Basında Süper Kupa

Fenerbahçe Alex'in golleriyle Beşiktaş'ı 2-0 yenerek Kupa'yı kazanırken, gözler her iki takımın yeni transferleri ve sahadaki oyunlarındaydı.

NTV Spor 19.11.2008 - 12:46
Basında Süper Kupa

Spor yazarları bugün köşelerinde Fenerbahçe ve Beşiktaş'ı değerlendirdi:

Bu sene Beşiktaş ve Fenerbahçe için kestirmeden şunları söyleyebiliriz. Fenerbahçe çok çabuk ve iyi hücum edecek. Bence Türkiye liginde gol atmadan bir maçı tamamlayacağını  tahmin etmiyorum. Beşiktaş için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim. Onlar için de gol yemeden bitirebilecekleri maç adedi fazla olabilir. Daha sezonun başındayız. Erman Toroğlu-Hürriyet

Sebep her ne olursa olsun, sonuç olarak sahada iyi oyuncular vardı belki, ama iyi 2 takım olduğunu söylemek güç. Çok geniş alanda kocaman koridorları koşarak geçmeye çalışan, topu kapanın önünde 30 metre boşluklar bulduğu bir oyun gördük diyebiliriz. Bu oyun sonuç olarak bir nevi Rus ruletidir. Ve bu Rus ruletinde de bir penaltıyla ibre Fenerbahçe'ye döndü. Penaltı sonrası Beşiktaş'ın tamamen oyundan kopması ise ilginç. Bu ortamda Daum'un çok sevdiği kontralardan az da olsa bulan Fenerbahçe'nin maçı kazanması sürpriz değil. Mehmet Demirkol-Milliyet

Beşiktaş'ın geçen sezondan kalan bir hoca, sistem ve kadroyla yola devam ettiğini, buna karşın Fenerbahçe'nin Aragones'in enkaz haline getirdiği bir yapı üzerinde serpilip, gelişmeye çalıştığını unutmayalım. Ve bütün bu çıplak gerçeklere rağmen, bu tür maçlarda adeta satranç ustasına dönüşen Mustafa Denizli'nin takımına karşı net bir skorla maçı alacak irade ve mücadeleyi ortaya koyabiliyorsunuz. Bu durumda eksikleri unutmak mümkün değil elbette. Ancak Dede'nin küllüm ettiği o takımın bir aylık kısa bir sürede nasıl umudun yüreği ve yolcusu haline getirildiğini de görmek ve söylemek gerekiyor.Haşim Şahin-Fotomaç

Sezonun ilk ciddi sınavı hangi skorla biterse bitsin takımlar için sonuç sadece bir kupa olacaktı. Ama 34 haftalık sezon için ilk belirtiler ve kadro kaliteleri daha önemli. Görünen o ki, hem Fenerbahçe hem de Beşiktaş kadrolarını ciddi anlamda takviye etmişler.
Gelen oyuncular fena değiller, ama kaliteleriyle ödenen paralar arasındaki ilişki doğru mu, sanırım sezon boyu tartışılacak. Her iki takımda da, bireysel hatadan kaynaklanan çok fazla savunma zaafları gördük.Ahmet Çakar-Sabah

Premier Lig temposunda bir ilk 30 dakika idi. Topun oyunda kaldığı süre sanırım 25 dakika civarı idi ki bu standardın en az yüzde 25 üzeri demekti. İki takımın da rakibe top gelmeden baskı yapan oyun sistemi 'baskı altında top kaybı' kriterini arttırıyor; savunmalar, rakip orta sahası ve forvetlerinden pres yediği için çıkışta sıkça top kaybı yapıyordu. Gürkan Kubilay-Fotomaç

Bu sene lig güzel olacak.
İki takımda futbol adına her şeyi ortaya koydular.
Kıran kırana, tempolu bir maç oldu. Bobo, Gökhan, Emre, Ernst,Yusuf, Vederson eşleşmesi, seken topları takip, oyunu kenarlara yayma, ikili mücadelelerdeki top kazanma hırsı mükemmeldi. Alaattin Metin-Akşam

TABİİ flu olan bölümler çok F.Bahçe adına. Herkese dalan Bilica ve Önder ile işler zor... Santos'un Carlos'suz tadı yok. Fener'in maçı %50'lik bir oyun hakimiyeti bile olmadı. 2. yarı fizik olarak diriydi. Denizli'nin %51 şansı Daum'a geçti dün...

BEŞİKTAŞ İspanya yorgunluğunun bedelini ödedi.. Penaltı sonrası maçtan adeta “İstifa” ettiler. Büyük takım böyle pes etmemeli.. Denizli'nin Nihat Kahveci hatası da cabası... Son söz; hem F.Bahçe hem de Beşiktaş da transferler kıvamını bulursa, 2 takım da heyecan yaratır. Hakan Yaşar-Vatan

Henüz üçüncü dakikada, Fenerbahçe ceza sahası içinde kendini yere bıraktı Yusuf. Onikinci dakikada bu kez Bobo saldı, sere serpe. Sonra, Güiza otuzaltıncı dakikada, Beşiktaş ceza sahasında, poposunun üzerinde yerde... Eller, kollar açık, yüzler acı ve isyan içinde. Hoşgeldin ülkem futbolu Süper Kupa finaliyle..Tamer Bağlan-Fanatik

Fenerbahçe kenarları etkili kullanma olanakları buldu. Lyon ve Porto maçlarında da bu sıkıntıyı yaşamıştı Beşiktaş.  Ancak takımca alan daraltma uygulamasını zaman zaman iyi yaptılar. Bu dönemlerde Fenerbahçe onca usta ayağına karşın hücum becerisi gösteremedi. Fenerbahçe bu yıl, iyi koşan ve çabuk alan daraltabilen takımlara diş geçiremeyecek gibi.

Beşiktaş'ta yabancı sayısı sıkıştırması var. Savunmada iki, orta alanda üç yabancıyı kullanmak zorunda. Bu durumda hücum için 1 adama bağlı kalıyor. Ya Bobo ya Holosko olacak o adam. Güven Taner-Star

Geçmiş sezonun Süper Kupası'nın sahibini bulacağı maç öncesi mücadeleci bir futbol seyredileceği beklentimiz vardı. Nitekim kadrolarını takviye etmiş iki takımın da ortaya koyduğu futbol, sezon başı olmasına rağmen Süper Lig'in bu defa geçmiş senelerin aksine daha çekişmeli geçeceğinin ışıltılarını verdi

Her iki takım hazırlık maçlarında kanat organizasyonları zenginliği yaşarken dün gece kontrollü futbolu tercih etmişlerdi. Bunun nedeni muhtemel bir kayıp sonucu lige moralsiz başlangıç yapılmaması olarak düşünülebilir.Atıf Keçeci-Zaman

F.Bahçe'de yeni transferlerin, sarı - lacivertli forma altında ne yapacaklarıydı...
Ve gördük ki, Bilica hariç hepsi tam bir fiyasko...
Cristian ve Santos‘un “Olsa da olur, olmasa da” görüntüsü, F.Bahçe'nin, hiç de öyle abartıldığı gibi “bomba” transferler yapmadığının göstergesiydi sanki...
Peki 17 milyon euro'ya malolan Mehmet Topuz neredeydi ?
Sakat ayaklarında 18'e bile alınmamıştı bu futbolcu...
F.Bahçe'de ne varsa eskilerde vardı yine de...
Hele Güiza...
O ne enerji, o ne mücadele, o ne çalışkanlık... Ağzımız bir karış açık kaldı adeta...
Ya Beşiktaş ?
Savunmanın solundaki İsmail Köybaşı, belki istikbali parlak bir futbolcu...
Ama bu günün Beşiktaşı'nın ilk onbirindeki adam değil...
Sağ kanattaki Erhan ise, hiç yabancılık çekmeden mücadelesi dışında Ekrem Dağ'ın iyi bir alternatifi olduğunu da gösterdi...
Beşiktaş'ın iki büyük transferi Ferrari ve Fink ise, tıpkı F.Bahçe'nin iki yeni Brezilyalısı gibi, varlıklarını fazla hissettiremedi... Naci Arkan-Türkiye

Beşiktaş; Nobre- Bobo çift santrfor düzeniyle sürpriz yapıp göbekten saldırdı. Ferrari-Sivok ikilisi önlerindeki Ernst ve Fink'le birlikte savunmalarının ortasına Sarı-Lacivertliler'i sokmadılar. Ancak bu düzen içinde Fenerbahçe'nin ayağa pas trafiğini keselim derken ataklar cılız kaldı. Özellikle kanat ataklarında etkisiz olan Beşiktaş, ikinci yarıda Yusuf'un yerine Nihat Kahveci'yi oyuna soktu.

Fenerbahçe de buna ilerleyen dakikalarda Kazım'ın yerine Deivid'i alarak cevap verdi. Fenerbahçe'nin fizik gücü düştükçe futbolcuların çenesine vurmaya başladı. Beşiktaş ise orta alan üstünlüğünü ele geçirdiğini ve maça hakim olduğunu anlayamadı. Dahası Siyah-Beyazlı futbolcular tartışma ortamını yarattılar. Nitekim Bilica ile uzun süre tartıştığı Bobo sarı kartı görüverdi. İsmail Köybaşı, güçlü ve seri göründü. Onur Belge-Bugün

Pozisyon zenginliği olan bir maçtı.
Beşiktaş'ın ilk çeyrekteki başlangıcına baktım, Kartal tadındaydı!
"Beşiktaş kaldığı yerden devam ediyor" dedim. Gol de gelebilirdi.
Sonra Fenerbahçe'nin oyunu dengeleyip, topa daha çok sahip olduğunu gördüm. Akıl, hırsa karşıydı.
"Fener'in ışığı parladı" dedim.
Ama iki takım için de ilk yarıyı özetlemek gerekirse.
"Hatalı savunmalar, beceriksiz forvetler" diyebiliriz. Hakkı Yalçın-Takvim

Sayfa Yükleniyor...