Citius, Altius, Fortius...

Uluslararası Olimpiyat Komitesi, 1994 yılında toplandı ve 100 yıllık bu organizasyonun efsanelerini Latince sloganıyla doldurdu. “Söz uçar, yazı kalır” dedim kendi kendime, bizden sonraki kuşaklar, gençler, unutmasın diye yazıyorum...

NTV Spor 23 Kas 2017
Citius, Altius, Fortius...

Uluslararası Olimpiyat Komitesi, 1994 yılında toplandı ve 100 yıllık bu organizasyonun efsanelerini Latince sloganıyla doldurdu. “Söz uçar, yazı kalır” dedim kendi kendime, bizden sonraki kuşaklar, gençler, unutmasın diye yazıyorum...

Citius: Daha hızlı, “Colin Jackson”...
Altitus: Daha yüksek, “Sergei Bubka”...
Fortius: Daha güçlü, “Naim Süleymanoğlu”...
Bizler, Naim’in ne olduğunun farkında mıydık, sizce ?

Türkiye’de yardımcı antrenör olmak...
Yardımcı antrenör, bir takımın en önemli dişlisidir... Teknik direktör, ona fikir danışır, maç içinde... Rakibi, yardımcı antrenör analiz eder, önce... Futbolcuların, teknik direktörle zaman zaman var olan ego sorunlarını, yardımcı antrenör çözer... Çözer oğlu çözer, sizin anlayacağınız... Bizde birkaç örnek dışında, yardımcı antrenör takımın içindekileri, futbolcuların neyi iyi yapıp, yapmadıklarını yönetime fısıldamak için atanır görevine, birçok kulüpte...

Bunu teknik direktörler de bilir, futbolcular da... Özetle, yardımcı antrenör müessesesi böyledir ülkemizde...

Televizyon dili...
Mesele Türkçeyi iyi kullanmanın ötesine geçiyor, maalesef... Spor yayınlarında, aklınıza gelen ilk cümleyi ağzınızdan çıkarmak, yıllardır devam eden büyük bir problem... Argo mu? Hakaret mi? Kişi veya kurumlarla dalga geçmek mi? Bu söylemler fazla kullanıldığında, özellikle büyüme yaşında olan nesiller etkilenirler... Bu hususa, bir de sosyal medyanın küfür dolu ortamını karıştırırsanız, ortaya bulaşık suyu çıkar... Televizyon yayıncılığın dili farklıdır, pardon, ya da öyleydi...

Cüneyt Çakır’dan sonra...
Çakır, 2018 Dünya Kupası'nda görev yapacak... Türk futbol tarihine geçecek bir başarı... “Türkiye’de şöyle maç yönetiyor, bizim ligde çok farklı” yorumları, bayağı arttı son yıllarda... Tarih, şöyleyi böyleyi yazmaz, gerçekleri not eder... Ben, esas başka bir konuyu merak ediyorum... Çakır’dan sonra, UEFA, Türkiye’den bir isim belirledi mi? Ufukta öyle bir isim göremiyorum ve uzun yıllar da göremeyeceğiz galiba...

Abdullah Avcı...
Avcı, bir takımın sistemini nasıl var ettiğini gösteren, Türkiye’nin en önemli teknik adamlarından... Hemen konuşulmaya başlandı kulislerde, “milli takımın başına Abdullah Avcı geçmeli” diye... Yahu, zamanında genç milli takımla tarih yazan, milli takımın başına geçtiğinde, “olmadı, bu görev ona bol geldi” diyen, yine aynı çevrelerdi... Abdullah Avcı, beş yıl Amilli takımın başında kalsaydı, şimdi Dünya Kupası'ndaydık ve acaba Lucescu, bu sefer, milli takıma kimleri çağırıp, ne yapacak diye televizyon ve radyo programları yapmayacaktık, en azından...