Dünya Kupası Günlüğü - Gün 17

Gana galibiyetlerini kutlayarak başladım ve Mesut’un bizim için ne kadar önemli olduğunu vurguladım...

NTV Spor 25 Haz 2010
Dünya Kupası Günlüğü - Gün 17

Sevgili Günlük,

Sabah klasik Ntv Spor Radyo bağlantısını yaptıktan sonra, umulmadık şekilde bir kez daha telefonum çaldı. Sıradan bir telefon konuşması olamayacağını biliyordum, özellikle numarayı görünce. Merkezden Mesut Özil röportajı isteniyordu. Aslında bizim de aklımıza gelmişti Mesut'la röportaj yapmamız gerektiği ne yaln söyliyeyim, bu telefon doğal olarak işleri hızlandırdı.

Önce Almanya Milli Takımı Medya Sorumlusuna “İçli bir mail” attım. Tabi ki, söze Gana galibiyetlerini kutlayarak başladım ve Mesut'un bizim için ne kadar önemli olduğunu vurguladım. Bir Türk olarak tüm ülke gibi Mesut'la gurur duyduğumuzu belirttim ve konuya girdim; “Bence Mesut bizim kanalımızla Türk halkına mesaj vermeliydi, bu Türkiye'de Alman Milli Takımı'na duyulan sempatiyi arttırabilirdi. Türk halkının manevi desteğini alan Almanya'nın şampiyonluğu da kaçınılmaz olacaktı”...

Açıkçası maili çok iyi bağlamıştım ama tabi ki olayı bir de yerinde görmek lazımdı. Atladığımız gibi Almanya kampına gittik. 1 saatten fazla bir zaman aldı ve girdiğimiz dar yolun sonunda Almanya Milli Takımı'nı ağırlayabilecek bir tesisin var olabileceğini tahmin etmiyorduk. Ama öyleymiş.

Manuel Neuer ve Arne Frederich'in basın toplantısını takip edip, bir de namımız yürüsün diye, Türk medyası adına Mesut'la ilgili soru sorduktan sonra, medya sorumlusunun ortaya çıkmasını bekledik. Tüm şirinliğimle, Mesut'la bir iki dakika görüşüp görüşemeyeceğimizi sordum. Yanıt umut vericiydi, hatta telefon numaramı bile aldı. Ben heyecanla kamp merkezinden ayrılırken büyük ihtimalle O da, “beni ne güzel salladığını” düşünüyordu. (adını vermiyorum ki meşhur olmasın..:)

İtalya – Slovakya maçının başlamasını beklerken telefonum acı acı ve +49'lu çaldı. Son derece resmi bir ses, Mesut'un röportaj istemediğini söylüyordu. Buna verecek bir cevabımın olmadığını biliyorlardı, oyuncu istemiyorsa ne yapabilirdim ki.

Ama yine de henüz pes etmiş değiliz, bunu bilsinler...

İtalya – Slovakya maçı demişken sanırım maçın çok heyecanlı geçtiğini söylememe gerek yok. Slovak taraftarın gururu görülmeye değerdi. Yalana da gerek yok, zaten twitter'da da paylaştım İtalya'nın turu geçmesini istemiyordum, öyle de oldu. Ha başım göğe mi erdi hayır, ama mutlu oldum.

Günü yine taraftarlarla birlikte Ntv Spor'da kapatmayı umuyorduk ama şehir meydanında incin top oynuyordu. Umarım ilerleyen turlarda böyle olmaz aksi takdirde, gece yayınlarını da günlük tadında yapmak zorunda kalacağım.