Şike soruşturmasının 3 Temmuz 2011'de başlamasının ardından dört büyük futbol kulübünün İMKB'deki hisselerinde yaşanan kayıplar, aradan 6 ay geçmesine rağmen telafi edilemedi. Soruşturma öncesine kıyasla Fenerbahçe'nin piyasa değeri yüzde 43, Beşiktaş'ın yüzde 35, Galatasaray'ın yüzde 56 ve Trabzonspor'un ise yüzde 36 düştü.
"Örgütlü biçimde şike yapıldığı, teşvik primi verildiği" iddiaları üzerine 3 Temmuz'da aralarında Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın da olduğu kulüp yöneticisi, futbolcu ve teknik adamların gözaltına alınmasıyla başlayan "Şike soruşturması", Aziz Yıldırım, Beşiktaş Teknik Direktörü Tayfur Havutçu ve yöneticisi Serdar Adalı'nın tutuklanmasıyla futbol kamuoyunu daha çok etkiledi.
EN ÇOK GALATASARAY'I VURDU
Yaşananları ekonomik anlamda da hissetmeye başlayan kulüplerin İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören hisse senetleri önemli oranda değer yitirmeye başladı. Soruşturmanın üzerinden 6 ay geçmesine rağmen aradan geçen sürede kayıplarını telafi etmek bir yana zararları daha da artan dört büyükler, kimi zaman piyasa değerlerinde yüzde 50'ye yakın kayıp yaşadı. Kulüpler için olumlu sayılabilecek gelişmeler borsadaki yaraların sarılmasına yardımcı olurken, asıl dikkati çeken bu süreçte Galatasaray'ın yüzde 56'lık oranla Fenerbahçe'den bile daha çok zarara uğraması oldu.
Yıllık yaklaşık 600 milyon euroluk değere sahip Türk futbol pastasının yarından fazlasını paylaşan dört büyük kulübün piyasa değerleri şike soruşturması öncesi, sonrası ve 31 Aralık 2011 itibarı ve değişim oranı karşılaştırmalı hali şu şekilde:
YILDIZ FUTBOLCULAR SATILABİLİR
Futbol Ekonomisti Tuğrul Akşar, şike soruşturmasının Türk futbolunun marka değerini büyük elçide etkilediğini belirterek, seyirci sayısının düşmesinin, taraftarın lisanslı ürünlere ilgilisinin azalmasının, reklam ve sponsorluk gelirlerinin düşmesinin bunun en net göstergesi olduğunu söyledi.
"Şike davası"nın karara bağlanmasına kadar kulüplerin piyasa değerlerinin yukarıya doğru gitmesinin olası görünmediğini ifade eden Akşar, "Piyasa değerleri yukarı gitmediği içinde hisselerin birim fiyatları düşmeye devam edebilir. Bu da kulüpleri reyting ve markanın paraya çevrilmesini olumsuz etkiler. Şu anda bir belirsizlik var. Davanın sonuçlanması demek bir şeylerin karara bağlanması demek olacak. Kararla bir kulübün şike yaptığı kesinleşirse düşüş daha hızlı olacak. Şimdi belirsizlik nedeniyle rakamlar bu seviyelerde duruyor. Şikenin kesinleşmesi demek, takımın önce ligden düşürülmesi sonra piyasa değerinin ve gelirlerinin düşmesi, tüm bunların etkisiyle de önemli yıldızlarını satmak zorunda kalması demek olacak" diye konuştu.
Olaylardan en çok etkilenenlerin başında yayıncı kuruluşun geldiğini, şike soruşturması kadar dolar kurundaki artışın da yayıncı kuruluşun aleyhine olduğunu vurgulayan Akşar, "Yayıncı kuruluş bugün yaklaşık 1 milyon aboneyle işi götürmeye çalışıyor. Bu işten kar edebilmesi için 2 milyon aboneye ihtiyacı var" dedi.
