Cemal Aydın'dan birlik çağrısı

Ankaragücü Onursal Başkanı Cemal Aydın, kulübün zor durumda olduğunu, birlik ve beraberlik içinde bu duruma son verilmesi gerektiğini söyledi.

NTV Spor 05.05.2012 - 11:50
Cemal Aydın'dan birlik çağrısı

Ankaragücü Kulübü Onursal Başkanı Cemal Aydın, "Ankaragücü zor durumda. Bugünlerde çare bulunmadığı takdirde telafisi mümkün olmayan olaylar olur ve Ankaragücü bir kere daha düzlüğe çıkamayacak vaziyete sokulur" dedi.

Aydın, son günlerde özellikle Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve oğlu Ahmet Gökçek'in yazılı ve görsel basın ile sosyal paylaşım sitelerinde aleyhine açıklamalar yaptıklarını söyledi.

Genelde bu polemiklere yanıt vermemeye çalıştığını, ancak bazen mecburiyet karşısında kamuoyunu bilgilendirme gereği duyduğunu belirten Cemal Aydın, "Esas konuşması gereken dönemin kulüp başkanı Ahmet Gökçek de suskunluğunu devam ettirirken, 23 Nisan nedeniyle onun da konuşmaya başlama hürriyeti eline geldi. 23 Nisan'dan beri o da konuşuyor. Ama bu konuştuklarının hepsini millet duya duya usandı zaten" diye konuştu.

Aydın, son dönemde kendisinin kimseyi suçlamadan "Gün, birlik günüdür. O haklı, bu haklıyı bırakalım, Ankaragücü'nü bu durumdan kurtarmak için kim ne yapmak istiyorsa ortaya çıksın, omuz omuza verelim ve 102 yıllık bu kulübü bir noktaya getirelim" şeklinde çağrılarda bulunduğunu anımsatarak, buna rağmen Melih Gökçek ve oğlu Ahmet Gökçek'in buna aldırış etmeden hala geçmişle uğraştıklarını savundu.

"BURADA ÖNEMLİ OLAN ANKARAGÜCÜ'NÜ NASIL KURTARACAĞIMIZ"
Tüm bunlar yaşanırken Ankaragücü Kulübü'nün gün geçtikçe eridiğinin altını çizen Cemal Aydın, "Burada önemli olan Ankaragücü'nü nasıl kurtaracağımız. Mevcut kulüp başkanı İlyas Ertan Sümer, geçen hafta bir açıklama yapmış. Kendisi, Gökçekler yönetimine 'Gün, bugündür. Kavgayı bırakalım ve bir araya gelelim, bu işi çözelim. Biz bu hesapların içinden çıkamıyoruz. Bunları açıklayın, ibra olun bu dönemi kapatalım. Yeni bir dönemde ne yapacaksak onu da el birliğiyle yapalım' diyor. Görüyoruz ki o da yanıtsız kalıyor. İbra olmaktan neden korkarlar onu bilmiyorum. Demokratik bir ülkede yaşıyoruz. Herkes yaptığının hesabını gün geldikçe vermek durumundadır. Eğer bunu vermek istemiyorsan, Türkiye'de yaşamayacaksın. Başka bir ülkeye gideceksin. 95 milyon lira borç bırakacaksın ve 'Ben hesap vermem' diyeceksin. 50 milyon lira harcayacaksın 'Ben hesap vermem' diyeceksin. Niye kardeşim? Senin özelliğin nereden geliyor? Hesabı da ben değil, genel kurul istiyor. Ankaragücü zor durumda. Bugünlerde çare bulunmadığı takdirde telafisi mümkün olmayan olaylar olur ve Ankaragücü bir kere daha düzlüğe çıkamayacak vaziyete sokulur. Bir tek şey istiyorum, el ele vererek, birlik ve beraberlik içinde bu duruma son vermemiz gerekli. Ben bunu anlatmak istiyorum ama televizyon televizyon dolaşarak kavgayı bir zevk haline getirmekten keyif alanlar var" diye konuştu.

"AYIP VE YAZIKLAR OLSUN"
Aydın, Ahmet Gökçek'in önceki gün sahibi oldukları televizyon kanalındaki bir programda, "Ankaraspor Kulübü, Mahmut Özgener, Cemal Aydın ve Aziz Yıldırım'ın 3'lü toplantısı sonucunda düşürüldü" şekilde açıklamasının olduğunu öne sürerek, bu açıklamayı "çok ayıp" olarak değerlendirdi.

"Gerçekten çok kültürsüz bir açıklama. Ben bunu tekrarlarken bile yüzüm kızarıyor" diyen Cemal Aydın, "Ankaraspor'un küme düşürülmesinden de ben sorumlu olmuşum. Bunu nasıl böyle düşünebiliyorlar? Nasıl böyle anlatabiliyorlar? Aziz Yıldırım'ın an itibariyle buna cevap vermesi mümkün değil ama benim tanıdığım Aziz Yıldırım çıktığında bunun yanıtını çok büyük harflerle verir. Mahmut Özgener, genç, dinamik, kafası da yerinde, ne söylenildiğini ve ne konuşulduğunu da biliyor. O da İzmir'de işinin başında. Ben, kamuoyundan böyle bir görüşmeye tanık eden varsa çıkıp açıklamasını istiyorum. Başka söyleyecek bir şey de bulamıyorum. Ayıp ve yazıklar olsun"  dedi.

"BENİ SONUNDA MENAJER DE YAPTILAR YA"
Aydın, sarı-lacivertli kulübün genç oyuncularından Turgut Doğan Şahin'in el birliği ile gece yarılarına kadar süren pazarlıklar sonucu 5 kuruş para alınmadan kulüpten koparıldığını ve Gaziantepspor Kulübü'ne gönderildiğine de işaret ederek, bunun hesabını vermekten çekinenlerin şimdi yeni bir senaryo yazdıklarını iddia etti.

O dönemde "Cemal Aydın, Turgut Doğan Şahin'i Galatasaray'a veriyor" diye kasıtlı söylentilerin çıkarıldığını kaydeden Cemal Aydın, "Buradan istedikleri sonucu alamayınca şimdi de takımın yine bir başka genç oyuncusu İshak Doğan ile ilgili 'Cemal Aydın, İshak'ı Trabzonspor'a pazarlamış' deniliyor. Beni sonunda menajer de yaptılar ya. Ben ne Turgut Doğan Şahin için ne de İshak Doğan için söz konusu kulüplerle görüşme yapmadım. Lütfen bunu açıklasınlar. Bunu açıklamayanları halka, millete havale ediyorum. En son Allah'a havale ediyorum. Allah'a havale ettiklerimden bugüne kadar ayak üstünde duran da olmamış. Çünkü, başka türlü bu işin içinden çıkamıyorum" şeklinde konuştu.

MKE GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NE TEPKİ
Ankaragücü Kulübü Onursal Başkanı Cemal Aydın, bugüne kadar suskun kalmalarından dolayı Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) Genel Müdürlüğü'ne de tepki gösterdi.

MKE Genel Müdürlüğü'nün 30 Ağustos 2009 yılına kadar görev yapan tüm yönetimleri "Borçlanma olmasın, Ankaragücü kötü şeyler yaşamasın. Bundan dolayı da MKE Genel Müdürlüğü'ne gölge düşmesin" diye her konuda yazılı ve sözlü olarak taciz eden bir uygulama sergilediğini anlatan Aydın, "Hatta benim elimde yazılar var. Hem de Gökçekler yönetiminin kulübü devralmasına yakın zamanlarda çok ağır yazılar. Bunlar elimde. Son yapılan genel kurulda MKE Genel Müdürlüğü delegeleri de Gökçek yönetiminin ibra edilmemesi yönünde oy kullandılar. Hatta bazıları divan tutanaklarından anlaşıldığına göre komisyon kurularak, çok acil şekilde bu vurdumduymazlığın tamamının yargıya intikal ettirilmesini söylediler. Bizim zamanımızda en ufak bir şeyden nem kaparak yazılı ve sözlü sorguya çekenlerin, bu kadar süreç içinde hele ki bugünkü halinde hala Ankaragücü'ne sahip çıkmamaları ve kongrede söylediklerini fiiliyata geçirmemelerini anlamakta zorlanıyorum. Dolayısıyla, eğer o dönemden çok memnunlarsa en azından '95 milyon lira borç yapanlar, doğru borç yapmışlardır. Bizim de onların içinde yöneticilerimiz vardı. Biz hesap vermeye hazırız' diye ortaya çıkmaları lazım. 'Hayır yok, bunlar bizi yanlışlara götürdüler' diyorlarsa hesabı kendilerinin, en azından görev yaptıkları MKE'yi temsil etmeleri nedeniyle 'MKE' isminin üzerindeki gölgeyi kaldırmak mecburiyetinde oldukları için bu işlevi yerine getirmeleri lazım. Bazılarına karşı duyarlı, bazılarına karşı duyarsız olursanız, o zaman sizin için verilen isim de herhalde çok değişik olur" diyerek sözlerine son verdi.

Sayfa Yükleniyor...