Reklamspor

Formalar ve reklamları. Keçeli kalemi olan yaramaz bir çocuğun eline forma vermişsiniz hissi yaratan Fransa ligi formaları malum. Boş santimetrekare kalmasın isteniyormuş hissi yaratanları var. Buna direnmesiyle en çok övülen iki kulüp Barcelona ve Athletic Bilbao bile pes ettiler. Barcelona önce “hayrına” Unicef sponsorluğu aldı, sonra bu yumuşak geçişten paranın tam göbeğine Katar Vakfı reklamına sıçradı. Baskların gururu Bilbao ise yine en azından yerel bir rafineri markası olan Petronor’u ko

NTV Spor 22 Mar 2013
Reklamspor
Formalar ve reklamları. Keçeli kalemi olan yaramaz bir çocuğun eline forma vermişsiniz hissi yaratan Fransa ligi formaları malum. Boş santimetrekare kalmasın isteniyormuş hissi yaratanları var. Buna direnmesiyle en çok övülen iki kulüp Barcelona ve Athletic Bilbao bile pes ettiler. Barcelona önce “hayrına” Unicef sponsorluğu aldı, sonra bu yumuşak geçişten paranın tam göbeğine Katar Vakfı reklamına sıçradı. Baskların gururu Bilbao ise yine en azından yerel bir rafineri markası olan Petronor'u koydu formasının göğsüne. Aidiyet hisleri hâlâ hayranlık uyandırabiliyor bu açıdan.
 
İngiltere'nin FA'inin konuyla ilgili 24 sayfalık bir rehberi var. TFF'nin sitesindeki Sportif Ekipman Talimatı'nda (toplam 7 sayfa) ise üç ana, 10 alt madde altında anlatılmış olan biten. Göğüs, sırt, kol, şort reklamlarını anlatmış, geçmiş. Kısa kesmiş federasyonumuz. FA'in dokümanında logo boyutuna, forma üreticisinin markasını belirten işaretlerin boyutuna kadar net tanımlar var. Öyle ki, geometrik olarak farklı şekillerin, forma renklerine göre benzerlik durumlarının bile tanımları mevcut. Örneğin forma renginde beyaz bulunan takımın sponsor reklamında da yazı koyu zemin üzerine beyazsa, beyaz alan hesaba katılmıyor. O ligin bir şirket olduğunu unutmamak lazım tabii.
 
Bizim ligin bir önceki isim sponsoru bu sponsorluğunu bıraktığında ligdeki takımların yarısından fazlasının forma sponsoruydu. Giderken reklamlarını da götürdü ve bunun sonucunda örneğin o sene Bursaspor Şampiyonlar Ligi maçlarına forma reklamsız çıktı. Yani herhangi bir firma o arenada gözükme fırsatına bile yanaşmadı, olası pazarlıklardaki uçurum nasıl idiyse.
 
Onların yerini bir sonraki sezonda ligin şimdiki isim hakkı  sahibi Spor Toto'nun aldığını gördük. Ancak geçen Ağustos ayının ortasında çıkan bir haberin başlığı şu: “Süper Lig'de 9 takım sponsorsuz kaldı.” Spor Toto da selefi gibi, forma reklamlarından çekilmiş ve forma sponsorsuz bırakmış kulüpleri. O haberden sonra 9 kulüpten 8'i sponsor bulabilmiş, internette yaptığım kısa bir gezinti sonrası forma reklamsız kalan tek kulüp Kayserispor gibi gözüküyor. Havuz gelirlerinin üçe katlanmasından sonra transfer politikalarıyla yukarıdakilerle arayı kapatmış gibi gözüken Anadolu kulüpleri bu gelir kaleminden yararlanabiliyor gözükmüyor.
 
Bizdeki en ucube şey ise, malum, sırt reklamları. Her takımda 11 tane bir şey var. Artık neyse o şey. Oyuncuların isimleri bellerinde yazıyor. Hani sokakta öyle dolaşsa insanlar, oralara baksan ismi görmek için “Nereye bakıyorsun sen birader?” sorusuyla karşılaşmak olası. Saçma sapan bir uygulama. Takımlarımız Avrupa Kupası maçlarına çıktığında oyuncu isimleri asıl ait oldukları yere, yani belden sırta çıktıklarında tuhaf bir görüntü netliği yaşıyorum, aydınlanıyorum. “Oh” diyorum, yalan değil.
 
Bu sezonun başında bunların yerlerinin değişeceğine dair dedikodular vardı. Olmadı. Ligimizn beş şampiyonu da maçlara 11 tane Ülker isimli oyuncuyla çıkıyor. Oyuncuların her biri ise kendi formalarına kendi isimleriyle sponsor olmuş durumdalar, formaların beline adlarını yazdırabilmişler! Artık kaç para verdilerse, Allah bereket versin! Bütün oyuncuların elini taşın altına sokmuş olması nefis!
 
Yazımıza en bilindik Reklamspor tezahüratıyla son verelim:
 
N'eyleyim sırtımdaki milyonları,
Sen şampiyon olmayınca?
Bazen sevinç,
Bazen keder,
Senin paran ömre bedel…