Kıraç: 'İstifa etmelidir' - Polat: 'Lütfen susunuz'

"Adnan Polat'ın yaptığı iyi işler var ama artık yoruldu" diyen Galatasaray Eğitim Vakfı Başkanı İnan Kıraç, Galatasaray Başkanı için "İstifa etmelidir" dedi. Eski Galatasaray Başkanı Faruk Süren de Kıraç gibi yönetimi hedef aldı. Işın Çelebi'nin konuşması yaşanan gerginlik sebebiyle kesildi. Son sözü alan Adnan Polat, "İstifa etmeyeceğim" dedi.

NTV Spor 09.03.2011 - 14:25
Kıraç: 'İstifa etmelidir' - Polat: 'Lütfen susunuz'

Galatasaray Kulübü, Mart ayı Olağan Divan Kurulu Toplantısı Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Merkezi Üsküdar Salonu'nda gerçekleştirildi. Divan Toplantısı'nda muhalefet Adnan Polat'ı eleştirdi ve istifaya davet etti. Galatasaray'da Mart'ın son haftasında gerçekleşecek olan Olağan Genel Kurul'dan önce gerçekleştirilen son Divan Toplantısı'nda ilk olarak İnan Kıraç konuştu. Kıraç, "Polat yoruldu. İstifa etmelidir" derken Kıraç'ın ardından konuşan Faruk Süren de açıklamalarında yönetimi hedef aldı. Galatasaray İkinci Başkanı İnan Kıraç'ın konuşması, kısa süreli yaşanan gerginlikle kesildi. Divan Toplantısı'nda son olarak Galatasaray Başkanı Adnan Polat söz aldı. Polat, 5 saati bulan Divan Toplantısı'na katılan herkese teşekkür ederken, "Bilgisi olmadan fikri olanlar, bilgi edindikten sonra konuşsun, bizi eleştirsin" derken son olarak, "Mali Genel Kurul öncesi kesinlikle istifa etmeyeceğim. Veremeyeceğim hesap yok" ifadelerini kullanarak sözlerini tamamladı.

CAMİA TOPLANTIDA BİRARAYA GELDİ
Tolantıda Galatasaray camiasının büyük bir bölümü biraraya geldi. Toplantıya eski kulüp başkanları Faruk Süren, Mehmet Cansun, adı başkan adayları arasında geçen eski yönetici Ali Dürüst, eski başkan adayı Adnan Öztürk ile camianın önde gelen isimlerinden İnan Kıraç katıldılar.

ENİS BERKİ'NİN ARTIK SIKILMADINIZ MI? YAZISI İÇİN TIKLAYIN

KIRAÇ, ÖN SIRADA SÜREN VE DÜRÜST'E EŞLİK ETTİ
Genelde toplantılara katılmayan Kıraç'ın, ön sırada Faruk Süren ve Ali Dürüst ile birlikte oturması dikkat çekti.

YÖNETİM KURULU'NDAN ŞARDAN, SAYILGAN VE YALÇINDAĞ YOKTU
Toplantıya Yiğit Şardan, Selim Sayılgan ve Murat Yalçındağ haricindeki tüm yönetim kurulu üyeleri katıldı.

KIRAÇ İSTİFAYA DAVET ETTİ
Galatasaray Divan Kurulu Toplantısı'nda konuşan Galatasaray Eğitim Vakfı Başkanı İnan Kıraç'ın açıklamalarından çarpıcı başlıklar şöyle:
"Adnan Öztürk ve Faruk Süren'e birleşmelerini önerdim"
"Adnan Polat'ın yaptığı iyi işler var ama artık yoruldu. İstifa etmelidir."
"Galatasaray Yönetimi ibra edilmelidir"
"Galatasaray'ın ipotek edilmemiş hiçbir geliri kalmamıştır."
"Borçlara karşı verilen teminat beni endişelendiriyor. Bu 1 milyar 114 milyon dolardır"

KIRAÇ, ADNAN POLAT'I ERKEN SEÇİME ÇAĞIRDI VE AYSAL'I BAŞKAN ADAYI OLARAK GÖSTERDİ
Galatasaray Kulübü'nün duayen isimleri arasında gösterilen İnan Kıraç, Galatasaray Kulübü Başkanı Adnan Polat'ı bir kez daha istifaya çağırdı ve başkan adayı olarak Ünal Aysal'ı gösterdi.

Sarı-kırmızılı kulübün İstanbul Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen mart ayı olağan Divan Kurulu Toplantısı'nda yer alan ve uzun aradan sonra Divan toplantısına katılan İnan Kıraç, Adnan Polat'ı yine eleştiri yağmuruna tuttu.

KIRAÇ: GÖRÜŞLERİMİ İKİNCİ AİLEM OLAN SİZLERLE PAYLAŞMAK İÇİN BURAYA GELDİM
''Sağlık sorunları nedeniyle uzun zamandır aranızda bulunamadım. Bir televizyon kanalına sıkıntılı durum ve çözümleri hakkında kişisel görüşlerimi belirttim. Verdiğim beyanatın camiamızın değişik kesimlerinde olumsuz şekilde yorumlandığını ve görüşlerin medyaya da yansıdığını görünce, görüşlerimi ikinci ailem olan sizlerle paylaşmak üzere buraya geldim'' diyen Kıraç, ''530 yıllık camianın kültürü içinde yer alan (Kol kırılır, yen içinde kalır) düsturunu ben de çiğneyenlerdenim. İnancım halen şudur ki, Galatasaray'ın bazı dokunulmazları vardır. Artık bunlara dokunmamak gerekir, yıpratmamak gerekir'' dedi.

KIRAÇ'IN ADAYI ÜNAL AYSAL
Sporu bilen, takip eden yeni ve eski bazı isimlerle görüştüğünü aktaran Kıraç, son seçimde başkan adayı olarak 2 bin 290 oy alan Adnan Öztürk ile eski başkanlardan Faruk Süren ile olan diyaloğuna dikkati çekerken, başkan adayı olarak Ünal Aysal'ı düşündüğünü ve bu isimlerin de kendisiyle aynı fikri paylaştığını vurguladı.

KIRAÇ: VERİMLİ OLACAK KİŞİLERİ BİR ARAYA TOPLAYIN
''Kişisel inancıma göre, Galatasaray'da bir dönem bizi başarıya götürmüş olan birlik, beraberlik duygusu tek çözüm yoludur. Herkes de küçük nüanslar haricinde aynı fikri paylaşmaktadır'' diyen Kıraç, şunları söyledi:
''Yaptığım görüşmelerde önerim, (Birleşin, oy hesabı yaparak idare heyeti kurmaya çalışmayın. Galatasaray'a hizmet edecek, verimli olacak kişileri bir araya toplayın) oldu. Faruk Süren bu birleştiriciliği benim yapmamı söylediğinde, yapamayacağımı anlattım ve başkan adaylığı için aklımdaki ismin, eğer kabul ederlerse Galatasaray'ı çok seven, AIG işinde büyük hizmetler vermiş, bir devre bu konuyu da düşündüğünü tahmin ettiğim Ünal Aysal olduğunu söyledim. Hem Faruk Süren, hem de Adnan Öztürk bu ismi destekledi. Ünal Aysal'a başkanlık konusundaki görüşünü sorduğumda, (Başkan istifa etmeden herhangi bir şekilde adaylığımı açıklamam) dediği bir hakikattir. Galatasaray'a yakışır şekilde yaptığı bu davranışını da unutmamak gerekir. Adnan başkanın yaptığı iyi işler vardır ama yorulmuştur. Daha fazla da yıpranmaması için 27 Mart'ta yapılacak ibra toplantısından önce istifa etmelidir. İbra edilmelidir, başkanlığı bırakmalıdır.''

KIRAÇ'TAN MALİ DURUMA ELEŞTİRİLER
İnan Kıraç konuşmasında, Galatasaray Kulübü'nün mali durumuna değinirken, oldukça sıkıntılı bir tablo ortaya koydu.

Galatasaray'ın 31 Aralık 2010 tarihi itibariyle kulübün konsolide borcunun 438 milyon 814 bin 598 TL olduğunu, 67 milyon TL'nin üzerinde avans kullanıldığını söyleyen İnan Kıraç, ''Son 5 yılda futbola harcanan para 386 milyon dolardır. Bunu 5'e böldüğünüzde rakam yılda 77 milyon dolar tutar. Bu dönemde gelen giden futbolcu sayısının 93 olması da ilginç ve düşündürücüdür. 2006-07 sezonunda şampiyon olan takımın maliyeti ise 19 milyon dolardır'' diye konuştu.

KIRAÇ: BU YAPIYI İDARE ETMEK ÇOK ZORDUR
Böylesine yüksek bir maliyetle futbolda olağanüstü başarısız bir dönem yaşandığını anlatan Kıraç, şunları kaydetti:
''Kulübün konsolidasyon kapsamındaki bağlı ortaklarından Galatasaray Pazarlama A.Ş. hariç tüm şirketlerinde öz sermaye negatife düşmüş durumdadır. Sportif A.Ş. Türk Ticaret Kanunu 324. madde kapsamında sorunludur. Borçların içerisinde bankalara olan borçlar uzun ve kısa vadeli toplam 187 milyon TL'dir. Ancak burada endişelendirici olan, borçlanmalara karşılık verilen teminat ve ipoteklerin toplamının 1 milyar 114 milyon TL olmasıdır. Önümüzdeki senelere ait naklen yayın ve sponsorluk anlaşması dahil, ipotek ve teminat edilmemiş hiçbir gelir kalmamıştır. Eğer yeni kurulacak takıma da bu yönetim zihniyeti ile yine milyon dolarlar giderse bu işin sonu gelmez. Avrupa'ya çıkamayan, ligde 11. sırada yer alan, ilk 4'e giremeyeceği kesinleşen, bu yapıyı idare etmek çok zordur.''

KIRAÇ: YÖNETİM KURULU İKİYE BÖLÜNMÜŞTÜR
Galatasaray yönetimi içindeki ayrılığa da dikkati çeken Kıraç, ''Bugün Galatasaray Yönetim Kurulu ikiye bölünmüştür. Birbirleriyle konuşmamaktadır. Sizlere soruyorum, 300 milyon TL civarında bir bütçeyi yönetecek böyle bir yönetimin alacağı kararlar ne kadar sağlıklı olacaktır? Galatasaray taşınmazlarını satarak bu borçlardan kurtulursa ve keyfi harcamalara devam ederse bu yönetim anlayışıyla o da çok kısa zamanda biter'' dedi.

KIRAÇ: BU TABLOYU ÇİZMEK İSTEMEZDİM
İnan Kıraç, sözlerini, ''Seneler sonra karşınıza çıkıp böyle bir tabloyu çizmek istemezdim'' diyerek tamamladı.

İnan Kıraç'ın ardından Faruk Süren söz aldı. Süren de Kıraç gibi Galatasaray Yönetimini eleştirdi.

SÜREN: BAŞKAN KISA SÜREDE YÖNETİM KURULU SEÇİMİNE GİTMELİDİR
Divan Kurulu toplantısında konuşma yapan eski başkan Faruk Süren, yönetim kurulunun kendi içinde anlaşamadığını ifade ederek, ''Böyle bir manzaranın, kulübü Mayıs 2012'ye götüreceğine inanmıyorum'' dedi.

SÜREN: GALATASARAY YELKENLERİNİ RÜZGARA GÖRE AYARLIYOR...
İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen toplantıda konuşan Süren, başkanlıktan ayrıldıktan sonra ikinci kez divan kurulunda konuştuğunu ve durum hasıl olduğu için kürsüye geldiğini belirterek, ''Hepimiz son zamanlarda kulübün gidişatından her alanda memnun değiliz. Sadece futbol takımından değil, kulüp temsilinden, bazı politikalardan memnun değiliz. Galatasaray yelkenlerini rüzgara göre ayarlıyor, halbuki hedefine göre ayarlamalı. Galatasaray birilerinin yaptığı açıklamalara tepki göstermemeli, gündemi belirlemeli'' diye konuştu.

SÜREN: YÖNETİM KURULU KENDİ İÇERİSİNDE UYUM SAĞLAYAMIYOR
Faruk Süren, seçim kazandıktan sonra başkan Adnan Polat'a bir mektup yazdığını, daha sonra aralık ayında bir mektup daha yazarak görüşlerini aktardığını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Benim meselem şahıslarda değil. Tüm Galatasaraylı'ları temsil eden, geleneksel tutumumuzu sergileyen, başarıya giden bir politikanın sergilenmesi gereklidir. Yönetim kurulu kendi içinde uyum sağlayamıyor. 2010 yılı mart ayında bizlere seçim için sunduğu listeden iki arkadaş istifa etti. Öbür üç arkadaş da başkanla ters düştü. Onlar başkanla, başkan onlarla çalışmak istemiyor. Böyle bir durum, bizim mali ve sportif başarımızı düzeltebilir mi? Siz inanıyor musunuz? Ben inanmıyorum. Böyle bir manzara, Galatasaray'ı Mayıs 2012'ye ya da daha ilerisine götüremez. Kendi içlerinde anlaşamıyorlar. Esasen Galatasaray'da bir yönetim zafiyeti vardır. Bunu da yönetim kurulu ve başkan çözecektir. Bizim başkanımız bize teklif getirmek zorundadır. En uygun zamanda sayın başkan yeniden bir yönetim kurulu seçimine gitmelidir. Bütün organların seçimi yapılmamalı, sadece yönetim kurulu seçimi yapılmalıdır. Bu seçimde başka adaylar da çıkabilir. Yeni bir oluşum gereklidir. Tekrar güven teşkil edilmelidir.''

KOZAK: ÜYELERDE HUZURSUZLUK, TARAFTARLARDA MORALSİZLİK GÖRÜLÜYOR
Üyelerden Hayrettin Kozak da hiç kimsenin ''Galatasaray'ın büyük sıkıntıları yoktur'' diyemeyeceğini belirterek, ''Biz çözüm bulmak için buradayız. Tek taraflı düşünemeyiz, sorunları dile getirmeliyiz. Herkes 'Galatasaray nereye gidiyor' diye soruyor. Henüz 1. yılını tamamlamayan yönetim kurulu için boşu boşuna seçim çağrısı yapmam. Üyelerde huzursuzluk, taraftarlarda moralsizlik görülüyor. Bu huzurun sağlanması için mutlak seçime gitmeliyiz'' ifadesini kullandı.

Mehmet Helvacı ve yönetimden iki arkadaşının yönetime karşı resmen savaş açmış durumda olduğunu vurgulayan Kozak, şöyle konuştu:
''Ben böyle bir şey tarihte görmedim. Galatasaray tarihinde de böyle bir şey yaşanmadı. Sayın başkan, bu çirkinliklere son vermek için genel kurul kararını, mali genel kurul gelmeden verin, 11 bin genel kurul üyemizi, 20 milyon taraftarımızı rahatlatın. Siz 'Galatasaray Türkiye'dir' dediniz. Gelin şöyle bir karar alın. Bunu yapmazsanız hiçbir şey olmaz, yine bu kulüp devam eder. Ben gelecek sene yine gelir konuşurum. Bu gece yastığa başınızı koyun, düşünün.''

Kozak ayrıca, iki yıl içinde çok ciddi gelir sağlanmasına rağmen borç miktarının 4 yılda iki misline çıkarak 488 milyon liraya yükseldiğini vurguladı.

BİLEN: SİZİ, BİZE ESİP GÜRLEYİN DİYE SEÇMEDİK
Üyelerden Mehmet Bilen, geçmişte UEFA'da birinci sırayı alan bir kulübün, şu anda ligde 11. sırada yer aldığını kaydederek, ''Günü kurtaracak telaşla, medyatik transferler yaptılar. Gelen transferler medyada bomba gibi patladı. Sahada tık yok. Paralar gitti. Israrla bu olaylar oldu. Borcumuz 500 milyon liraya yükseldi. Türkiye'nin en pahalı kadrosuyla mücadele ediyoruz. Bugünkü futbol takımımızın değeri 200 milyon avronun üstündedir. Bunun karşılığında ligde 11. sıradayız. Daha sonra da sayın başkanımız esip gürlüyor. Sizi, bize esin gürleyin diye değil, Gaziantepspor'a, ligdeki diğer takımlara esip gürleyin diye seçtik. Rakiplere esip gürleyin'' diye konuştu.

Konuşma yapan üyelerden Teoman Kadıoğlu da başkan Adnan Polat'ı güven tazelemeye davet etti.

HAGİ'DEN YETKİYİ AL ÇAĞRISI
Üyelerden Turgan Ece ise başkan Polat'ın teknik direktör Gheorghe Hagi'nin elinden yetkileri almasını isteyerek, ''Davul senin sırtında, tokmak onun elinde bu böyle olmaz. Başkan sahaya in ve tokmağı Hagi'nin elinden al'' dedi.

TAŞÇIOĞLU SERT YANIT VERDİ
Eski bakanlardan divan kurulu üyesi Mükerrem Taşçıoğlu, yönetimin seçime gitmesini isteyen İnan Kıraç ve Faruk Süren'e sert tepki gösterdi.

TAŞÇIOĞLU: YÖNETİME BÖYLE GÜNLERDE YARDIM ETMELİYİZ
Yönetime 3 yıllık süreyi kendilerinin verdiğini vurgulayan Taşçıoğlu, şunları söyledi:
''Kulüpte 60 senelik üyeyim ve hiçbir zaman ilkokul çocukları gibi o masada küs oturan idare heyeti görmedim. Buna rağmen ben seçimle gelen kişilerin sürelerini tamamlamaları gerektiğini düşünüyorum. Hiç kimsenin ne kadar efsane olsalar da bilhassa Galatasaray'ın dışında verdiği beyanatlarla yönetimi yıpratmaya hakkı yoktur. Biz yönetime böyle günlerde yardım etmeliyiz. Kendi seçtiğimiz yönetimi herhangi bir kötü gidişinde, talihsizliğinde, kolundan tutup kapıya koymakta kimsenin hakkı da gücü de yoktur. Bu arkadaşların, başta başkan olmak üzere kendi idrakları yok mudur? Müsaade edin, hükümet darbelerine alıştınız, orada bitti burada mı başladınız?''

ÖNGER'DEN KIRAÇ'A ELEŞTİRİ
Eski yöneticilerden Cihangir Önger de İnan Kıraç'ı eleştirerek, Galatasaray üyelerinin fikri hür, vicdanı hür kişiler olduğunu, kimsenin televizyonlara bağlanıp teknik direktör tayin eder gibi başkan belirlemeye hakkının olmadığını söyledi.

AKTAR: 5 BİN 200 BİLETLE ELEKTİRİK PARASI BİLE ZOR ÖDENİR
Bu arada, Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar, 52 bin kişilik Türk Telekom Arena Stadı'nda 5 bin 200 bilet satılıyorsa bazı şeylerin düşünülmesi gerektiğini vurgulayarak, gişe gelirinin maçlardaki elektrik parasına bile yetmeyebileceğini dile getirdi.

İKİNCİ BAŞKAN ÇELEBİ'NİN KONUŞMASI SIRASINDA GERGİNLİK
Galatasaray Kulübü'nün olağan aylık divan kurulu toplantısının son bölümünde bir kongre üyesinin, konuşması sırasında kulüp ikinci başkanı Işın Çelebi'ye laf atması gerginliğe yol açtı.

BİNGÖL'DEN ÇELEBİ'YE "GÖBEK BAĞINIZ MI VAR?"
İstanbul Kongre Merkezi'nde 4,5 saat süren toplantının son bölümünde, Çelebi'nin üyelerin sorularını cevapladığı bölümde, ''Hayrettin Kozak'ın, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena'nın açılışının ardından, bizim söylemekte zorlandığımız sözleri kamuoyuna sarf etmesi nedeniyle kendisine teşekkür ederim'' dediği sırada toplantıya misafir olarak katılan kongre üyesi Sait Bingöl, ''Neden söyleyemediniz, göbek bağınız mı var?'' diye bağırdı.

Bunun üzerine bazı üyeler ayağa kalkarak Bingöl'e tepki gösterdiler. Bazı yaşlı üyeler de ön sıralardan ayağa kalkarak, misafir bölümünde bulunan Sait Bingöl'ün üzerine yürümeye kalktı.

Bu sırada yönetim kurulu masasında oturan Taner Aşkın ve İbrahim Çağlar da Bingöl'ün yanına kadar geldiler, ancak herhangi bir tepkide bulunmadılar.

Gerginlik artınca Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar, toplantının düzeninin bozulduğunu gerekçe göstererek Sait Bingöl'den dışarı çıkmasını istedi.

Bingöl, bir süre sonra dışarı çıkarken basın mensuplarına bir açıklama yaparak, ''Benim tepkim Galatasaray Spor Kulübü Üyeleri'nin Galatasaray ile akçeli iş yapıyor olmasına. Göbek bağı ile kastettiğim şey budur. Onların siyasi tercihleri, ilişkileri kimseyi ilgilendirmez. Mensubiyetler kişiseldir, kamusal alana taşınmaz. Sayın Çelebi'nin işi siyasi platforma çekiyor olmasını üyelerin takdirine bırakıyorum'' dedi.

ÇELEBİ'NİN YANITI: EVET GÖBEK BAĞIM VAR
Çelebi ise bu laf atmanın sonunda konuşmasına şöyle devam etti:
''Evet benim göbek bağım var. Sayın Başbakana, Sayın TOKİ Başkanı'na büyük sevgim, saygım var. Bunu söylemekten de gocunmam. Çünkü bu statta büyük emekleri, destekleri var. Gerekirse istifa edip gideyim, ama bana hakaret etmeyin.''

ADNAN POLAT'IN AÇIKLAMALARI
İnan Kıraç ve Faruk Süren'in açıklamalarını dinleyen Galatasaray Başkanı Adnan Polat, Divan Kurulu'nda son sözü aldı. Polat kısa bir konuşma yaparken, sözlerini "İstifa etmeyeceğim" şeklinde tamamladı.

"TEHDİTLER İÇERİSİNDE BİRÇOK ŞEYİ BAŞARDIK"
Adnan Polat'ın açıklamalarının tam metni: "Başkan olarak göreve geldiğim son 3 yılda, göreve geldiğim günden beri kulübümüzün üyeleri içerisinde, Divan Kurulu'nun üyeleri içerisinde, medyanın çeşitli organlarında eleştiriler, "ibra etmeyiz" tehditleri içerisinde birçok görevi yerine getirdik. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanların, bilgi sahibi de olarak karşımıza çıkılmasını istiyoruz. Önümüzde Mali Genel Kurul var. Mali Genel Kurul'da katılımın yüksek olmasını istiyoruz. Ben Mali Genel Kurul'dan önce bir bilgilendirme toplantısı yapacağımızı söylemiştim ve yaptık. Bu toplantının katılımının yüksek olması çok önemliydi.

"SİZİN KARARINIZ BİZİM KARARIMIZ OLACAKTIR"
Mali Genel Kurul'a da ciddi bir katılım olmasını istiyoruz. Oraya geliniz, biri eleştiriniz, sizin kararınız bizim kararımız olacaktır. Kulübümüzün sahibi ise taraftarımızdır.

"BİZİ PROTESTO EDEBİLİRSİNİZ AMA 90 DAKİKA BOYUNCA TAKIMINZI DESTEKLEYİN"
Taraftarımıza da bir mesaj vermek istiyorum, Galatasaray Kulübünün taraftarları bugüne kadar sergiledikleri duruşu bozmamalıdır. Bizi protesto etmelerini anlayabilirim. Ama futbol takımına en azından 90 dakika boyunca maç tamamlanana kadar destek vermeleri lazım. Bunlar genç insanlar, onları oradan ancak taraftarımız çıkartabilir. Amatör sporlarda da başarılı olmamız için bu süreç tamamlanmalı ve tesisleşme tamamlanmalıdır. Bu arada çalışanlarımıza da ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Herkes büyük bir özveriyle çalıştı ve çalışmaya devam ediyor. Futbolda da büyük başarılar elde edeceğimize ben inanıyorum. Bize birçok yerden darbeler vuruluyor, zarar görüyoruz. Söyleyecek bir şeyi olan gelir kulübümüzde söyler, Divan Kurulu'nda, Genel Kurul'da söyler. Bu çekişmelerde kulübe kalıcı zararlar veriliyor.

"GALATASARAY'A KARŞI VECİBELERİNİZİ YERİNE GETİRİNİZ. VE LÜTFEN BİRAZ SUSUNUZ"
Biraz sessizlik istiyoruz. Bizim yapmamız gereken, bizi burada bir araya getiren Galatasaray sevgisidir. Ama bizim Galatasaraylı gibi durmamız. Galatasaraylı gibi hareket etmemiz lazım. Lütfen Galatasaray'a karşı vecibelerinizi yerine getiriniz ve lütfen susunuz.

"İSTİFA ETMEYİ DÜŞÜNMÜYORUM. VEREMEYECEĞİM HESAP YOK"
İstifa etmeyi kesinlikle bu dönemde düşünmüyorum. Hele ki Mali Genel Kurul'dan önce kesinlikle istifa etmem. Hesap veremeyeceğim hiçbir şey yok."

Sayfa Yükleniyor...