlık için plan yapıyormuşuz, Liseli-Lisesiz ayrımı yapıyormuşuz' şeklinde haberler çıkıyor. 'Yalan' demek istemiyorum ama teyit edilmeyen haberler yapılıyor. Ben 'Dursun Özbek ibra edilmesin' demedim" ifadelerini kullandı.

Mustafa Cengiz'in açıklamaları şöyle:

"Seçime hazırlıklı değildim, sanırım sayın Dursun Özbek de hazırlıklı değildi. Ne o kaybetmeye hazırlıklıydı, ne de ben kazanmaya hazırlıklıydım. 3500 oyu geçtiğimizde kazandığımızı anlamıştım. Birinci sandık açıldığında yaşlı insanların bize teveccüh ettiğini anladık. Konfor çok önemli, insanoğlu statükoyu korumak ister. Buna saygı duyuyoruz. Bunun için seçildikten sonra sarı kravatı çıkardım, sarı-kırmızılı kravat taktım. Seçildikten sonra oy vermeyenlerin de güvenini kazanmayı amaçladım. Birçok oyu tepki olarak aldım, biz mutfakta olan insanlarız, genel Galatasaray camiası beni tanımazdı. Başkan ve yönetici olarak bu tanınırlığı sağlamak istedik. Taraftar bize inanmalı, güvenmeli. Yüzde 60 hazırlıklıydım. Şu an bile hazır değilim"

"SEÇİM İÇİN HİÇBİR ÇALIŞMAMIZ YOK"
"Mali Genel Kurul ile ilgili olarak en ufak bir hazırlık yapmış değilim, vaktim yok. Kayınvalidem inanın 1 aydır bizde kalıyormuş, yeni öğrendim. Bunu şunun için söylüyorum. Basında 'İbrasızlık için plan yapıyormuşuz, Liseli-Lisesiz ayrımı yapıyormuşuz' şeklinde haberler çıkıyor. 'Yalan' demek istemiyorum ama teyit edilmeyen haberler yapılıyor. Ben 'Dursun Özbek ibra edilmesin' demedim. Biz kurucu lisemizi inkar etmiyoruz. Lisemize saygımız sonsuzdur. Aslını inkar eden haramzadedir. Ancak bu Liseli-Lisesiz kavgasına bir son vermek istiyoruz. Beni en çok destekleyen kesim Liselilerdi ve ben Liseli değilim. Şartlar olursa mayıs ayında tekrar başkan adayı olacağımı açıkladım ama inan edin seçim için hiçbir çalışmamız, projemiz ve stratejimiz yok. Genel kurul teveccüh gösterirse devam edeceğiz."

"Yönetimimiz tapu kadastro memurları gibi çalışıyor. 2 aydan bu yana şirketime uğramadım, oğlum götürüyor. Oğlum yönetiyor, arada sorunları anlatıyor. Gazetede bazen haberler çıkıyor 'Oğlunu yönetim kuruluna aldı' diye, ben bunlara gülüyorum."

"KEŞKE BU TEMİNAT VE REHİNLER OLMASAYDI"
"Sayın başkan 'Kasa kolaylığı' diyor, ben o lafı sevmiyorum. Kendisine bu açıdan teşekkür ediyorum. Kimse hayrına yardımda bulunmaz. Bu konuya çok takılmak istemiyorum. Divan'da iki kere, devir-teslimde bir kere, yüz yüzeyken bir kez daha rica ettim, sert bir şekilde değil, kırmadan. Kendisi bunun normal olduğunu söyledi. Üç tane olay için çeki olağan ve normal görmüyorum. Bunun düzeltmesini rica ettik, noter yoluyla da rica ettik, yine 'Hayır' dedi. Hatta benim tarafımdan ödenmesi gerektiğini söyledi. Biz de kasa kolaylığı sağlıyoruz ancak bunların dile getirilmesi normal değil. Mehmet Cansun, rahmetli Özhan Canaydın, Ünal Aysal ve Adnan Polat'ın da kulüpte paraları vardı, hiçbiri dile getirmedi. Dursun Başkanım'ın da o parayı alması gerekiyor ancak telaş gösterilmesini normal bulmuyoruz. Menajer, başkan kim olursa... Galatasaray'da kimsenin parası kalmaz. Keşke bu teminat ve rehinler olmasaydı."

"ADNAN POLAT SEÇİME GİTSEYDİ YİNE BAŞKAN SEÇİLİRDİ"
"Adnan Polat istifa edip seçime gitseydi yine başkan seçilirdi. Özhan Canaydın yoruldu, ben Adnan Polat'a aday olması gerektiği için üç kez ricada bulundum. Bu dediğim 2011 öncesinde. Adnan Başkanım'ın durumu ile Dursun Başkanım'ın durumu çok farklı. Adnan Başkanımın durumu, spontane anlık bir olaydı. Ona hiçbir zaman mali bir tepki verilmedi, hatta sportif olarak iyi durumda olmamamıza rağmen. Dursun Başkanım mali açıdan tepki görüyor. İade-i itibar çirkin bir laf. Olmuş bir şey. Galatasaray camiasının özür dileyecek bir durumu yok. Üzüntü ve kırgınlıklar durumu var. Adnan Beyin bana sanırım güvenci tam."

Sayfa Yükleniyor...