İşte Mustafa Cengiz'in açıklamaları:
Fatih Hoca, Abdurrahim Bey, Yusuf Bey ve Recep Bey bu kötü hastalıkla yüzleşti. Ben kaldım bir tek. Geçirmedim. İyi bir şey mi, kötü bir şey mi bilemiyorum.
Dünyada çocuklar için bayram kutlayan tek ulusuz. Bundan dolayı gururluyuz. Corona nedeniyle yaşamını yitiren bütün kardeşlerimize, ulusumuzun bütün insanlarına baş sağlığı diliyorum. Sağlık çalışanlarına tek tek teşekkür ediyorum. Cephede olan emniyet ve jandarmanın bütün mensuplarına teşekkür ediyorum.
Hiç beklenmedik bir anda geldi bu virüs. Çoktan çok, azdan az gider diye bir söz var. En çok yayın geliri, seyirci geliri bizdeydi. En çok Galatasaray'ı etkiledi. Maçların seyircisiz oynanmasının bize zararı 105 milyon TL.
Galatasaray tarihinde ek bütçe istemeyen tek yönetim kurulu biziz. Gerçekçi bütçeler yaparak bütçenin dışına çıkmadık. Ancak virüs salgınından ötürü yeniden bir bütçe yapmaya çalışıyoruz. Yönetimimiz en kötü güne hazırlanmakta. Bunun üstesinden gelebilecek güçteyiz. İlk defa biz ek bütçe istemeden bir yılı bitiren yönetimiz. Gerçekçi bütçeler yaparak bütçenin dışına çıkmadık, bugüne geldik.
Bizim gibi camialarda, kahramanlar, fedakarlar ve Kurtuluş Savaşı'ndaki gibi kendini öne atanlar, feda edenler olmuştur. Biz kimseden canını ortaya koymasını istemiyoruz. Bu sıkıntılı süreci aşmak için profesyonel oyuncularımızdan fedakarlık istedik. Kendileri buna olumlu yaklaştı. Görüşmeler sürüyor. Futbolcu kardeşlerimizle, bütün sporcu kardeşlerimizle bu zorlu süreci atlatacağız.
Sportif anlamda bir küçülme olur mu? Gelecek sezonun transfer politikasını nasıl etkileyecek?
Mevcut kadromuz yeterli. Şampiyonluk için kurulmuş bir kadro. Maçlar başladığında ana hedefimiz şampiyonluk yarışında yürüyecekler. Oyuncuları sıkıntıya sokmak istemeyiz. Şampiyonluğa oynayacak bir kadro isteriz. Dünyada belli bir süre toparlanma sürecinde hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Bu her sektör için geçerli. Biz de bu duruma en iyi şekilde, şampiyonluk karakteri olan camiamıza uygun hareket edeceğiz.
Bazı sponsorların ödemeleri yapmadığı yönündeki iddialar...
Abdurrahim Bey'in programını ben de izledim. Çok duygu yoğunluğu olan bir program. Galatasaray ülkemizin içindeki zor durumuna rağmen Borsa'da çok iyi bir durumda. Borsa'ya yatırım yapanlar bunun arkasındaki mali gücü didik didik yaparlar. Galatasaray en iyi yanıtı şu anda Borsa'da veriyor. Tepkiyi veren bizim sponsorlarımız. 'Hayır, buradayız' dediler. 30'u aşkın sponsorumuz, 40'a yakın lisansörlerimiz var. 70 sponsorun hepsi dik durdu. Belli bir süre sonra opsiyonu kullanamayacaklar var. Bizim ona da bir önlemimiz var.
Sonuna kadar mücadele eden karakterde bir toplumuz. Galatasaray da bunun bir parçası. Gerek sponsorluk, gerekse diğer gelirler konusunda toparlanma süreci gerek 5 ay gerek 5 ayda sona erer. Ama mutlaka sona erer.
Türk Telekom bize çok büyük destek verdi. Uzatmayı kullandı. Bize yaklaşık 38.5 milyon TL'lik bir katkıda bulundu. Galatasaray dünya çapında bir marka. Galatasaray sosyal etkilemede dünyanın ilk dördünde. Galatasaray dünya çapında bir kulüp. Önemli olan bu markaya uygun dayranmamız ve onu daha ileriyi götürmemiz. Bayrağı teslim ederken onu çok daha yükseklerde teslim etmemiz.
Amatör sporlarla ilgili neler bekleyelim? Kapatma söz konusu mu?
Bu programı biraz erkene almamızın nedeni bu. Yaklaşık Abdurrahim Bey'in duygusal söyleminde konuşmaların beklenmeyen yerlere gitmesi bu programımızı erkene almamıza neden oldu. Göreve geldiğimizde basketbolda transfer yasağı vardı. Bütün bizle çalışan basket antrenörleri bize haciz koymuştu. Haklılar, alacakları var. Sözleşme imzalamışsın. Futbolda da transfer yasağı vardı. Onu da üç gün içinde kaldırdık. Nagatomo'yu transfer ettik. O günden sonra camianın çok büyük desteği oldu ve başarılı olduk. Amatörlere gelince hiçbir zaman amatörleri ikinci plana atmadık. Judo'dan atletizme, satranca bütün branşlara baktım. Elimden geldiğince maçlara gitmeye çalıştım. Bir iki yere gidemedim. Bizim yönetim de destek verdi. Abdürrahim Bey şurayı kapatalım demedi. Kendini tam ifade edemedi. Amatörlerle ilgili çok gerçekçi konuşmalar yaptık. Gerçekçi bütçeler yaptık. Geçmişte kimseyi suçlamıyorum. 35-40 milyon Euro'luk kaynak ayırılarak şampiyonluklar oldu. Biz amatör sporları Türkiye'ye getiren kulübüz. Bir çoğunu Türkiye'ye biz getirdik. Bunları kapatmamız düşünülemez. Uzun vadede kendilerine yetecek hale getirmeye çalışıyoruz. Alt yapıdan Türk gençlerin yetişmesi için rol model olmasını istiyoruz. Bu her spor için geçerlidir. Amatörleri bırak kapatmayı tam tersine onlara reel bütçeler, hayali olmayan bütçeler ayırmak, Türk hocalar ve oyuncularla başarılı olmak istiyoruz. Mali açıdan belli bir noktaya gelinceye kadar kendi yağımızla kavrulmak istiyoruz. Gerek basketbol, gerek voleybolde bütçe düşürmemize rağmen elde ettiğimiz başarı skalamız daha yüksek. Gider yönetimi basketbolda çok açık. 2015-16'daki kadro maliyetiyle şu andaki yarı yarıya. Ancak şu anda başarımız daha yüksek. Kadın basketbol ve voleybol için böyle.
AK Partı hükümeti müthiş bir yasa çıkardı. Futbolcu stopajlarını amatörlere gidişine olanak tanındı. Müthiş bir adım. Vergi düzenlemeleri bu işte bir belirsizliğe neden oldu. Aylardır bu kaynağı alamadık. Müjde vereyim. Son yaptığım görüşmede yönetmelik Maliye Bakanlığı'na gitti. Biz beklemekte olan amatör spor desteğimizi alacağımıza inanıyorum. Yeni düzenleme yapılıyor. Biz bırakın kapatmayı, amatör sporların güçlenmesi için elimizden geleni yapıyoruz.
Kadın basketbolu ve voleybolun kulübe getirisi nedir?
Amatör şubelerin mali bir getirileri yok. Kadın voleyboluna ilgi var. Ancak ezeli rakibimizle oynadığımızda 3 bin 500 liralırk bir gelir oluyor. Bu güvenlik maliyetlerini bile karşılamıyor. Ama bu dalları desteklememiz gerekiyor. Vergi desteğiyle bunu ileride sağlayacağız.
UEFA'nın finansal fair play için destek vereceği söylemleri...
UEFA ile haftada neredeyse bir kez görüşüyoruz. Finansal Fair Play nedeniyle men tehlikesi yaşadık. Amatör ruhla taşıdık. UEFA tarihinde ilk defa 2. yapılandırmayı alan kulüp olduk. UEFA içinde itiraz edenler oldu. CAS'a gitti. Sancılı bir süreç geçti. Ancak UEFA ile iç içeydik. Gerek Ceferin (UEFA Başkanı) ile dostluğum oluştu. Ceferin ile mektuplaşmalarım da oldu. Aldığı kararlara destek verdik. Galatasaray olarak yapılandırma için ilişkimiz var. UEFA'nın bu süreci en iyi şekilde atlatacağına inanıyorum. Ne derece doğru ama 27 derecenin üzerinde virüsün yaşamadığı söyleniyor. Dışarıda hızını yitireceği söyleniyor. Haziran'da etkisinin yiteceği söyleniyor. Haziran'da liglerin başlayacağı söyleniyor. Bizim görüşümüz liglerin tamamlanması. Bizim isteğimiz de liglerin er meydanında tamamlanması. UEFA da bu görüşte. Liglerin bir şehirde tamamlanması, özellikle sıcak iklimde yorgunluk nedeniyle karşıyız. Ancak bir maçın seyircisiz oynanmasının maliyeti bize 400 bin Lira. TFF bunu karşılayacak mı? Zaten gelir yok, üstüne gider yapmak hoş değil. El insaf derim. TFF biriktirdiği kaynakları kullansın. Lig bir şekilde hızlandırılarak bitecek. Bu lig de bir şekilde bitecek. Ama Haziran da ama Ağustos da ama Eylül'de. Bir şekilde bitecek.
Kalan haftalar nasıl değerlendirilmeli? Nasıl tamamlanmalı? Antalya'da maçların oynanmasına nasıl bakıyorsun?
Herkes kendi çıkarına göre konuşmayı çok seviyor. Ben objektif, Türk futbolunun lehine konuşuyorum. Bir şehir olacaksa neden İstanbul olmuyor derim. Ama değilse; çözüm Rize'yse Rize, Antalya'ysa Antalya deriz. Ancak böyle bir karar alındığında TFF'nin bütün giderleri karşılaması lazım. Alınırsa da İstanbul daha doğru. İlla da Eylül Ekim'e sarkacaksa, güneyde bir şehir ve bütün giderleri TFF'nin karşılaması lazım. Sadece seyircili Beşiktaş maçında 10 milyon TL'ye yakın kaybımız oldu. Ülkenin canı sağolsun. Ama zararımız çok büyük. Bir yerde mali konu çok önemli. Biz buna bakıyoruz. TFF'nin reel insiyatif alması lazım. Ben yaptım oldu ile olmaz. Bir araya gelecek istişare etmemiz lazım.
Kulüpler Birliği olarak ortak karar alınabilir. Hem yayıncı kuruluş hem de diğer ilişkiler açısından olabilir. Ancak özellikle belirtmek isterim. Ancak ligler başlamadan önce kulüplerle istişare edilmeli.
Geçen ay mali genel kurul olacaktı? Yeni bir tarih var mı?
Sportif AŞ ile kulübün mali yılının senkronizasyonu bizim için önemliydi. Genel Kurul'dan sonra yapacaktık. Hepsi alt üst oldu. Önlemler bittiğinde ilk bir ay içinde mali genel kurulu yapmak istiyoruz. Yeni bir bütçe çalışması yapıyoruz. Bununla ilgili yönetim kurulundaki arkadaşlarım hem dernek hem de Sportif AŞ'nin bütçesi için çalışmalarını sürdürüyor.
Bir önceki Mali Genel Kurul'da ibrasızlık olması...
İşin duygu boyutu geliyor. Bütün spor kulüplerinde başka bir ajandası ve planı olan insanlar, bir mahalle takımından diğer kulüplere kadar işi meccanen yapan insanları bu üzer. Çocukluk aşkımız. İsyan ediyorsunuz ve soruyorsunuz. Nerede hata yaptım? Önümüzde UEFA'dan men tehlikesi vardı. 10 binlerce dilekçe gönderilde neden Galatasaray atılmadı diye? Biz bir noktaya aldık getirdik. Futbol takımını şampiyon yaptık. Bütün mali güçlükleri aştık. Evimizden giden Florya'yı geri aldık. Yapılabilecek ne varsa yaptık. 'İnin aşağı' dediler. Sizde "İletişim bozukluğu var" dediler. Özetle şunu demek istiyorum. Bu sadece kendim için değil, amatör ruhla yönetilen profesyonel kulüplerde duygu boyutu çok önemli. İnsan iki yılda 2 şampiyonluk, 4 kupa almış, Florya'yı Riva'yı almış, ilk defa kar etmiş. Gerçekçi bütçeyle gelmiş. Sen bunu ibrar etmezsen, yarın öbürgün kimi ibra edeceksin? İlla ahbap çavuş ilişkisindeki insanları mı seçeceksin? Öyle hücuma geçtiler ki, Abdurrahim Bey'in açıklamalarını ardından 3 gündür üzülüyorum. Ne amatörleri kapatma ne de sponsorları üzme amacımız var. Bazı sponsorlarımız Galatasaraylı olmayabilir. Ama insan üzülüyor. Ayrılıp gitmek, terk etmek en kolayı. Ama yarın öbürgün 'Kaçtılar' denmesinden korktuk. Bunu yememek için Adanolu'daki deyimle "Namus belasıyla" devam ettik. İçimiz rahat. Alnımız açık. Bunu yapanlar sizi kara delik gibi sinerjinizi emer. Tek bir teşekkür etmeyenler tek bir fırsatta "Mustafa Cengiz nerede hata yaptı?" diye bakarsanız, bu anlayış kimseye hayır etmez. Ne Galatasaray'a, ne kişiye ne de topluma. Eleştirileri dinlerim. Ama yıkıcı, aşağılayıcı eleştirileri onaylamam mümkün değil.
Futbol takımında bazı oyuncuların gideceğini yönetik açıklamalar..
Kimin gelip gideceğine yönelik bir şey diyemem. Bütün başkanlığım süresince herhangi bir futbolu için bir şey demedim, demem. Bizdeki futbolcular en iyisidir. Teklifler gelir ve giderler ama bana Falcao için bir şey gelmedi. Hiçbir oyuncuyla ilgili bir teklif gelmedi. Resmi olmayan bir teklif için yorum yapamam
Bizim yaptığımız hesaplamalar kısa ve uzun dönem için yapıldı. En önemli giderimiz yıllık yaklaşık 60 milyor Euro vergi hariç profesyonel futbolcuların maaşları. Biz bunun bir bölümünün inmesini istiyoruz. Ya da yaklaşık 10 milyon Euro'luk bölümüne denk geliyor. 150 milyon Euro'luk bütçenin yüzde 10'u. Ama acilen alınması gerek. Nakit akış planı için bu gerek. Ülke ve dünya çok zor bir durumdan geçiyor. Bu zor durumu geçmek için mutlaka acil tedbirler almamız gerekiyor. Futbolcu giderlerinde belli bir kısıtlamayı planlıyoruz. Bunu mutlaka realize edeceğiz.
Hayır ve hasenatın gizli olması gerekir. Bir kampanya yaptık ve Sağlık Bakanlığı'na destek yaptık. Akşam devlet kampanya açıkladı. Devletin raconuna racon kesilmez. Bizim durumumuz devlete uymaktır. Devletin yönergeleri doğrultusunda davranmaktır. Biz o doğrultuda destekr verdik. Top yekün devletimiz mücadele ediyor. Bize düşen destek vermek.
Mülkiyelilerin sağcısı da solcusu da devletçidir. Ama herkes kendi fikrine göre çalışır. Devlet istediği kadar kullansın. Sağlık Bakanlığı şehir ve sahra hastaneleri yapıyor. 12 Nisan'da Milli Güvenlik Kurulu'nda alınmış bir karar var. Dünyada çıkabilecek pandemiye karşı önlem kararı var. Resmi Gazetede ilan tarihi 12 Nisan 2019. Pandemik bir grip salgını var. Siyasete grimeden söylüyorum. Bu müthiş bir öngörü. Burada açıkça önlemler var. Şehir hastaneleri var. Devletimiz bunu görmüş, bugüne kadar kimse söylemedi. Herkes açsın baksın 12 Nisan 2019'da Cumhurbaşkanı imzasıyla yazı var. Şehir hastaneleri eleştirildi. Ancak yararını görüyorum. Sakın bunu siyasal tartışmanın içine çekmesinler.
Beşiktaş'ın şampiyonluk talebi...
Biz de öyle 100 tane isteriz. 14 yıl şampiyon olamadık. Buna girmeyelim. İnnallahe meas sabirin (Allah sabredenlerle beraberdir)... Fetih suresiyle ilgili Allah utandırmasın. Bunun esprisi yapıyorlar. 20 yıllık süreci kırmak çok önemli. Fenerbahçe de alınmasın. O mazta hep yenmeye çalıştık, o maçı yendik. İyi oldu. Her şey de hayır vardır.
Karantina günlerini nasıl geçiriyor?
Çok iyi bir oyuncuyum diyorum inanmıyorlar. PUBG diye bir oyun var. İlk çıktığı zamanlarda oynadım. Adım attığım anda beni vuruyolar. Adım atıyorum, indiriyorlar. Oynayabilenleri tebrik ederim. Bugün Steam'de dolaşırken gördüm. Gençler oyun tavsiyesi istiyorsa The Talos Principle'ı tavsiye ederim.
Karantina günlerinde en çok neyi özledi?
En çok toplumsal anlamda Galatasaray. Ama torunumu çok özledim. Sağ olsun oğlum belli bir saatte torunla bizi konuşturuyor ama o üzülüyor. O da idrak edebiliyor. Çocuklu aileler için çok zor. Bu günler de geçecek.
23 Nisan Ulusal Egeğmenlik ve Çocuk Bayramı Mesajı
Gelecek bizim çocuklarımızın. Cumhuriyete sahip çıkmalarını ve anneli babalı büyümelerini istiyorum. Çocukların mutlulukla bu bayramı kutlamalarını istiyorum.
Camiaya mesaj
Biz aç ıklık şeffaflık ve doğruluk içinde olduğumuza inanıyoruz. Ne varsa onlarla paylaşırız. Elimizden geldiğince onların başını eğdirmeyiz. Her zaman bize destek oldular. Bütün camialar değerli ama kendi camiam çok değerli, müstesna bir camia. Onu temsil ettiğim için gurur duyuyorum. Onlara saygılarımı sunuyorum.
