Dirk Kuyt ...

Bu yazıya niye böyle başladım? Sizinle paylaşmanın zamanı geldi... Ben o maile cevap vermemiştim. Ama zamanı geldi!

NTV Spor 10 Nis 2015
Dirk Kuyt ...

Zafere kaçış diye bir film vardır...
Nazilere karşı, esir kampında futbol takımı oluşturulur ve maç yaparlar...
Amaç, maç sonu özgürlüğe ulaşmaktır...
Ama Nazileri yenerek!
Sylvester Stallone, Michael Caine gibi aktörlerle birlikte onbaşı Fernandez rolünde Pele, Arjantin'in unutulmaz futbolcusu Ardiles, İngilizler'in prens olarak kalplerinde yer alan Boby Moore bu filmin ağır oyuncularıydı...
O takım birlik, sevgi ve zafer üstüne kurulmuştu...

Kuyt o zaman futbolcu olsa, bu filmin içinde, o takımın as oyuncusu olurdu. Çünkü genlerinde mücadele ruhu ve sporcu centilmenliği en üst seviyede.

Bu yazıya niye böyle başladım? Sizinle paylaşmanın zamanı geldi...

Kuyt, Fenerbahçe'ye yeni gelmişti. Bir Avrupa kupası maçındaki performansını anlatırken, onu çok övmüştüm. Sağ kanatta başladığı maça, santrfor olarak devam etmiş ve sağ bek olarak tamamlamıştı; mükemmeldi!
 
Ertesi gün bir e-posta aldım. Şunlar yazıyordu: "Kuyt'ı amma övdünüz, sanki sahada Messi var. Ne yaptı kardeşim veya daha önce ne yapmış?"
 
Üzüldüm. Bizim bir huyumuz var, her oyuncudan 6 kişiyi çalımlayıp, sonra topukla gol atmasını bekleriz. Türkiye'ye transfer edilen her futbolcudan Ronaldinho performansı bekleriz. Ben o maile cevap vermemiştim. Ama zamanı geldi!
 
1- 2005 Hollanda'da yılın futbolcusu...
2- Feyenoord ile 101 maç 71 gol...
3- 2006-2012, Liverpool, 208 maç 51 gol...
4- Tarihi maç, Manchester United'a hat-trick...
5- 2006, 2010, 2014 Dünya Kupalarında 10 numara performans...
6- 2008, 2012 Avrupa Futbol Şampiyonalarında yine vazgeçilmez...
 
Futbol oynayan veya oynayacak gençler onu örnek alırsa, futbol hayatları böyle olur. Ona çok teşekkür ediyorum. Böyle sporculara çok ihtiyacımız var...