Eurobasket'te artık ikinci turu geride bıraktık. Son iki günde yaşananları ve konuşulanları özetlemek gerekirse Yunanistan'dan başlamak gerek sanırım. Turnuva başlamadan önce şampiyonluk adayı olarak gösterilen takımın çeyrek finale dahi kalamaması burada da basketbolseverlerin ve gazetecilerin ortak konusu. Tabi turnuvadan turnuvaya karşılaştığımız yabancı gazeteci arkadaşların daha merhaba demeden “Sizin takıma ne oldu?” diye sorduğunu da eklemek lazım.
Zeljko Obradovic ve Oktay Mahmuti birlikte maç izlerken...
Yunanistan, Slovenya mağlubiyetinin ardından Hırvatistan'a da yenilince, İtalya-İspanya maçını dahi beklemesine gerek kalmadan turnuvadan elenmiş oldu. Basın toplantısında Trinchieri, en formda oldukları anda ilk grupta Spanoulis'in sakatlığının kendilerini çok kötü etkilediğini, turnuvanın aslında Finlandiya mağlubiyetiyle kaybedildiğini söyledi. Takımın seneye düzenlenecek Dünya Şampiyonası için wild card alıp alamayacağını soran muhabiri ise “Bu sorunun muhatabı ben değilim ve şu anda da hiç zamanı değil” diyerek tersledi. Wild card yarışı gazetecilerin çok sık tartıştığı bir başlık. Çin, Brezilya, Kanada, Rusya, Türkiye, Nijerya, Yunanistan, Almanya hep wild card adayı ve kimlerin dışarıda kalacağı ise şu anda burada önemli bir gündem maddesi.
Bu arada maçın devre arasında bizi görür görmez tanıyan Marko Tomas'la kısa bir röportaj yaptık. Hırvatistan maçlarına Zagreb'ten gelip gittiğini söyledi ve taraftar azlığından buradaki FIBA yetkilileri gibi o da çok dert yandı. Zagreb Ljubljana'ya iki saat mesafedeyken Hırvat taraftarların sayısı takımı üzüyor anlaşılan.
Boş tribünler...
Maçın yıldızı Bojan Bogdanovic de karşılaşmadan sonra ayakta durmakta zorlanıyordu. Soyunma odasına giderken kendisine röportaj için seslendik. Önce tereddüt etti ama sonra mikrofonu görünce “Türk televizyonu olmasaydınız imkanı yok şu halde röportaj vermezdim!” diyerek güldü.
Roko Ukic de bizi görünce yanımıza geldi ve yorgunluktan perişan olduğunu söyledi. Takımın yarı final şansını sorduğumuzda Hırvatistan'ın çeyrek finallerinin meşhur olduğunu ve o yüzden biraz korktuğunu söyledi.
Bu arada iki uzatmaya giden maçta kalabalık bir medya mensubu grubunun röportaj alanı ve salon arasında soluk soluğa mekik dokuyuşu da günün espri konusu oldu.
Ukrayna da yine burada adından söz ettiren bir başka takım. İddiası kalmayan Belçika'nın Letonya'yı yenmesiyle çeyrek finale kalan Ukrayna ile ilgili çok sayıda Mike Fratello esprisi yapılıyor.
İsmail yüz metre ileriden sırtından tanıdığı Alexander Volkov'la röportaj yaparken...
Turnuvanın en genç takımı Sırbistan da Fransa'yı mağlup ederek grubunu lider bitirdi. Maçtan sonra Bogdan Bogdanovic'le konuştuğumuzda olası bir İspanya eşleşmesini sormuştum ve kendisi bunun mümkün olmadığında ısrar ederek “İtalya demek istiyorsun herhalde?” diye bana gülmüştü. Şimdi Sırbistan-İspanya maçından sonra kendisiyle konuşmayı büyük bir heyecanla bekliyorum.
Tabi olası bir Sırbistan-İspanya eşleşmesinin mantıklı gelmesinin sebebi, istemeden İspanyol gazetecilerin kendi aralarında konuştukları komplo teorisinin etkisi altında kalmış olmam olabilir. İspanyollar, Hırvatistan'ın Yunanistan'ı yeneceğini ve İspanyolların da Sırbistan'la eşleşmek için İtalya'ya yenileceğini savunuyorlardı. Öyle ki maç öncesinde İspanya milli takımının iletişim sorumlusu Kiko Martin merhaba demek için yanımıza uğradığında İspanyol gazetecilerin bu söyleminden çok dert yanarak böyle birşeyin mümkün olamayacağının altını ısrarla çizdi.
Sonunda uzatmaya giden maçta İtalya İspanya'yı yenmeyi başardı. Önceki gün Rus gazeteci arkadaşımız Vladimir Spivak'la iddiaya girmiştik. İtalya maçı kazanınca kendisi sakallarına veda etmek zorunda kalacağı için bir hayli üzgündü.
Benimle iddiaya girmenin sonu: sakallara veda!
Turnuvanın “sempati güzeli” Finlandiya da son maçında Slovenya'yı yenerek şampiyonayı güzel kapattı. Koç Dettmann'ın açıklaması ise manidardı: “Biz de bu galibiyetle Belçika gibi basketbola olan saygımızı göstermiş olduk.”
Böylelikle çeyrek final eşleşmeleri de netleşti. Sırbistan'ın rakibi İspanya, İtalya'nın rakibi Litvanya, Hırvatistan'ın Ukrayna, Slovenya'nınki ise Fransa oldu. Kimin altın madalyaya uzanacağı konusunda ise fikir birliği olduğunu söylemek imkansız.
Dün turnuvada maç oynanmadı. Gazetecilerin çoğu şehir merkezini gezerken, bir kısmı yarım saat mesafedeki doğa harikası Bled'e, bir kısmı Zagreb'e gitti. İsmail ve İhsan hoca da bazı gazetecilerle birlikte FIBA'nın öğle saatlerinde düzenlediği yemeğe katıldı. Hava buz kesmiş durumda ve ben de şişmiş boğazımla günü odada dinlenerek geçirdim. Ta ki ansızın çalan bir telefona kadar.
Ljubljana'da minik bir müzik dükkanı
Ljubljana'da da börek var ama adı “burek”
Merkezde kurulan pazar
Akşamüzeri aniden Pau Gasol'ün menajeri arayarak Pau'nun bizi röportaj için 15 dakika içerisinde özel antrenman yaptığı Ljubljana Spor Akademisinde beklediğini söyledi. Burak ve İsmail'le birlikte otelden nasıl koşar adım çıktığımızı bilmiyorum. Neyse ki vakitlice yetiştik ve Pau'yla keyifli bir röportaj yaptık. Kendisine Phil Jackson'ın tivitinden İspanya maçlarını tribünden izlemesine, NBA'de yeni sezondan şampiyonadaki favorisine kadar herşeyi sorduk. Bakalım tahmini doğru çıkacak mı...
Biraz uzun mu?
