''Profesyonel idareciyim''

Tenis Federasyonu başkanlığına seçilen PTT Genel Müdürü Osman Tural, yaptığı açıklamada profesyonel bir idareci olduğunu belirtirken hem PTT müdürlüğünü hem de federasyon başkanlığını başarılı bir şekilde yürütebileceğini söyledi.

NTV Spor 15.11.2012 - 11:29
''Profesyonel idareciyim''

Türkiye Tenis Federasyonu başkanlığına seçilen PTT Genel Müdürü Osman Tural, genel müdürlük ve federasyon başkanlığı görevlerini zor olsa da bir arada yürütebileceğini belirterek, ''Ben profesyonel idareciyim. PTT genel müdürlüğü ve federasyon başkanlığı görevlerinin altından başarıyla kalkacağım'' dedi.

Osman Tural, Ankara Tenis Kulübü'nün kortunda arkadaşlarıyla tenis maçı yaptı. Tural, karşılaşma öncesi küçük bir taşra ilçesinde büyüdüğüne dikkati çekerek, tarım işleriyle ilgilendiği ve öğrenimi nedeniyle gençlik yıllarında spor yapma imkanı bulamadığını söyledi.

Tural, tenisle televizyon izleyicisi olarak tanıştığını, devletin kendisini iki kez İngiltere'ye göndermesiyle tenisin hayatında yavaş yavaş yer almaya başladığını ifade etti.

İngiltere'de 1988 ve 2000'de birer yıl bulunduğunu dile getiren Tural, bu ülkede kaldığı sürede tenise ilgisinin giderek artığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Tenis oynamaya İngiltere'de başladım. Parklarda tenis kortları vardı. Raketleri alarak çocuklarımızla birlikte tenis oynadık. İngiltere'ye ikinci gidişimde ise tenis oynamak için daha fazla imkan buldum. Bu sefer Londra'ya master yapmak için gitmiştim ve üniversite ortamı tenis oynamak için daha fazla fırsat sunuyordu. Türkiye'ye döner dönmez de Ankara'ya tayinim çıktı. Burada da haftanın üç günü, düzenli olarak tenis oynuyorum. Beni her zaman tenis oynarken görebilirsiniz.''

PTT VE TENİS
Federasyonun eski yönetiminde de yer aldığını hatırlatan Tural, ''Ben profesyonel idareciyim. Bu görevlerde profesyonel idareci yanımın öne çıkacağını düşünüyorum. Tenis, sevdiğim bir spor dalı, aynı zamanda da hobim. İnsanlar severek yaptıkları işlerde başarılı olurlar. PTT genel müdürlüğü ve federasyon başkanlığı görevlerinin altından başarıyla kalkacağım'' diye konuştu.

Tenisi, ''Tenis benim için spor, rahatlama, dinlenme, hem beyni hem de bedenin her yönünü çalıştıran bir mekanizma'' sözleriyle anlatan Tural, çocuklarının, okul ve tenis arasında seçim yapmak zorunda kaldığını ve tercihlerini okuldan yana kullandıklarını ifade etti.

Zaman zaman çocuklarıyla birlikte de hafta sonları tenis oynadığına değinen Tural, ''Ancak, ailede benim kadar düzenli tenis oynayan yok. Fakat bir yaşında torunum var. Artık onu tenisçi yapacağız diye karar aldık'' dedi.

TÜRK TENİSİNİN BUGUNÜ VE GELECEĞİ
Türk tenisinin alt yaş gruplarında çok iyi durumda olduğunu savunan Tural, buna rağmen lisanslı sporcu ve tesis sayısı açısından Türkiye'nin Avrupa'nın küçük ülkelerinin bile gerisinde olduğunu kaydetti.

Tural, Hollanda örneğini vererek:''Alt yaş gruplarında Avrupa ülkeleri arasından ilk 4'ün içindeyiz. Buna rağmen 76 milyonluk Türkiye'de lisanslı sporcu sayımız 16 bin civarında. Hollanda gibi küçük ülkede ise bu sayı 70 binlerde. Tenisin bu ülkede yaygınlaşmasıyla birlikte başarılı sporcuların sayısı artacaktır. Bunun için de 9 basamaklı 'stratejik plan' çalışması yaptık. Kendimize 2016, 2020 ve 2050 hedefleri koyduk. 2016 yılına kadar dünyada ilk 50 tenisçinin arasına 2 bayan 2 de erkek sporcu sokmayı arzuluyoruz. Ülkenin her ilini tenis oynanır hale getirip, her yıl 100 bin kişiyi tenisle tanıştırmak istiyoruz. Bunları yapabilirsek kendimizi başarılı atfedeceğiz. Burada önemli olan kaynak bulmak. Tek kaynağımız devletten elde ettiğimiz gelir. Sponsorluk önem arzeden bir durum, onun peşinde koşacağız'' dedi.

TENİSİN ZENGİN SPORU OLARAK ALGILANMASI
Tural, tenisin zengin sporu gibi algılandığını, bu durumun da tenisin sadece kulüplerde oynanabiliyor olmasından kaynaklandığı ileri sürdü.

''Kulüpler dışında tenisin oynanabileceği mekanlar yok'' diyen Tural, bunu aşmak için yeni dönemde valilikler, özel idarelereler ve belediyelerle koordineli çalışacaklarını dile getirdi.

Tural, yönetim kurulundan bir kişinin bu kurumlarla sürekli temas halinde olacağına işaret ederek, şunları kaydetti:

''Bu kurumlarımızın sporun yaygınlaştırılması ve tesislerin kazandırılması gibi görevleri zaten mevcut. Ancak, diğer alanlarda varlar, teniste yoklar. Onları tenise doğru çekmeye çalışacağız. Spordan sadece futbol, basketbol ve voleybol algılanıyor. Bunların yanına tenisin eklenmesini sağlayacağız. Bu sporlar için yapılan mekanların yanına tenis kortlarının da kurulması için girişimde bulunacağız.''

PTT ÇALIŞANLARINA TENİS
PTT çalışanlarını tenise yönlendirmek için Ankara'daki Ahlatlıbel'e tenis kortu yaptıklarını belirten Tural, ''İnsanlara tenis sevgisini oluşturmak gerekiyor. Bir kez tenis oynayan, bu sporu bırakamaz. Ben futbol falan oynamıyorum. Öyle bir isteğim de yok. Tenise bulaştım ve devam ediyorum. PTT personeli için de bir kort yaptık. Burada yaz kursları açtık. Bu kurslar sayesinde tenise başlayan ve devam eden personel çocuklarımız var'' diyerek sözlerini tamamladı.

 

Sayfa Yükleniyor...