Barcelona, 2008-09 ve 2010-11 sezonlarındaki Şampiyonlar Ligi zaferlerinden sonra iki sezondur yarı finalin ötesini göremiyordu. Bu sezon da çeyrek finalde kupaya veda etti. Barça'nın efsanelerinden Johann Cruyff, son dört yılda kulüp hiyeraşisinin yaşanan başarısızlıkların sorumlusu olduğunu söyledi.
“Barcelona, “Altın Çağı”nın sonuna geldi” söylemleri Atletico Madrid karşısında gelen Şampiyonlar Ligi'ne veda sonrası tekrar dillendirilmeye başlandı. Cruyff'a göre bunun ardında kulüp başkan ve direktörlerinin tolere edilemeyecek boyuttaki müdahaleleri yatıyor: “Uzun süredir söylüyorum: Barcelona'da dört yıldır kararları teknik direktörler vermiyor. Bu nedenle bugün yaşananlar beklenmedik gelişmeler değil. Her şey, direktörlerin Pep Guardiola'ya istemediği halde bir futbolcuyu sattırmalarıyla başladı. O gün belli oldu ki; son söz hocaya ait değil.”
Cruyff'un bahsettiği olay, Dmytro Chygrynsky'nin 2010'da Shakhtar Donetsk'e geri satılması. Guardiola, bir sezon önce transfer ettirdiği oyuncunun gönderilmesine karşı çıksa da başkanlığının ilk yılındaki Sandro Rosell'i ikna edememişti.
Ardından Thiago Silva'nın transferi bitirilememiş, Brezilyalı savunmacı PSG'ye gitmişti. Barcelona, Puyol'un da yaşadığı sakatlıklar nedeniyle orta sahadan Mascherano ve Alex Song gibi isimleri savunmanın göbeğine çekmek zorunda kalmıştı. Bu sezon başında da savunmadaki sıkıntıya karşın, en zengin oldukları forvet bölgesine Neymar alındı.
Cruyff, “Tata Martino elinden geleni yapıyor. Ama kararları veren hoca değil. Direktörler uzun süredir kritik kararları etkiliyor ve her şey kötüye gidiyor. Messi'yi suçlamak anlamsız. Üç hafta önce en iyiyken, bu hafta en kötü olacak değil ya... Messi, kadronun en pahalı oyuncusu olmalı. 21 yaşındaki futbolcu en çok para ödenen futbolcu olmamalı” diyerek Neymar olayına da farklı bir bakış getirdi.
