Eden Hazard'ın top toplayıcıya attığı tekme başlıkları çalsa da, Swansea'nin Lig Kupası'nda Chelsea'yi eleyip finale kalması bir başka ismi zirveye çıkardı. Danimarkalı Michael Laudrup, teknik adam transferlerinin futbolcular kadar önem kazandığı günümüzde farklı bir noktaya geldi.
Aslında Galler temsilcisi Swansea, geçmişten bu yana menajerlerini ileriye taşımış bir kulüp. 70'lerin sonunda oyuncu-menajer olarak Swansea'ye 4 yılda 4 lig atlatan John Benjamin Toshack, İber Yarımadası'na bilet almıştı. Alt liglerde takımı çalıştıran Roberto Martinez, Premier Lig'de Wigan'ın başına geçmiş; geçen sezonki başarının mimarı Brendan Rodgers Liverpool'un yolunu tutmuştu.
Laudrup, futbolculuk yaşamında hemen her başarıyı tattı. Barcelona ve Real Madrid formalarıyla kazandıkları, Avrupa'nın en teknik oyuncuları arasında sayılması Danimarkalı'yı farklı bir noktaya getirmişti.
Laudrup'un teknik adamlık kariyeri Bröndby'de başladı. Getafe, Spartak Moskova ve Mallorca maceraları onu Ada'ya taşıdı. Swansea'deki performansı ise onun artık daha büyük takımları yönetebileceğinin sinyallerini veriyor.
Geçtiğimiz sezon Rodgers'ın Swansea'si, rakibi açana kadar, kendi yarı sahasında bayıltıcı bir pas trafiğine giriyordu. Öyle ki; stoper Ashley Williams'ın maç başına pas ortalaması 70'ti. Laudrup'un gelişiyle birlikte Williams'ın ortalaması 49'a düştü. Çünkü Danimarkalı'nın anlayışı farklıydı; "Top bir an evvel ileri gitmeli"... Laudrup, Mourinho'nun eski asistanı Rodgers'ın 4-3-3'ü yerine 4-2-3-1'i oturttu. Takımın üzerinde etkisi çok büyük. Swansea yetkilileri bile idmanlarda hala en iyi oyuncunun Laudrup olduğunu söylüyor.
Oyunu ileride kabul eden ve savunmada da başarılı olan bu takıma, başta Michu olmak üzere getirdiği oyuncular da isabetli olunca, Laudrup'un adı başka takımlar için de geçmeye başladı.
Roman Abramovich'in başarının kokusunu ne kadar iyi aldığı biliniyor. Guardiola'nın Bayern'le anlaşması, Laudrup ve Chelsea ihtimalini yükseltiyor...
Laudrup'un bu sezon olmasa da, yakın gelecekte gitmesi ihtimali olan kulüplerden birisi de Manchester United. Alex Ferguson'ın bir gün mutlaka gelecek emekliliği, bir halef arayışını beraberinde getiriyor. Muhtemelen bu kişiyi de Ferguson belirleyecek.
Laudrup için adı geçen kulüplerden biri de eski gözağrısı Real Madrid. Şampiyonlar Ligi kazanılsa bile Jose Mourinho-Real Madrid evliliğinin sezon sonu boşanmayla sonuçlanma ihtimali yüksek görünüyor. Kulübü bilen, dinamiklerine hakim ve İspanya Ligi tecrübesi bulunan Laudrup'un adı şimdiden kulislerde geçiyor.
Futbol oynadığı yıllarda; "Ben teknik direktörlük yapmayacağım" deyip şarap işine giren Laudrup'un şimdiki sloganı ise "60 yaşında bu işi yaptığımı görmeyeceksiniz"... İlk sözünün nerelere gittiği düşünüldüğünde, Danimarkalı'yı galiba daha uzun süre kenarda takımlarını yönlendirirken göreceğiz.
