Fenerbahçeli Raul Meireles'e verilen ceza ardından tahkim kurulunun kararları çok tartışıldı. Sonrasındaki tartışmalar sonucunda kulüp başkanları dahi ceza aldı. Hukuk tarihinde bir çok ceza, hukukun yeniden oluşması ve kendini yenilemesi için birer dönüm noktası olmuştur. Dreyfus, Bosman gibi isimler hukukun işleyiş biçimini değiştiren örneklerdir. Ben de Raul Meireles'in böyle bir öneme sahip olması gerektiğine inanıyorum.
Olayı kısaca hatırlarsak, Portekizli oyuncu kırmızı kart gördükten sonra maçın hakemine şiddetli bir şekilde itiraz etmişti. Maç sonrası hakem raporuna Meireles'in kendisine tükürdüğünü yazmıştı. PFDK da bu rapora dayanarak oyuncuya bu eylem nedeniyle 8, hakeme hakaret nedeniyle 3 maç ceza verdi. Bu cezanın ardından ortaya çıkan görüntülerde Meireles'in kasıtlı ve bilinçli olarak böyle bir eylem içinde olmadığı kamuoyu tarafından genel olarak kabul gördü. Tahkim kurulu da görüntüleri izleyerek PFDK tarafından “tükürük” eylemi cezasını kaldırdı. Yani tahkim kurulu teknolojiyi kullanarak bir adaletsizliğin önüne geçti.
Bu aslında çok da alışık olmadığımız bir uygulama ama Meireles veya Fenerbahçe'ye özgü olmamasını beklediğimiz bir uygulama. Şu anda süper lig maçları bir çok kamera ile çekiliyor. Lig TV teknolojiyi etkili kullanarak maçlardaki her anı ve olayı izleyenlere ulaştırmaya çalışıyor. O zaman maçta olan bitenleri bu görüntülerle yeniden değerlendirmek de gerekir. Eğer federasyon kurumları maçlarda olanları sadece hakem raporlarını baz alarak değerlendirmeme kararı aldıysa, hakem raporunda yer alanları teknolojiyi kullanarak doğrulama ihtiyacı hissediyorsa o zaman tersini de yapabilmeli. Hakemin saha içinde cezalandırmadığı eylemleri, hakem ve gözlemcinin raporuna girmeyen eylemleri de herhangi bir itiraz beklemeden, video görüntüleri kullanarak cezalandıracak bir sisteme ihtiyaç var.
Türk futbolunda yer alan en büyük yozlaşma adalet ile ilgili. Şike süreci sonrasında verilen kararlar kimseyi hukuki açıdan tatmin etmedi. Bir taraf gereken cezaların verilmediğine inanıyor, diğer taraf ise gerçekten aklanmadığına. Kısacası adalet duygusu incinmiş durumda, her olayla beraber ortaya çıkan kamplaşmanın ardında da bu var. Federasyon adalete olan inancını ve bağlılığını göstermek için bu adımı atabilir. Her maçın ardından maçın hakem dörtlüsü ve gözlemcileri maçın görüntülerini izler ve gözden kaçan bir ihlal, sportmenlik dışı hareket varsa bunu rapor eder. Ortalama 20 bin seyirci, 22 futbolcu, 20-25 arası yedek oyuncular ve teknik kadro sadece 5-6 kişinin gözlem gücüne bırakılmamalı. Meireles için uygulanan yöntem bütün maçlar ve oyuncular için uygulanmalı. O zaman belki futbolun daha adil yargılandığı görüşü kamuoyu tarafından benimsenir.
Not: Ülkede yaşanan onlarca hukuk ihlaline, bir insanın 15 yıl boyunca müebbet hapisle, beraat arasında yaşadıklarına rağmen futbol sahasında adalet istemenin naiflik olduğunun ben de farkındayım. Hayat fazlasıyla futbola benziyorsa belki bu işimiz adil, hakkaniyetli olur ve hayatın diğer alanlarına da sirayet eder diye iyiniyetli bir düşünce içine girdim, affola…
